English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Н ] / Неспокойно

Неспокойно tradutor Turco

140 parallel translation
Да, профессор, в Варшаве сейчас очень неспокойно,..
Profesör... Varşova, bu günlerde oldukça tehlikeli.
Теперь там уже неспокойно.
O öncedendi. Ben şimdiki fikrini soruyorum.
Дома мне так неспокойно, и я выхожу на улицу. А когда совсем некуда идти, иду в кино.
Bazen aynı filmi 2-3 kere izlediğim olur.
{ C : $ 00FFFF } Даже если там неспокойно будет, что нам за дело.
Ne olduysa oldu, biz işimize bakıyoruz.
Мне было неспокойно видеть тебя повсюду. Я спрашивала себя, что ты тут делаешь?
Nasıl zaman bulduğunu ne istediğini hep merak edip durdum.
Но мне от этого неспокойно.
Evet ama onun hakkında pek iyi düşünmüyorum.
Здесь сейчас неспокойно.
Bu aralar kasabanın dışı pek tekin değil.
Здесь очень неспокойно.
Güvenlik çok sıkı.
На неспокойной поверхности созерцательного псевдо-циклического времени то и дело возникают и вновь исчезают различные мнимые модные течения. Однако под ними всегда существует течение большого стиля эпохи, которое ориентировано на очевидную и тайную необходимость революции.
Sahte devirli zamanin gösterisinin yüzeysel yüzeyinde gelip giden modalarin ardinda, bir çagin büyük tarzi, devrim için gizli fakat yine de belirgin olan ihtiyacin elinde tuttugu seylerde bulunabilir.
Неспокойно как-то...
Kalbim sızlıyor da sızlıyor.
Это место неспокойно!
Burası sağlıksız!
Жизнь была неспокойной, хотя я бы...
Aslında ben şeye dalmışken tezahürat yapmanızı isterdim.
Фру Тандер говорит, что с тех пор в доме всегда было неспокойно.
Bayan Tander o zamandan beri bu evin tekin olmadığını söylüyor.
Ночью в районе было неспокойно.
Bu kasabada dün bir hayli hareket vardı.
Мне будет неспокойно.
Tüm bunları yapmadan edemem.
Феррис, мне неспокойно на душе.
- Kendimi çok iyi hissetmiyorum.
Тут слишком неспокойно.
Burası tam bir karmaşa.
Благодаря твоему отцу и Мон Хаку вокруг столицы станет неспокойно.
Baban ve Mong-hak sağ olsun işler iyice çığırından çıktı.
Здесь неспокойно.
Bak şimdi. Bu çok ağır olabilir.
В то время, хотя я чувствовал себя неспокойно, я даже представить себе не мог, в какой кошмар они направляются.
O zaman, huzursuz hissetmeme rağmen nasıl bir kabusa yöneldikleri konusunda hiç kuşkum yoktu.
В городе неспокойно.
Çok gergin bir yer burası.
Знаешь. Рядом с тобой мне неспокойно.
Söyleyeceğim o ki seninle beraber olduğumda gerçekten tehlikedeyim.
Я знаю, что ты нервничаешь. Но мне тоже неспокойно.
Baskı altında olduğunu biliyorum ama ben de öyleyim.
И теперь мне неспокойно.
Ve simdi içimde çok kötü bir his var.
Здесь, на открытом воздухе, как-то неспокойно.
Dışarısı güvenli değil, değil mi?
В фавеле неспокойно по его вине.
Varoşu tehlikeye sokuyor.
Мне было неспокойно за Кайширо. И вот я однажды случайно столкнулся с ним.
Kaichiro için endişelenmeye başladığım anda... ona değil de, kime rastlamalıydım.
Там явно неспокойно.
İçeride çok hareket var.
Глаза у тигра - как мои, Но он пришел из-за Глубокого неспокойного моря
Kaplanın gözleri benimkiler gibi fakat o derin ve çalkantılı bir denizden geldi.
Дипломатическое сообщество неспокойно.
Diplomatlar arı gibi koşuşturuyor.
Как мы уже говорили, выборы 1840 года прошли неспокойно.
Geçen hafta gördüğünüz gibi, 1840 seçimleri kısmen fırtınalıydı.
Я слыхал, что на востоке неспокойно, но, похоже, опасность преувеличивают.
Doğunun pek güvenli olmadığını duymuştum ama sanırım o kadar da tehlikeli değilmiş.
Что-то мне неспокойно - пойду патрулировать вагоны.
Güvenli hissetmek için tekrar devriyeye çıkmam gerekecek.
Ведь сложно спасать людей, когда на душе неспокойно.
Kendini iyi hissetmediğinde birilerini kurtarmak zordur.
Но они так глупы, что мне неспокойно.
ama korkarım onlar hala aptal.
Здесь стало неспокойно, Домастир.
Bu topraklar boşaldı.
Когда мне неспокойно, одиноко, плохо.
Sorunlarım olduğunda, yalnız olduğumda, kafam karıştığında.
то в мире духов сейчас неспокойно.
o Ruhları dışarı çekiyor.
Мне казалось, что я его знаю, но в последнее время он стал совсем другим. Я начинаю чувствовать себя неспокойно рядом с ним.
Bana ilk başlarda iyi biri gibi gelmişti ama sanki benimle görüşmekten rahatsız oluyor gibi.
.. он все на свете забывает и мне неспокойно когда он один.
Babam yaşlanıyor. Bazı şeyleri unutuyor ve yalnız yaşamasına gönlüm razı olmuyor.
Вот я смотрю на тебя, и у меня на душе неспокойно и я начинаю задумываться может, твоё отношение ко мне изменилось.
Ruhumu sıkıntıyla dolduran işaretler veriyorsun ve merak ediyorum acaba benimle ilgili fikrin değişti mi diye.
но... На душе неспокойно.
Sadece yapılabilecekleri planlıyorum.
Что-то внутри вас неспокойно, повреждено.
Seni huzursuz eden, yaralayan bir seyler var.
Прими решение сама но дитя мое, я усну неспокойно если оставлю тебя здесь одну.
Son kararı sen kendin vereceksin evladım, eğer seni yalnız başına bırakırsam huzur içinde ölemem.
Но мне неспокойно...
Ama emin olamıyorum.
Мы не сомневаемся в словах нашей жрицы, но времена нынче неспокойные, и мы должны быть уверены.
Kızın söylediklerine şüpheyle bakmıyoruz, ama bunlar zor anlar ve emin olmak zorundayız.
Море неспокойно.
Önde, iskeleler.
- Здесь неспокойно.
Eğil.
Я знаю, область весьма неспокойная, но есть возможность быстро подняться.
Biliyorum çok yoğun ama avukat kendini gösterebilmek için tek şans bence.
Я выпишу вам пропуск в Оксфорд, миледи. В графстве неспокойно. Мне не нужен пропуск, сэр.
Size Oxford'a kadar izin kâğıdı yazacağım leydim.
Вам неспокойно спится в вашем дворце в Хэмптоне, милорд?
Yoksa Hampton'daki sarayınızda gözünüze uyku girmiyor mu lordum?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]