Wondering tradutor Turco

'The SDP is now wondering whether, believing it's already'turned support into votes, whether it can translate votes into seats.

Sosyalist Parti'de halen destek oylarının meclis üyeliğine dönüşüp dönüşmeyeceği merak ediliyor.

Hannah : Um, hey, I was just wondering.

Aklıma bir şey geldi de.

What'd you think, I'd just be farting around the office looking in trash cans, wondering where the hell you were?

Ofiste aylak-aylak dolaştığımı çöpleri karıştırdığımı ve senin ne cehennemde olduğunu merak ettiğimi mi sanıyordun?

I was wondering if a new bone disease had been discovered, we hadn't seen you in so long.

Ben de acaba yeni bir kemik hastalığı mı keşfedildi diyordum sizi epeydir göremiyoruz da.

Well, I was wondering if we mightgo for something more obvious.

- Belki daha aşikar bir yere gidebiliriz diyordum.

In fact, I'm wondering if you're hearing a word I say.

Aslında, söylediklerimin bir kelimesini bile duyuyor musun emin değilim.

I was wondering if I could watch it from backstage.

Sahne arkasından izleyebilir miyim diye soracaktım.

I made her lunch, I kissed her goodbye, and then her school called wondering where she was.

Öğle yemeğini hazırladım, veda öpücüğü verdim ve sonra okuldan arayıp nerede olduğunu sordular.

Archmaester, I was wondering...

Başüstat, düşünüyordum da...

I was wondering if you had considered my proposition.

Teklifimi değerlendirebildiniz mi diye merak etmiştim.

I'm doing really, really great- - just in case you were wondering.

Merak ediyorsan hani.

Uh, just wondering where you are.

Neredesin merak ettim.