English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Д ] / Дождливо

Дождливо tradutor Turco

53 parallel translation
Я знаю сейчас дождливо. И солнце не светит.
"Yağışlı olduğunu biliyorum ve güneşin açmadığını da."
Короткими. Я помню они были вьющимися.. потому что было дождливо.
Hatırlıyorum kısa ve kıvırcıktı... çünkü yağmur yağıyordu.
Похоже, сегодня вечером немного дождливо, Джон.
Galiba bu akşam yağmur var, John.
Ну или ещё может с нами прокатиться в тёмный лес дождливой ночкой.
Ya da Lyndhurst'te yağmurlu bir gece başlar.
Тут дождливо.
Burada yağmur var.
- Там всегда дождливо.
Orada hep yağmur var.
Скажем так, здесь не так дождливо, чем в Сиэтле.
Seattle'dan daha az yağmurlu biryer diyelim yeter
И при ветреной, и при солнечной, и при дождливой.
Rüzgârlı, güneşli ya da yağmurlu olduğunda.
Да, я знаю. До сих пор болит, когда дождливо.
Bilmez miyim, yağmur yağdığında hâlâ sızlar.
Холодно и дождливо, как обычно.
Genellikle soğuk ve yağmurlu.
Вторая половина августа будет дождливой и бурной.
Ağustos'un son iki haftasında yağmur ve fırtına olacak.
Они были убиты дождливой ночью.
Onları yağmurlu gecelerde öldürdü.
Обычно я разрешаю дочкам пинать его по студии, когда им нельзя гулять на улице из-за дождливой погоды.
Bir gün kızlarım bunu benim stüdyoma getirdi. Dışarısı oynamak için çok ıslaktı.
Я не говорю по-французски и... здесь слишком холодно и дождливо чтобы гулять целыми днями.
Dili konuşmuyorum, tüm gün yürümek için çok soğuk ve yağmurlu.
В Кабо было дождливо, так что я прискакала на самолете.
Cobo yağmurlu olmaya başladı böylece bende bir uçağa atladım. 00 : 02 : 52,998 - - 00 : 02 : 55,701 Keşke uçak olsaydım.
"В Кабо дождливо" по-испански будет...
"yağmurlu Cabo" ispanyolcada
И запомните, друзья, что эта осень будет дождливой.
Bu sonbaharın yağmurlu olacağı bilin.
Осень будет дождливой, друзья времени и сердца.
Hava ve kalbin arkadaşları, yağmurlu bir sonbahar olacak.
Неожиданно, в подземном морге, дождливой ночью в Кардиффе, я слышу песню соловья.
Aniden, bir yeraltı morgunda, Cardiff'te ıslak bir gecede, bir bülbülün şakımasını duyuyorum.
Есть и другая история, она начинается темной, дождливой ночью. А о конце лучше не заикаться.
Karanlık ve fırtınalı gecelerde başlayan öykülerin sonları ise, anmak istemeyeceklerinizdir.
Дождливо этой зимой.
Kışın yağmur yağıyor.
Создавать поэзию - это брести одному в глубине дождливой ночи
Şiir yazmak, ağlarken uyanmaktır, gecenin derinliklerine tek başına.
- Очевидно, что на севере всегда дождливо и слякотно.
Anlaşılan o ki, kuzeyde yağan yağmur yüzünden çok çamur oluyormuş.
Да. "Я никогда не забуду как первый раз мой взгляд упал на тебя той холодной, дождливой ночью в Бургерополисе в Хиллсдейле."
Evet. "O soğuk, yağmurlu gecede Hillsdale'deki Burgeropolis'de ilk kez gözlerimin gözlerine değdiği anı asla unutmayacağım."
Пахло в точности, как здесь. Но было холодно и дождливо.
Hava soğuk ve yağmurluydu.
Это случилось темной и дождливой ночью...
Kasvetli ve fırtınalı bir geceydi...
Под красиво ты подразумеваешь дождливо и холодно?
Güzelden kastın yağışlı ve soğuk herhalde.
Эмм... это такое место на другой стороне этой планеты, где очень дождливо и поэтому можно увидеть только одну луну.
Bu dünyanın diğer tarafında konumlanmış yağmuru bol olduğundan sadece bir tane ay görebildiğin bir yer.
" дело тут не только в дождливой погоде, но, прежде всего, в моей неумелости и физической слабости.
Bunun için sadece değişen havayı suçlamıyorum. Beceriksizliğim ve fiziksel zayıflığım da aynı oranda suçluydu.
Кто же знал, что в Сиэтле так дождливо. Брр.
Kim derdi ki Seattle bu kadar yağmurlu olacak diye.
Досадно, что будет дождливо в День Святого Валентина.
Sevgililer Günü'nde yağmur yağması ne fena.
Дождливо.
Yağmurlu.
Дождливо-мокрая ерунда - он должны были послать Рейни.
Sırılsıklam olmuş... Rainy'i göndermeleri gerekiyordu.
Да, было холодно и дождливо.
Öyleydim, ama hava çok soğuk ve yağışlıydı.
Я приезжал в Брайтон несколько лет назад и что мне запомнилось сильнее всего, так то, что здесь всегда холодно и дождливо..
Yıllar önce Brighton'a gelirdim, en çok hatırladığım şey daima soğuk ve daima yağmurlu olduğuydu.
Всегда будет дождливо, если видеть только тучи.
Her zaman yağmur yağacakmış gibi görünür. Eğer yalnızca bulutlara bakarsan.
Как мне не хватает дождливой безразличной Европы.
Yağmur ve Avrupa'nın ilgisizliği nasıl gözümde tütüyor!
Хотя это может быть дождливо, Я все еще недовольна
♪ Though it may be rainin'I still ain't complainin'♪
Когда детектив Босх столкнулся с Роберто Флоресом в темноте, на дождливой аллее два года назад, он должен был мгновенно принять решение.
Dedektif Bosch, iki yıl önce o karanlık ve yağmurlu ara sokakta Roberto Flores'le karşılaştığında anında bir karar vermek zorunda kadı.
Кто-то сказал, что будет дождливо.
Birisi yağmur yağdığını söyledi.
Дождливо возвращаться домой?
Evde de yağıyor mu?
Да... дождливо.
Evet, yağıyor.
– Слишком дождливо.
- Çok fazla yağmurlu.
Бывает либо солнечно, либо дождливо, но я там. Я свободна.
Ama açacak bulmama yardım edersen ben de bardaklara ederim.
В Нью-Йорке дождливо.
- New York'ta yağmur yağıyor.
Был очень дождливо...
Çok yağmur yağıyordu.
В проеме у стены сияет тусклый свет, дождливой грустью и серостью.
Duvardaki delik şimdi loş bir ışık saçıyor, Hava yağmurlu, mavi ve gri...
Погода собирается быть дождливой как коты...
Dışarıda bardaktan boşanırcasına...
Дождливо сегодня.
Ne yağmur ama.
Дождливо сегодня.
# Yalnız kaldığımızda... # #... öpüşebiliriz. # Yağmur yağıyor.
В Париже дождливо, милая.
- Paris'te yağmur yağar mon cherie.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]