Поиграем tradutor Turco
802 parallel translation
А потом, если отделаемся от женщин, поиграем в гольф.
Kahvaltıya bize gidelim, yumurta likörü içeriz. Sonra hanımlardan yakamızı kurtarabilirsek golf oynarız.
- Поиграем, малыш?
- Biraz müziğe ne dersin oğlum?
Ну, в общем, поиграем в карты?
Pekâlâ, her neyse... Farz edelim ki... Elimizi oynadık mı?
Поиграем.
Farz edelim ki oynuyoruz.
Давай, Шинза, поиграем.
Haydi Shinza, bir oyuna var mısın?
Мы еще с вами поиграем в карты.
Bu yolculukta kağıt oynamalıyız.
Мы пойдем и поиграем в мячик.
Yukarıya çıkıp hentbol oynayacağız.
Давайте поиграем!
Parmak tahmini oynamaya ne dersiniz?
Давай поиграем как обычно, мамочка.
Eskiden yaptığımız gibi oyun oynamak istiyorum, Anne.
Лучше поиграем в одну игру, посмотрим, как у вас получится.
Size bir numara göstereceğim, bakalım yapabilecek misiniz?
Мы поиграем в игру.
Oyunu oynayacağız.
- Давайте поиграем!
- Hadi bizde oynayalım!
Пойдем, малышка, поиграем.
Haydi hayatım, oyun oynayacağız.
Может, поиграем в одну игру?
Neden bir oyun oynamıyoruz?
Обедаем с Рэймондом, немного поиграем в солитер и будем долго-долго вспоминать о нашей службе в Корее и о наших старых приятелях из Китая и из России.
Raymond'la öğle yemeği, küçük bir iskambil oyunu... Ve uzunca bir sohbet. Kore'de geçirdiğimiz günlerle bazı eski Çinli ve Rus arkadaşlarımız hakkında.
- Во что поиграем?
- Yarın hangi konuyu çalıyorsun?
Хорошо. Давай поиграем в прятки.
Öyleyse, saklambaç oynayalım.
- Поиграем в прятки? Спасибо.
- Ben, purolarımı alayım.
Поиграем немного?
Biraz daha yağ süreyim mi?
Немного с ним поиграем.
- Onunla biraz oynayalım.
- Давай тоже поиграем.
- Sen de kendini kaptırsana.
Давай лучше поиграем в доктора.
Saklambaç oynayalım.
Давай поиграем.
Hadi oynayalım.
- А я хочу другой вкус. - Позже поиграем в игры.
Bundan sonra, hepimiz oyun oynayabiliriz.
Поиграем.
Kelime bulmaca.
Мы побудем тут еще день, присмотрим за парнишкой, а заодно поиграем в гольф.
Burada bir gün daha kalıp Kongre Üyesinin oğlunu kontrol edeceğiz ve... biraz golf oynayacağız.
Давайте поиграем в хлопушки.
Hadi şimdi çatapat çevirelim.
Давай поиграем вместе.
İkimiz oynayalım.
Жургаль привел своего и мы с ними поиграем.
Jurgal de kendininkini getirmiş, biraz eğlenebiliriz.
Хорошо. Мы приготовим приманку для Лоннегана и поиграем с ним в поезде.
Lonnegan'a kancayı trende takacağız ve burada oynayacağız.
Может поиграем?
Bir oyun oynayalım mı?
давай поиграем в несколько сердец!
Dışarı çık da, Hearts oynayalım.
- Давай поиграем в доктора.
- Hadi doktorculuk oynayalım.
Поиграем в другую игру.
Bu oyunu artık istemiyorum.
Мы поиграли в баби-фрут, сейчас поиграем в пинг-понг.
Langırt oynuyorduk, şimdi ise masa tenisi oynayacağız.
ј давайте сегодн € все поиграем в собственных мамочек!
Bugün annelerimiz olacağız.
ћожет, поиграем в ћонополию или еще во что-нибудь.
Yani, Monopoly falan oynayabiliriz.
Поиграем в Скраббл.
Hep birlikte scrabble oynayabiliriz.
Мы тебя посадим в кресло-качалку и немножко поиграем в прятки.
Sizi salıncakta sallayacağız ve biraz saklambaç oynayacağız.
А теперь мы все поиграем, как будто бы мы в церкви.
Kilisedeymişiz gibi yapacağız şimdi.
Поиграем в прятки.
Hadi saklambaç oynayalım.
Потом мы поиграем в карты.
Sonra da kağıt oynayacağız.
Давайте поиграем!
Oyuna gelin!
Поиграем в футбол.
Biraz top oynarız.
Поиграем в гольф. Расслабимся.
Biraz golf oynar, rahatlarız.
Хочешь, поиграем немного в карты перед ужином.
Yemekten önce kağıt oynamak ister misin?
Поиграем в лифт?
Asansörcülük oynayalım mı?
А теперь поиграем в лошадку.
Şu iktidarsızlara gösterelim!
- Посидим, поиграем. - Хорошо, я ему передам.
Fakat herkesin O'na tapmasını bekliyor.
Тогда давайте так поиграем.
Sanırım daha iyi bir oyun biliyorum.
Так, ну и во что поиграем?
Ee, ne oyunu oynayacağız?