Mixed tradutor Turco
11 parallel translation
Look, I'm... I might have mixed up some of the scripts, but I was at The Fellowship mixer The night that Sarah died.
Bakın, ben bazı senaryoları harmanlamış olabilirim ama Sarah öldüğü gece burs toplantısındaydım.
And if you're mixed up with this, I'm sure you wouldn't want to be seen talking to the cops.
Olaylarla ilişkin varsa da eminim polislere konuştuğunun bilinmesini istemezsin.
And the UV ink should be mixed at a 5-to-1 ratio.
Ve UV mürekkebi 5'e 1 oranında karıştırılmalıydı.
Our forger already mixed the dye.
Kalpazanımız çoktan paranın boyasını hazırlamış.
I'm telling you. A raw egg mixed with a little clamato and some crushed-up Oreos works like a charm.
Dedim sana, domates suyuna yumurta kıracaksın biraz da bisküvi katacaksın.
No, we've never gone wrong getting our enemies mixed up.
Hayır, hiç düşmanlarımızı karıştırmak gibi bir hata yapmadık.
How they get mixed up in things, and how they lie.
Nasıl yasa dışı işlere bulaşırlar ve nasıl yalan söylerler gibi.
There was some confusion and then it was too late and I thought since I mixed things up- -
Bir karışıklık oldu ve vakit yoktu, işleri karıştıran da ben olduğum için...
You're mixed up with some heavy stuff, Gabby. Не... не беспокойся по этому поводу, ладно?
Merak etme, tamam mı?
"Из архива миссис Базиль Э. Франквайлер, самого запутанного в мире".
From the Mixed-up Files of Basil E. Frankweiler.
What the hell did Zane get himself mixed up with?
Zane neye bulaştırmış kendini böyle?