English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ З ] / Зов природы

Зов природы tradutor Turco

50 parallel translation
Ибо чувствую зов природы...
Tabiat beni çağırıyor.
Я не хочу извинятся за зов природы, Гарри. Перебьетесь, мистер.
Canını sıkmaktan nefret ederim, bayım, ama öyle bir şey olmayacak.
Зов природы!
Tabiat çağırıyor!
Зов природы.
Kökler sağlam mı?
Зов природы.
Doğa beni çağırıyor.
Зов природы.
Tabiatın takdiri.
- Гм... зов природы. - Ага.
Tuvaletten geliyorum.
- Потому что пора ответить на зов природы если ты понимаешь, о чем я.
anlatmak istediğim doğanın sayfalarına bir cevap, eğer ne demek istediğimi anlıyorsanız.
- Зов природы.
- Sıçmaya gidiyorum.
—... подавить зов природы?
Biyolojik zorunluluğa direnç mi göstersin?
Зов природы.
Yabani çekim.
Ну что ж, хорошо, зов природы.
Peki, tuvalete gitmem lazım.
Мы должны учить ее, как слышать зов природы, а не как ослеплять ее с помощью перцового балончика.
Ona biber gazı ile nasıl kör edebileceğini değilde, vahşi çağrıları nasıl anlayabileceğini öğreteceğimizi sanıyordum.
Зов природы.
Tabiatım çağırıyor.
Энн-Мари - это как, понимаешь ли, зов природы.
Anne-Marie tam bir doğal afet.
Просто зов природы.
Sadece tuvalet molası verdik.
Зов природы не всегда такая замечательная штука.
- Çılgınca şeyler her zaman iyi olmayabilir.
Зов природы.
Tuvalet ihtiyacı.
Зов природы.
Bu da insani ihtiyaçlar için.
Зов природы, знаешь ли.
Bilirsin, ihtiyaç molası.
Я уверена, что ты бы предпочел, чтобы этот зов природы не был осложнен чувствами, так что я думаю, что тебе лучше найти кого-то другого, ладно?
Eminim seks davetlerinin açık ve duygudan yoksun olmasını tercih ederdin. O yüzden bence bunu başka yerde aramalısın, tamam mı?
Я не хочу извинятся за зов природы, Гарри.
Doğanın döngüsüne dahil olduğum için özür dilemeyeceğim, Har.
Зов природы.
Doğa çağırır.
зов природы.
Bekle, tuvaletim geldi.
У моей пра-пра-пра-бабушки Эрнестин был один из первых домашних туалетов и когда Эндрю Джэксон приехал в Алабаму чтобы ознаменовать Битву ему надо было ответить на зов природы
Benim büyük büyük büyükannem Ernestine, ilk ev içi tuvaletlerden birine sahipti. Andrew Jackson Horseshoe Bend Savaşı'nı anmak için Alabama'ya geldiğinde, tuvalet ihtiyacı oldu.
Идти на зов природы.
Oturmaya gitmem gerek.
Ну, знаешь. Зов природы.
Görev hissiyatı işte.
Отзывается на зов природы.
Vahşetin çağrısına kulak verir.
Зов природы, ясно?
Maziden kaçamazsın, tamam mı?
Зов природы.
Doğal çağrı.
Зов дикой природы!
Vahşilik içgüdüsü.
Иногда это просто зов природы.
Hatta bazen amaçtır.
Класс, мы будем спать под открытым небом, свежий бриз, зов дикой природы.
Yıldızlar altında yatacağız, okyanustan gelen rüzgâr vahşi doğaya çağrı. Harika olacak. - Zaten beni endişelendiren de o.
Вот как раз сейчас меня беспокоит зов дикой природы. Где здесь биотуалеты. Я не знаю.
- Jack, kimyasal tuvaletler nerede?
( Плач ребенка ) Ох ох. Зов природы.
- Yaramaz çağırıyor.
- Винни говорил, зов природы.
Vinnie, tuvaletinin geldiğini söyledi.
Зов природы.
Maceraya çağrı.
Не переживай, это зов природы.
Kötü hissetme, bu sadece doğa.
ЗОВ ДИКОЙ ПРИРОДЫ
Köpekler delirince, insanlar onları başlarından atmak zorunda kalacak.
У нас два дня, чтобы найти Китти, пока она не запустила "Зов дикой природы".
Vahşiliğin Çağrısı dediği şeyi aktif etmeden önce Kedicik'i bulmak için 2 günden az zamanımız var.
Готовит "Зов дикой природы".
Vahşiliğin Çağrısı'na hazır olun.
Видишь ли, через 20 минут я начну транслировать "Зов дикой природы"!
20 dakika sonra, televizyon ve radyo aracılığıyla Vahşiliğin Çağrısı'nı yayınlayacağım.
Спутник передает "Зов дикой природы"!
Uydu, Vahşiliğin Çağrısı'nı yüklüyor. Butch?
"Зов дикой природы" дошел до Лондона, Нью-Йорка, Альбукерке!
Vahşiliğin Çağrısı Londra'yı vurdu, New York'u, Albakörki'yi!
- Страшный зов природы.
Sıçmaya.
Похоже, это не метафора, а зов природы.
İstiareden ziyade doğa çağırıyor gibi.
- Зов природы. Где он?
- Nerede o?
Я слышу зов дикой природы, приятель.
Ben senin hakkından gelirim.
Зов природы.
Lavaboya gideceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]