Жарил tradutor Turco
40 parallel translation
ќни еще злы на прошлый случай огда ƒжо ћладший жарил барбикью на леснице!
Bunu sigortadan nasıl karşılayacağım? Joe Jr. merdiven boşluğunda barbekü yaparken çıkan yangına hala kızgınlar.
В твоём возрасте, я целое лето жарил гамбургеры, чтобы купить себе плеер.
Senin yaşındayken yaz boyu çalışıp zar zor bir teyp alabilmiştim.
Ты жарил, готовил еду?
Aşçı ya da onun gibi bir şey miydin?
У меня старшина в батальоне знатно их жарил.
Birliğimdeki çavuş onları muhteşem pişirirdi!
Обжёгся на пикнике, жарил на рашпере рыбку.
Mangalda balık kızartırken oldu.
Но на прошлой неделе засунула ручку теннисной ракетки в жопу Дину, когда он её жарил.
Geçen hafta Dean'in götüne raket sokmuş.
Я говорю, что вообще не жарил.
Neredeyse hiç kızartmadım.
Позавчера вечером, когда я жарил мясо на террасе, пришла эта женщина с Омидом. Они принесли постельное бельё. Помните, все смеялись.
O gece, ızgaraları getirdiğimde bayan da yatakları getirmiş ve alkışlayıp, şarkı söylemeye başlamıştı.
Видишь мужика, который подпалился, пока жарил индейку?
Ah, hindi kızartmaya çalışırken yanan şu adamı görüyor musun?
- Я встретил другую женщину, но с ней не было так интересно, так что домой я отправился со Стеллой Клифтон, где и жарил ее всю ночь.
Başka bir kadınla tanıştım gerçekten de. Ama benimle ilgilenmiyordu, o yüzden eve Stella Clifton'la gittim ve tüm gece boyunca it gibi seviştik.
Молодых людей предостерегали, избегать уединенных мест в ночное время, поскольку в городе объявился псих, который убивал и расчленял своих жертв, после чего жарил и съедал их ребра. "
Gençler, geceleri kapalı alanlara gitmekten kaçınmaları konusunda uyarılıyordu çünkü orada, insanların kaburgalarını parçalayıp ızgara yapan ve onları yiyen bir çılgın vardı.
Там пахнет так, будто кто-то там жарил носки.
Sanki birileri orada çorap ile kızartma yapmış gibi kokuyor.
Для чего-то настолько большого, он действительно жарил.
Bu kadar büyük bir şey için, pişiriyordu.
я должно быть жарил тЄлку, а тут пришел еЄ мужик. ћне пришлось смытьс € из окна.
Birilerini falan sikmiştim galiba dostum.Eve geliyordum.Pencereden kaçmak zorunda kaldım.
А вчера я видел, как один чел бисквит жарил.
Dün Twinkie kızartan bir adam gördüm.
Этот парень-актер не по-детски жарил какую-то телку.
Aktör çocuk, bir fıstığı götürüyor!
Он прижал тебя лицом к углям — как будто жарил сочные бараньи рёбрышки.
Sulu sulu bir pirzolaymışsın gibi yüzünü ateşe basmış.
Прошло много времени с тех пор как я жарил мясо на гриле.
Birisine barbekü yapmayalı yıllar oldu.
Он жарил рис, когда ты упомянула про Минни.
Sen Minnie'den söz ederken o kızarmış pilavı yapıyordu.
И как отыскать квартиру, где я никого не жарил?
Kimseye çakmadığım bir daire bulmamız gerek demek?
- Они хотят чтобы я жарил бургеры.
- Beni çöp gibi attılar.
Пока Уилер решал свои дела с Хоффманом, ребенок наверху жарил его жену.
Wheeler, Hoffman'la mevzuuyu tartışırken çocuk üst katta adamın karısını beceriyormuş.
И уже через минутку я стоял у плиты, жарил ей сыр на гриле.
Bir bakmışsın ben fırının başına geçmiş ona sandviç yapıyorum.
Я жарил ее какое-то время.
Çivi çakar gibi çaktım bir ara.
Эй, я жарил Джину в минуту, когда мы получили это дело.
Hey, bu davayı aldığımız an Gina'yı sorguya çektim.
Я жарил тебя 45 минут и это твоя благодарность?
Üzerinde 45 gittim, ve aldığım teşekür bu mu?
Да, Рейес жарил его в течение нескольких часов.
Evet, Reyes haşatını çıkarmıştı.
- Жарил ребятам картошку.
- Fırında patates yapıyordum!
Затем пропитал его лимонным соком и оставил на некоторое время, чтобы мясо замариновалось прежде чем насадил его на палку и жарил над огнем около часа
Daha sonra limon suyuna daldırıp eti salamuraya bıraktı. şişe geçirip bir saat kadar ateşte kızartmaya hazır hâle geldi.
Марк Энтони вырос в приюте, а теперь он богат и жарил Джей Ло, хотя сам метр с кепкой.
Marc Anthony işte büyümüş, şu an zengin ama cep boyunu Jennifer Lopez'e saplıyor.
А как же деваха, которую он жарил в туалете?
Şu tuvalette becerdiği kıza ne demeli?
Кто-то жарил зефирки?
Birileri mangal yapmıştır.
Да, потому что я до поздней ночи жарил твою мамашу
- Evet, çünkü dün tüm gece annene döşüyordum. - Annem öldü.
Кто-то шашлыки жарил?
Birisi mangal mı yapıyor?
— Я помню, что эта беседка разрушилась, когда ты жарил там барбекю.
O çardağı hatırlıyorum. Barbekü yaparken çökmüştü.
Первый раз вижу, чтобы дома кто-то жарил смор.
Sanırım önceden hiç evinin içinde ateşte marshmellow yapan görmemiştim.
Я жарил барбекю
Mangal yakıyordum.
Жарил барбекю?
Mangal yakıyordun?
И человеко-часов на его поиски. где-то Жарил свиные гамбургеры?
Sterling 2 aydır kayıp,... kaç bin dolar ve zaman harcadığımızı tanrı biliyor, ve bütün bu zaman kıyı tarafında burger mi çeviriyormuş?
Я его вообще не жарил.
Hayır, pişirmedim bile.