Not tradutor Turco
6,558 parallel translation
Он не любитель оставлять записки.
Pek not bırakan tiplerden değil.
- Давай уточним – обычное дело, поскольку ты делаешь записи?
İyice kavrayayım diye soruyorum not tutuyorsun diye sorun yok mu yani?
Мистер Старк оставил заметки.
Bay Stark lbir not bırakmıştı.
Здесь последняя записка.
Burada son bir not daha var.
Записка, Тэлониус ушел.
Bir not. Thelonious gitmiş.
Я учту.
- Not edilmiştir.
Мог бы оставить записку.
Çünkü bir not yeterli olurdu.
Возможно, вам стоит это записать.
Not alın bence.
Записка.
Bir not vardı.
Это очень хороший результат.
Bu çok iyi bir not.
- Еще была записка.
Bir not vardı.
Я пишу приглашение на вечеринку, которую провожу в следующем месяце для некоторых знаменитостей и восходящих местных звёзд.
Gelecek ay, mahallemizin yükselen yıldızları adına düzenlediğim, bir gece için size bir not yazıyorum,.
У неё должны были остаться заметки.
O zaman not bırakmış olmalı.
Там была записка?
- Bir not var mıydı?
Отпустил после допроса, протокола нет.
Sorgudan sonra salıverilmiş, hiçbir not tutulmamış.
Он оставил записку.
- Arkasında bir not bırakmış.
Мама оставила записку, что ты придёшь.
Annem, baban gelecek diye not bırakmış.
Я не взял блокнот.
Not defterim yanımda değil.
Я написал Уиллу письмо с предупреждением, что ты нагрянешь.
Will'e bir not yazdım. - Sizin ziyarete gelmemenizi yazdım.
Моя команда не нашла никакой активности.
My team has not even found one shred of electrical energy.
Нет, это не так.
No, he's not. Hayır, ölmedi. Ne demek ölmedi?
Как он связан с...
It's not the who that's interesting here.
Я брала части тел, изучала органы и зарисовывала их.
İnsan vücudu ve organ dersleri aldım. Detaylı bir şekilde not aldım ve hepsini çizdim.
- а мне как раз 16 сегодня.
- bu gece 16 oldum. - Not ettim.
Я купил такой же дочери в награду за то, что закончила семестр на отлично.
Geçen sömestirde iyi not aldığı için - aynısından kızıma hediye almıştım.
- Нет. Мы послали ему напоминание, но...
Hatırlatıcı not yolladık, konuştuk ama...
Мне нужно... Мне надо было оставить тебе записку.
- Not bırakmam gerekirdi sana.
С подписью твоей бабушки.
İçinde büyükannenden bir not var.
Карточки?
Not kartlarıyla mı?
Смотри, тут записка.
Bak burada bir not var.
Ну допустим, тут записка со словами "Помогите нам", только если уж я чему-то и научилась в школе бизнеса, так это тому, что если чего-то не видно, то оно не существует.
Evet. Bu "Bize yardım edin" diyen bir not ama işletmede öğrendiğim bir şey varsa o da eğer sen görmüyorsan öyle bir şey yoktur.
Мы нашли записку в своей коробке с нацарапанными словами "Помогите нам."
Kutumuzda üzerine "bize yardım edin" yazılmış bir not bulduk.
Эта записка, которую офицер Доэрти оставил для меня...
Memur Dougherty'nin bıraktığı not...
Я оставила ему записку с просьбой встретиться на пристани.
Ona rıhtımda buluşması için not bıraktım.
Он передал мне записку.
Bana bir not verdi.
Сказал это срочно.
Acilmiş. Not : Hey!
Кроме того, стало известно, что подозреваемый оставил в коляске записку жуткого содержания.
Buna ek olarak, KCYD zanlının bebek arabasında vahşi bir not bıraktığını da öğrendi.
Он не оставил предсмертной записки, следов насильственной смерти не обнаружено.
Gazete sahibi not bırakmamış şüpheli bir durum olmadığına inanılıyor.
Дело в том, что наша работа - подводить комиссара к принятию лучших решений, не руководствуясь инстинктом.
Önemli nokta, bizim işimiz... komiseri yönlendirmek, en iyi karar. not your first instinct.
Вот, держи письмо.
Bekle, bir de not var.
Оставишь Саймону записку.
Simon'a not bırakabilirsin.
" P.S. Также прошу прощения за ужин.
" Not... Ayrıca akşam yemeğinde olanlar içinde üzgünüm.
Вероятно, мне стоит попросить её написать записку на папирусе.
Belki de ondan sana parşömen üzerine yazılmış bir not istemeliyim.
Поэтому они оставляли записки в статуях, таких, как эта.
Onlar da bunun gibi heykellere not bırakırlardı.
Записка, которую мы нашли в статуе была подписана "П"...
Heykelde bulduğumuz not "P" imzalıydı. Pyramus. Bir sebepten ötürü.
Лукас заметил переломы правой ключицы и лучевой кости.
Lucas sağ köprücük ve ön kol kemiğindeki kırıkları not almış.
Вы, ребята, должны записать это.
- Bunları not alsanız iyi olur.
Оу, луч надежды?
Not, umut ışığı?
P.S. Спасибо за костюм,
Not : Kıyafet için teşekkürler ama bence kırmızı sana daha çok yakışıyor zaten.
Понятно.
- Not edildi.
♫ I'm not afraid to die... ♫ Don't care... ♫ Babe...
Müzik :