Цветёт tradutor Turco
113 parallel translation
Он любит так же, как поёт птица или цветёт роза по зову природы.
Sevgisi, bir kuşun cıvıldaması... ya da bir gülün topraktan bitmesi gibidir.
Оно цветёт раз в пять лет.
Beş yılda bir çiçek açar.
"Партридж Фэмили" с песней "Кто не хочет быть желанным?" и Эдисон Лайтхаус с песней "Любовь расцветает, где моя Розмари цветёт".
Partridge Family'den, "Doesn't Somebody Want To Be Wanted" ve sonrasında da Edison Lighthouse'dan, "Love Grows Where My Rosemary Goes" u dinlediniz.
- Понимаешь, весна. Омоложение, перерождение природы, всё вокруг цветёт. Вся эта фигня.
— İlkbahar gençleşme, yeniden doğma, her şeyin çiçeklenmesi tüm bu saçmalıklar.
Омоложение, перерождение природы, всё вокруг цветёт...
Gençleşme, yeniden doğma, her şeyin çiçeklenmesi...
Нет, даже наоборот, всё просто... цветёт.
Hayır. Uh, tam tersi. Herşey... çiçek veriyor.
Цветёт ночной жасмин.
Yasemin kokusu duyuyorum.
Свободная Корея, Словно сад цветёт.
Özgür Chosun'un çiçek demetleri üzerinde... Işıldar kutsal lekeyle...
Цветёт она один раз в семь лет на протяжении шести месяцев.
Yedi yıl boyunca uykuda kalıyor ve sadece altı aylığına çiçek açıyor.
- Пахнет, будто цветёт вишня.
Koku kiraz çiçeği gibi.
Смотрите. Она цветёт.
Bakın, ışıldıyor.
Зелёным деревцем надежда, тобой посажена, цветёт.
Sizlerden çiçek açsın, sevgili çocuk.
оно очень редко цветёт.
Sahi mi? Nadiren çiçek açar.
Тень дерева, что цветёт по ночам, дарует отдых жителю ночи!
Geceleyin çiçeklenen ağacın gölgesinde karanlığın sakinleri dinlenir.
что цветёт лишь раз в десять лет.
Her on yılda bir açan bir gül gördüm.
которая цветёт лишь раз в десять лет.
Bir kapta tutulan bu gülün her on yılda bir açtığı söyleniyor. Hayır!
Он цветёт.
Çiçek veriyor.
Сакура уже цветёт.
Sakura çiçek açmıştı.
Когда она цветёт, то смотрится красиво.
Çiçekler açtığı zaman bazı şeyler görüyorum.
Ты знаешь, почему лотос цветёт на болоте?
Niçin lotus çamurda çiçek açar biliyor musun?
" Я с женою счастлив, И все вокруг цветет ;
# Eşim ve ben mutluyuz. Her şey tıkırında. #
Она стала еще красивее. - Она цветет. Она цветет, как роза!
Anne, ne kadar güzelleşti bir bilsen, gül gibi açtı!
"Молния бьет, но после грозы как цветет вишня".
"Yıldırım düşer ama, fırtınayla gelen yağmur çiçek açtırır."
Да, когда все цветет, лучшего места просто не найти.
Çiçek açtığında hasat bitmiş demektir. Zaten görüyorsunuz, kökleri söküyorlar.
Мне сердце яблоней цветет Родящей в осень к плоду плод
Kalbim bir elma ağacı, dalları Meyvelerinin ağırlığıyla eğilmiş
В полях что цветет,
Kadar tazeyim
Любви не нужны обещанья, Она цветет и без вниманья ".
"Çünkü suyun olmadığı kurak yerlerde de büyür, hiçbir endişe-kasvet engelleyemez ümit ışığını."
И цветет он не более цветка.
Çünkü insan, çayırdaki bir çiçek gibidir.
- Цветет ночью.
- Akşamları çiçek açıyor.
Все цветет и благоухает?
Umarım iyidir.
Ну, знаешь, у меня цветет сад на террасе над моей квартирой и я подумал принести вам ребята кое-какие растения.
Biliyorsun, terasımda çiçek yetiştiriyorum, size de getirdim. Sahi mi?
Он цветет ночью. Я помню, на что это было похоже.
Bunun nasıl bir şey olduğunu hatırlıyorum.
- Замуж если пойду, то в июне - когда все цветет!
O açan çiçekler için Haziran gelini olmak isterdim.
Магнолия в Мариоке цветет даже на севере. Посему, хочу, чтобы вы устремились вперед.
Zamanın önüne geçmenizi istiyorum.
Когда пион цветет, он тянется вверх, а потом исчезает из виду, не дав ответа.
Şakayıklar açtığında ayağa kalkar ve uzaklaşır. Bu evet mi, hayır mı demek?
И сакура цветет сегодня так же, как и в тот день,
Yüzölçümü 1,564,116 kilometre kare nüfusu 3 milyondur.
— акура цветет. ¬ расцвете весны.
Sakura ağaçları baharın ortasında çiçek açar.
— акура цветет в разгар весны.
Sakura, bahar inkar kabul etmezcesine geldiğinde çiçek açar. Soğuk kasırgalar.
— акура цветет.
Sakura çiçek açar.
Сакура цветет... Почему здесь не цветет? А только за стеной?
Kiraz çiçekleri niçin burada hiç yok?
Это дерево не цветет.
O ağaç çiçek açmaz.
Не бывает такой сакуры, которая не цветет.
Çiçek açmayan kiraz ağacı..... yoktur.
Не цветет?
Hâlâ çiçek yok, ha?
Трава цветет.
Şimdi ot, çiçekleniyor.
Да она, цветет и пахнет, дружище.
"Çömez" ha? - Kız tam bir cevher dostum.
Сейчас не сезон, а у вас тут вовсю цветет травка-муравка.
Bu mevsimde bu bitkileri yetiştirmek için.
Заново цветет каждый год.
- Her yıl yeniden açarlar.
Сакура цветет всего несколько дней.
Sadece bir kaç günlüğüne açarlar.
Семерых изрубил, девятерых копьем исколол. Пусть же вовеки цветет Русская земля!
Yedi defa oydular, dokuz defa mızrakladılar.
Какой он красивый, как все цветет.
Her şey ne kadar güzel çiçek açıyor.
Все одно и то же, цветет и пахнет.
Hepsi aynıdır. Çiçek açarlar ve kokarlar.