Explained tradutor Turco
4 parallel translation
So we explained to the children что они должны будут чем-то пожертвовать... При этом, у них станет меньше забот. ... they'd be giving up a few...
Çocuklara birkaç şeyden vazgeçeceklerini söyledik.
AnnaBeth explained everything, and, well, I am horrified, scandalized and impressed all at once.
- AnnaBeth her şeyi anlattı... ve ben aynı anda dehşete... kapıldım, mahcup oldum ve etkilendim.
I explained that to you, didn't I?
Bunu size açıklamıştım, değil mi?
Lash that comes from nowhere for reasons never explained.
Hiç söylenmeyen sebeplerden vurulan kırbaç.