Mam tradutor Turco
1,294 parallel translation
Она просила дать ей шанс исправить всё.
İlişkimizi düzeltecek bir şans tanımam için yalvardı.
Нет, отнюдь.
Hayır, hiç tanımam.
Не очень.
Hayır, iyi tanımam.
Ребята, может прогуляетесь, а мы познакомимся поближе?
Neden etrafta koşuşturup birbirimizi tanımamıza izin vermiyorsunuz?
Ты уйдешь, не попытавшись уговорить меня родить тебе ребенка?
Buna inanamıyorum. Beni bebeğini taşımam konusunda ikna dahi etmeye çalışmadan mı gidiyorsun?
Вот моя карточка.
TA-MAM.Bu benim kartım.
По-моему, я совсем не успела тебя узнать.
Seni daha tam tanımamış gibi hissediyorum.
Потому что она не вынашивала их достаточно долго.
- Yeteri kadar uzun taşımamıştır da ondan.
Вы не против, если мы понесём вас на руках?
Sizi taşımamızın bir sakıncası var mı?
Нам нужно убрать всё с берега до наступления ночи.
Bütün eşyaları gece olmadan sahilden taşımamız lazım.
Я не знал, кто вы.
Sizi tanımamışım.
Если поможешь погрузить кита в наш грузовик, мы никому ничего не расскажем.
Sadece balinayı bizim kamyona taşımamıza yardımcı olun.
- Я никогда не хоте... - Замолчите! Я не могу больше Вам верить!
Aynadaki yansımamızda yalnızlığımızı buluruz
Нет, я не Мак!
Mack mi? Mack'i tanımam!
Ну, а, на мой взгляд, у Джин вообще не было выбора.
Jean'e hiç seçme hakkı tanımamışsınız gibi geldi.
Ты думаешь, я знаю всех чернокожих?
Ben her siyah insanı tanımam, bilginiz olsun.
Вот и хорошо. Но я не буду о тебе заботиться.
Harika, ama seni taşımam.
Она всё делала, чтоб сократить разрыв, узнать меня получше...
O aradaki mesafeyi kaldırmak ve sonunda birbirimizi tanımamızı isteyen biriydi.
Но сначала нужно узнать друг друга.
Ama önce birbirimizi tanımamız gerek.
И? .. Мама.
İ... mam.İmam.
- "Передвиньте парту."
Odasına girip onu parmağında oynatır bize sıralarımızı taşımamızı söylerdin. Sahiden, neden kendi taşımıyor?
И пусть я в данном случае подменю ваш разум, поверьте, работы для вашего разума этот фильм не даст.
Şu an sadece yansımamı görüyorsunuz ama inanın, bu film sadece yansımadan ibaret değil.
Чтобы все думали, что ты такой интерес вызываешь, или чтоб тебя пожалели, или что другое.
İlginç görünmek veya sana acımamızı sağlamak mesela.
Так и есть.
Tanımam gerekmez Adela. Bilirim o tipleri.
Это означает, что вы не знаете, кого надо любить.
Yani, birisini sevmek için illa tanımamız gerekmiyor.
С момента нашей встречи прошло столько лет, но на вашем лице не отразилось ни дня.
Sizi son görmemin üzerinden yıllar geçti. Ama bir gün bile yüzünüze yansımamış.
Анжелика - копия меня.
Angelica benim yansımam.
Вы меня не узнаете.
Beni tanımamış olabilirsiniz.
Да, для меня этот ребенок сейчас является проблемой, большой проблемой
- Evet. Bu çocuğu taşımam benim için büyük sorun.
Извините. Гм, я, предположительно, знаю вас, но...
- Üzgünüm, muhtemelen seni tanımam gerekirdi, ama...
Если нужна помощь, ты только скажи!
Seni havayla taşımamı istersen söylemen yeter.
И что же это такое?
Tanımam mı gerekiyor?
Теперь я должен узнать его... встретиться лицом к лицу прежде чем он навсегда будет для меня недостижим.
Şimdi benim de onu tanımam lazım yüz yüze görüşerek erim alanımdan sonsuza dek çıkmadan önce.
Мне нужно узнать его...
Şimdi benim de onu tanımam lazım...
И я улавливала своё отражение.
Ve yansımamı fark ediyordum.
Но оно не было моим отражением.
Ama yansımam değilmiş.
Я тебя знаю?
Seni tanımam mı gerekiyor?
441 ) } * Подозрение * Чтобы поближе познакомиться.
Kuşku Beni çok şaşırttın Ryuga. Birbirimizi iyi tanımamız için bir tenis maçı istedin.
Я должна с ним познакомится, и, к тому же, врач сказала, что необходимо собрать данные по всем членам семьи.
Onu tanımam gerekir, ayrıca genetik danışman ailenin geçmişiyle ilgili bilgi edinmemizi istedi. Belki de baban senin bilmediğin şeyler biliyordur.
Я думал, что дал ей немного пространства.
Ona biraz zaman tanımam gerektiğini düşündüm.
Я не знаю вашу маму. Никогда её не встречал.
Annenizi tanımam, asla tanışmadım.
Слушай, если я стану знаменитостью, я разоружусь и найму вооружённого громилу.
Bakın. Bir gün ünlü bir oyuncu olursam silah taşımam. Kendime bir koruma tutarım, silahı o taşır.
Да, но ее начальство не оставило ей ни единого шанса!
Evet, ama üstleri ona hiç seçenek tanımamış.
Я этих людей не знаю.
O insanları tanımam.
Вероятно не все члены вашей команды
Ekibindeki herkesi tanımam lazım.
Мадмуазель.
- Bayan Gallaccio'nun ailesini tanımam.
Пойдем. Снаружи ждет машина.
As'la bu kadar takılacaksan seni garson kıyafeti olmadan tanımamın zamanı gelmiştir.
- Сам? Ладно, слушайте меня. Понесёте его, если потребуется, мне наплевать.
Bana bakın, onu taşımışsınız taşımamışsınız hiç umrumda değil onu oraya çıkartıp, o bayrağı dikin ve oraya sabitleyin.
Я никого там не знаю, но рад это слышать.
Dallas'ta kimseyi tanımam, ama paraya hayır demem.
Залезай в поезд и трогай. ... британских солдат, оружие и боеприпасы.
İngiliz askerlerini silahlarını ya da malzemelerini taşımam yasak.
Сейчас, когда вы пришли к нам, вы поможете избавиться от них.
Bize geldiğinize göre, onları ortadan kaldrımamız yardım edebilirsiniz.