Наушники tradutor Turco
400 parallel translation
Господин Петерсен, если хотите, вы можете снять наушники.
Bay Petersen,... isterseniz artık kulaklığı çıkarabilirsiniz.
Мама, я не могу найти Tерра, и мои наушники пропали
Anne, Terr'i bulamıyorum! Ve kulaklığım da kayıp.
Tо что я принес наушники знания... сразу же настроило колдуна против меня.
Bilgi kulaklıklarını yanımda getirdiğimden büyücü bana daha en başta karşı çıktı!
Пожалуйста, наденьте наушники.
Lütfen, kulaklıklarınız takınız.
Наушники для плеера и новые CD.
"Sony walkman ve kulaklıklar " Ve son moda video oyunlar
Фартуки, наушники-хамелеоны... и популярная игра "Леонард Зелиг".
Mutfak önlükleri, bukalemun-şekilli kulaklıklar... hatta ünlü bir Leonard Zelig oyunu vardı.
Чандра, оденьте наушники.
Chandra, kulaklıklarını tak.
Их сажают в плейеры, даже в наушники.
Radyolara yerleştiriyorlar.
Это твои наушники, чтобы ты мог слышать.
Bunlar kulaklıkların. Böylece şovu duyabileceksin. - Tamam.
Дайте наушники.
Kulaklık lütfen.
Представь, он врубает эту музыку под водой. Надевает наушники и радуется, как не знаю кто.
Kendini müziğe kaptırır, üstelik kulaklığıyla dinler.
Я одену тебе наушники.
Kulalıkları takıyorum.
Он получал команды через наушники.
Kulaklıktan emir alabiliyordu.
На нем наушники.
Çünkü maymunda kulaklık var.
... Они засовывают туда шимпанзе, надевают на него наушники.
Maymunu kapsüle koyuyorlar. Kulaklığı var.
- и он обещал нам не надевать наушники.
- ve gruba, bir daha grup içinde walkman dinlemeyeceğine dair söz verdi -
Если у них нет громкого радио, так есть наушники...
Gürültücü radyoları yoksa da içinden şöyle sözler gelen kulaklıkları var :
Не могла найти наушники
Lüpelerimi bulamadım da.
Но вот, что нужно мне. Три камеры две в зале, одна на балконе, и наушники для парней с камерами.
Ama bazı ihtiyaçlarım var Üç kamera, iki tanesi yerde, balkonda ve kulaklık istiyorum kameramanlar için.
- Наушники.
- Kulaklıklar.
Наушники подчеркнут цвет глаз.
Kulaklıklar gözlerinin güzelliğini ortaya çıkaracak.
Просто надевайте наушники и подыгрывайте.
Kulaklıklarımızı takalım. Bana ayak uydur, tamam mı?
Он даст Вам наушники, чтобы слушать диалог.
Size bir kulaklık verecek, böylelikle konuşmaları dinleyebilirsiniz.
Она разрешила мне не снимать наушники.
Benim kulaklıklarımı takmama izin verdi. Harika bir hostesti.
Наушники были отрезаны.
- Kablosu kesilmişti. - Ve tekneye yaklaştığınızda, ne gördünüz?
Вот ваши наушники.
Kulaklığınız.
И мне не нужны отдельные наушники.
Benim için fazladan kulaklık almana gerek yok.
Ладно, а теперь наденем звукоизолирующие наушники.
Pekala, şimdi de ses geçirmez kulaklıklar.
Они дисквалифицировали Джамала, потому что он родился двумя неделями раньше... и теперь они хотят, чтобы Майлс снял свои наушники... потому что он слишком хорошо бросает.
Jamal'ı attılar çünkü 2 hafta erken doğmuş ve şimdi de Miles'ın kulaklarını alıyorlar çünkü çok iyi bir atıcı.
Наушники. – Можно я позвоню тебе из дома.
Eve dönünce seni arayabilir miyim?
Пока. – Наушники?
- Kulaklık?
Наушники?
Radiohead?
А ну, снял наушники!
O kulaklıkları çıkar!
Я... она наврала о наших отношениях, и я услышал её через наушники.
İlişkimiz hakkında yalan söyledi. Onu kulaklıktan duydum.
Если заметят, что ты украла что-нибудь хоть мыло, хоть наушники тебя уволят на раз-два.
Bir şey çalarken yakalanırsan işten kovulursun.
У неё поди отовсюду сыпятся авиасувениры. Наушники, значки, спиртное.
Kahretsin, tüm tuvaletlerden havayollarına ait bu tür şeyleri onun çaldığına bahse girerim.
Макс, сделай как себе наушники?
Max, kulakları kapabilecek misin?
Всего-то нужно сказать "наушники".
Senin yapman gereken sadece "kulaklık" demen.
Наушники. ту шлюху с которой ты встречался.
Kulaklık. O çıktığın fahişe.
- Могли бы вы мне дать наушники?
- Kulaklık alabilir miyim? - Elbette.
Где ваши наушники?
Kulaklığın nerede?
Не могли бы вы мне дать наушники?
Kulaklığı alabilir miyim lütfen?
Я жду наушники.
Sadece kulaklığımı istiyorum.
- Ах да, мистер наушники.
- Kulaklıkçı adam.
Сними наушники.
Çıkar şu kulaklıkları.
Сними наушники и посмотри на меня!
Kulaklıklarını çıkar, aşağıya bak!
Спасибо за наушники.
Telefonlar sağ olsun.
Пожалуйста, наденьте наушники.
Kulaklığınızı takın lütfen.
Наденем все наушники.
Telsizini takayım.
Позвольте мне надеть наушники.
- Tamam.
У тебя был микрофон, а у меня - наушники.
Sende mikrofon vardı. Bende de kulaklıklar.