Птичка напела tradutor Turco
38 parallel translation
- Птичка напела. - И как зовут твою птичку?
Küçük bir kuş söyledi.
Птичка напела мне, что один из твоих ребят... спер его.
Seni tipsiz aptal. Şimdi, söyle bana minik kuş, gerçeği biliyor- - senin tayfadan biri, senin elemanlardan biri... hacılamış.
- Неважно. Птичка напела.
- Küçük bir kuş söyledi.
Я думал твоя птичка напела тебе обо всем, что мы сделали... через минуту после этого.
Senin küçük kuşunun hemen sana gelip anlatacağını düşünmüştüm.
Скажем, птичка напела.
Küçük bir kuş söyledi diyelim.
И знаешь, маленькая птичка напела мне что ты не досмотрел шоу сегодня.
Biliyor musun, küçük kuşlar bana bu gece gösteriyi kaçırdığını söylediler.
Птичка напела, что с ними всё будет нормально.
Minik bir kuş, onların gayet iyi olacağını söyledi.
Мне тут птичка напела, что у тебя ученая степень по экономике.
Minik bir kuş bana senin ekonomi diploman olduğunu söyledi.
Потому что мне птичка напела, что ты был в другом месте.
Çünkü küçük bir kuş kulağıma, başka bir yerde olduğunu fısıldadı.
Одна маленькая птичка напела что вы, ребята, сняли дом Эрншоу у озера для нас на выходные.
Küçük bir kuştan duydum bizim için Earnshaw göl evini bir hafta sonu için kiralamışsın.
Маленькая птичка напела мне, что по какой-то причине, ты стесняешься своих ран.
Küçük bir kuşun dediğine göre, delice bir sebepten ötürü, yaraların yüzünden kendine güvenin azalmış.
Птичка напела.
Bir kuştan.
Ммм. Итак, маленькая птичка напела мне о тебе.
Küçük bir kuş bana senin hakkında her şeyi anlattı.
Маленькая птичка напела мне, что там у каких-то парней есть 1,3 кг нашего продукта, который они продают и который они получили ни хрена не от нас.
Ufak bir kuş bana o evde oturanların elinde 1.5 kg bizim ürünümüzden olduğunu ve kesinlikle bizden almadıkları bu malı sattıklarını söyledi.
Мне тут птичка напела, что тебе перекрыли канал.
Küçük bir kuş bana bir adamının yakalandığını söyledi.
Птичка напела.
Kuşlar söyledi.
Маленькая птичка напела мне, что Клаус хочет прибрать его к рукам.
Kuşlar bana Klaus'un bunu ele geçirmek istediğini söyledi.
Птичка напела, что ты хочешь поговорить.
Küçük bir kuş, benimle konuşmak istediğini söyledi.
Симпсон, долговязая маленькая птичка напела мне, что ты бездельничал на Biograph
Simpson, uzun bacaklı bir kuşun bana söylediğine göre boş boş geziyormuşsun.
Птичка напела.
Minik bir kuş.
Рэймундо, мне тут птичка напела, что у тебя хата свободна.
Raemundo, kuşlar bana evinin boş olduğunu söyledi.
Птичка напела, что суккубская сучка взорвалась в Дэле.
Küçük bir kuş bana Succubus sürtüğünün Dal'da patladığını söyledi.
Птичка напела мне что вы давние друзья.
Kuşlar bana onunla bir süredir arkadaş olduğunuzu söyledi.
Может, маленькая птичка напела им, что там деньги поменяют владельцев?
Belki de küçük bir kuş para takası olacağına dair onlara haber vermiştir.
Маленькая птичка напела, что ты угнала машину и помчалась прочь из Мистик Фоллс.
Küçük bir kuş beyinli onun arabasını çalıp Mystic Falls'tan hızla uzaklaştığını söyledi.
Птичка напела, что "Такоро" объединяется с "Самсон интернэшнл".
Ben Darnell, ne var? Beni görmezden gelemezsin.
А ещё маленькая птичка напела, что она только что порвала с парнем и совсем одна.
Ayrıca küçük bir kuş bana, ilişkiden yeni çıktığını ve bekar olduğunu söyledi.
Маленькая птичка напела. что Кит Ранглер проводит кастинг в "Иберскую Мечту".
Kit Wrangler'in, İberya Hayalleri'nin seçmelerini yaptiğini duydum.
Птичка напела правду.
Kuş doğru söylemiş.
Птичка напела.
Minik bir kuştan.
Потому что маленькая птичка также напела мне,... эти парни конкретно сидят на товаре и, скорее всего, вооружены.
Çünkü o ufak kuş bana bu heriflerin ürünümüze feci bağlandıklarını ve büyük ihtimalle silahlı olduklarını da söyledi.
Скажем... дохлая птичка напела.
Kuşlar söyledi diyelim.
Ну, одна птичка, которая слушает NPR ( радиостанция ) в своем грузовичке, напела мне.
Nakliye kamyonetinde NPR dinleyen küçük bir kuş söyledi.
Какая птичка тебе это напела?
Hangi kuş fısıldadı kulağına?
Дело в том, что после нашего прошлого разговора, одна птичка кое-то напела мне в ушко.
Olay şu ki, son konuşmamızdan sonra birileri bana haber yolladı.
Карты на стол... одна птичка мне напела, что у Рик и остальные плохо слушаются.
Gizlimiz saklımız olmasın hadi. Küçük bir kuş bana, Rick ve arkadaşlarının bir fırıldak çevirdiklerini söyledi.
Птичка мне напела, что ты жил в Италии.
Küçük bir kuş bana İtalya'da bir süre kaldığını söyledi.