Fear tradutor Turco
104 parallel translation
Cape Fear.
Korku Burnu.
Не насмехайтесь над демоном страха.
Don't taunt the fear demon.
Они прерывали полёт из-за страха. They were aborting out of fear.
Korkudan geri dönüyorlardı.
My endless parade of fear that I've constantly made. "
Hiç durmadan sergilediğim sonsuz korku geçidim. "
Of fear that I've constantly made
Sürekli yarattığım korkudan
An endless stream of fear That I've made
Yarattığım Hiç bitmeyen korku akıntısı
Не, это "Фактор страха". "Последний герой" на острове.
O Fear Factor. Surviv or adada.
Посмотрим, сделают ли так на "Факторе страха".
Fear Factor'da bunu yapsınlar bakalım.
Я фанат передачи "Фактор страха".
Ben büyük bir "Fear Factor" hayranıyım.
[ЧИСТЫЙ СТРАХ]
[Fear Itself - Season 1 - Episode 1]
And my fear is at it's height
? Ve korkularım zirve yapmış durumda?
Ёлки-моталки, а этот "фактор страха"?
Fear Factor mü?
— Почерпнул идею в "Факторе страха".
- Fear Factor'den esinlenmiş.
Это берег реки Fear.
Korku Burnu Nehri!
And then when it comes to your father, you do the same thing that he does - - you make your choices based on fear.
Konu babana gelince onunla aynı şeyi yapıp seçimlerini korku ile belirliyorsun.
Прости "Не бойся потрошителя".
Özür dilerim, "Don't Fear the Reaper."
Хм, возможно я использовала карту для оплаты в течение последних нескольких недель моей подписки на "Башню Страха 3".
Birkaç hafta önce "Fear Tower 3" oyununa online üye olmak için kullanmıştım.
Два дня назад, я была дома, играла в "Башню Страха" на своем ноутбуке, и надирала задницы в игре.
İki gün önce bilgisayarda "Fear Tower 3" oynuyordum. Çok iyi gidiyordum.
Значит, это "Башня Страха 3"
"Fear Tower 3" buymuş demek.
"L9 Games" - компанией, которая делает игру "Башня Страха 3".
"Fear Tower 3" oyununu çıkaran şirket.
Генеральный директор сказал, он был ведущим программистом "Башни Страха 3".
Yönetici "Fear Tower 3" ün başındaki isim olduğunu söyledi.
Так что же находится внутри "Башни Страха 3", что может заинтересовать торговца оружием?
- Evet. "Fear Tower 3" da silah satıcılarını bu kadar ilgilendiren ne var?
"Башня Страха 3" установлена на 15 миллионах компьютеров.
"Fear Tower 3" 15 milyon bilgisayarda yüklü.
fear _ loathing : Привет, давно не виделись.
Selam, epey oldu görüşmeyeli, nasılsın?
fear _ loathing : Время лечит.
Bir zaman daha sürer.
fear _ loathing : Значит тебе придется переживать это одной?
Tek başına mücadele veriyorsun yani?
fear _ loathing : Не сдавайся.
Pes etme.
fear _ loathing :
Nasıl bir duygu bilirim.
fear _ loathing : Может мы могли бы встретиться когда-нибудь?
Belki bir gün yüz yüze görüşürüz.
Это для "Фактора Страха".
Fear Factor şovu için.
Взломать код на телефоне это одно, но сейчас мы переходим все границы, как на Факторе Страха.
Bir telefonun şifresini kırmak bir şey, ama şimdi Fear Factor alanının sınırlarına girdik.
♪ Я не должен бояться этого ♪
# I don't have to fear it #
You've not to fear
You've not to fear
We can't call them for fear of tipping off the bad guys so... we're just stuck chasing paper.
Onları kötü adamları uyandırmaktan korktuğumuz için telefonla arayamıyoruz o yüzden... evrak kovalama işine kaldık.
As a result, he lives a life without fear.
Bunun sonucunda, şu anda korkusuzca bir hayat yaşıyor.
Fear not.I've never travelled WITH a maid.
Bir şey olmaz. Ben hiç hizmetçiyle seyahat etmem.
I know what you're feeling and it's fear.
Ne hissettiğini biliyorum ve bunun adı korku.
But not fear of failure, fear of opportunity.
Ama başaramama korkusu değil, elde ettiğin fırsatın korkusu.
Это элитное соревнование кулинаров, а не "Фактор страха".
Bu bir elit Mutfak rekabet, değil Fear Factor
- Тим Лич из "FEAR".
- Fear'dan Tim Leitch.
Fear — один из лучших в Америке, если не самый лучший.
Fear, Amerika'nın eğer en iyisi değilse bile, en iyilerinden biri.
Fear, например. Он прекрасный игрок, но ему не сравниться с хорошими игроками из Азии.
Fear mesela çok iyi bir oyuncu ama Asya'daki iyi oyuncularla kıyaslanamaz.
Я ничего против него не имею, ведь он и вправду отличный игрок, но он не играет как они.
Ve bu Fear'ın aleyhine olan bir durum değil, çünkü o hâlâ mükemmel bir oyuncu ama Fear, onlar değil.
Тогда на американской сцене было мало хороших игроков, и Fear внушал уважение всем.
Kuzey Amerika sahnesinde o sıralar iyi oyuncu pek yoktu. Herkes Fear'a saygı duyuyordu.
Именно Fear помог мне попасть в эту тусовку.
Aslında Fear beni bu noktaya getirdi.
На первой же лекции наш преподаватель юриспруденции сказал две вещи.
PRIMAL FEAR Hukuk fakültesinin ilk gününde, Profesör 2 şey söyler.
Если он его не введет, тогда в "Башне Страха 3" начнется сценарий Армагеддона. - Что это значит, Эбби?
Eğer girmezse "Fear Tower 3" Armageddon'a dönüşür.
fear _ loathing :
Anlıyorum.
Кристина?
♪ Of this waking fear ♪ Kristina?
Я же говорил...
♪ Shed their fear ♪ Sana söylemiştim. [Gülüşürler]
Да здравствует Ирландия!
Maith an fear ( İyi bir adam ) Eirinn go brách ( İrlanda daima )