Упорная tradutor Turco
43 parallel translation
- Нет, я упорная.
Hayır, ben kararlıyım.
Что вы талантливая упорная и жутко настырная, зацикленная на исследованиях, что он считает вас профессиональной самоубийцей.
Çok zeki kararlı baş belası ve mesleki intihar sayılabilecek bir sahada çalışan biri olduğunuz.
- Но твоя упорная работа - это не все, что они замечают.
- Fark ettikleri yalnızca iyi çalışman değil.
Ты очень упорная.
Çok acımasızsın.
Так это и есть та молодая женщина, священная миссия и упорная работа которой собрала нас сегодня вечером всех вместе.
Demek kendini adamışlığı sayesinde bizi bu akşam burada bir araya getiren genç bayan sizsiniz.
Идёт упорная борьба в центре поля.
Pas oyunu yapıyor. Orta sahaya koşuyor. 5'e, 10'a.
Врачи говорят, что Момоко отстаёт в умственном развитии, но она невероятно упорная и не успокоится, пока не сделает всё сама.
Momoko'da zihinsel bir sorun var diyorlar ama asla kaybetmeyi sevmiyor her şeyi kendi yapmaya çalışıyor.
Думаю... эта группа не добилась бы таких поразительных результатов... за такое короткое время, если бы не их упорная работа... если бы не их отчаянное желание совершить... переворот.
Çok kısa zamanda, güçlü ve ortak bir gayret olmaksızın, birlikte yeniliklere öncülük yapma ruhu bulunmaksızın bir gurup insanın çok fazla şey başaramayacağına inanırım.
Да, борьба идет очень упорная.
Harika bir maç oluyor.
Просто упорная работа до седьмого пота...
El emeği, alın teri.
Но, я очень упорная.
Ben çok inatçı bir kadınımdır.
Ну... Много времени и упорная работа, примерно так же, как Тара это делает.
Eh, uzun bir süre boyunca, sıkı bir şekilde çalıştım.
Но мы решили, что, как и в любом деле, упорная работа и целеустремленность приведут к успеху.
Ama, diğer her iş gibi sıkı çalışma ve kararlıIık bizi başarıya götürecekti.
Она упорная женщина.
Zor bir kadındır.
Отношения - это упорная работа.
İlişkiler emektir.
Черт возьми, а она упорная, оказывается.
Lanet olsun, içinde hala direnecek güç var.
Упорная девица.
Zorlu bir kaltak.
А она упорная.
- Biraz sert biri.
Мы здесь, чтобы праздновать. Сегодня, ваша упорная работа оплатится сполна.
Bugün burada tüm çabalarımız sonuca ulaşacak.
Ты самая упорная женщина, которую я когда-либо встречал.
Sen tanıdığım en iradeli ve inatçı kadınsın.
Упорная работа никогда себя не оправдывает.
Çok çalışmak sonuç getirmiyor.
Это мотогонки, очень хорошо, что есть упорная борьба, кaк в мoeм слyчae c Бьяджи, Жибepнay и, ocoбeннo, в кoнцe ceзoнa co Cтoyнepoм в Лaгунa Ceкa.
Bu motosiklet yarışı ve sıkı mücadele etmek çok güzel, mesela benimle Biaggi, Gibernau, özellikle de son olarak Laguna Seca'da Stoner arasında olduğu gibi.
Она... она очень решительная и упорная.
Epey kararlı ve inatçıydı.
Упорная, бескомпромиссная. Мы очень ценим эти качества.
İnatçılık, ödün vermemek sevdiğimiz niteliklerdir.
Ты реально упорная монашка.
Sen çok kaba bir rahibe çıktın.
Да ты очень упорная монашка.
Çok kaba bir rahibesin. Siktiğimin...
Так теперь ты "упорная студентка, член лиги Плюща"?
Artık "çok başarılı Sarmaşık Ligi öğrencisi" mi oluyorsun?
Она такая упорная
Çok inatçı.
Упорная девочка.
Cesur çocuk.
В этом плане Марго дева упорная.
Margot fazlasıyla azimlidir.
Ага, один из лучших агентов, которых я знаю... умная, упорная, сильная.
Evet, bildiğim en iyi ajanlardan- - zeki, acımasız, sert.
Ты такая упорная, словно это вендетта, и ты лично настроена против Рика.
Rick'e karşı sanki kişisel bir kan davan varmış gibi bu konuda çok azimli birine dönüştün.
Да, но упорная работа, терпение, и она сможет играть где угодно.
Ama sıkı çalışarak, azmederek her yerde keman çalabilir.
Упорная работа, образование.
Sıkı çalışma, kararlılık.
- Ух ты, она упорная! - Э...
Vay, ne kadar da acımasız.
Упорная. Одобряю.
İnatçı, hoşuma gitti.
Они упрямые, но ты - упорная.
inatçilar ama sen de acimasizsin.
Ты упорная, ты сильная.
- Gina. Azimlisin, güçlüsün.
Время поможет... И... упорная работа.
Zamanla ve biraz da çabayla.
Я очень упорная, кстати.
Gittikçe çekiyorum bu arada.
Ваш энтузиазм, ваш идеализм, ваша упорная работа.
Hevesiniz, ülkücülüğünüz, sıkı çalışmanız.
Упорная работа.
Yoğun çaba.
Была упорная партия.
Zor bir maçtı.