Цепкий tradutor Turco
29 parallel translation
- Цепкий вы человек, капитан.
- Siz de yalancısınız.
Было бы лучше, если бы ты стала скульптором. У тебя был цепкий взгляд на детали.
Her zaman sanatçı olman gerektiğini düşünürdüm.
Все в порядке, у меня цепкий хвост, я его им прибью.
Önemli değil, kıçımı koruyorum. Onu sinek gibi ezeceğim.
Болван болваном, а взгляд цепкий.
Kalın kafalısın ama gözünden de bir şey kaçmıyor.
У вас цепкий взгляд, Бэт.
Gözünden bir şey kaçmıyor, Beth.
"Психологическая оценка профиля, изобретательный, цепкий, возможно навязчивый".
Akıl ve ruh sağlığının yerinde olmadığı belirtildi dengesiz ve aşırıya kaçan davranışları olabilir. Kaçış hazırlığı içerisinde, İran'a doğru gidiyor, İran'a doğru gidiyor.
Как я мог забыть, этот мистер Цепкий?
Doğru ya, Bay Yapışkan'ı unutmuşum.
- Цепкий, ты сам решил снимать, фрилансишь?
Serbest çekim mi yapıyorsun?
- Спасибо, Цепкий.
- Teşekkürler, Sticks.
Спасибо, Цепкий.
Teşekkürler, Sticks.
Вы цепкий, Поппер.
İnatçısınız Popper.
Здесь цепкий асфальт. В апексе?
Tutunuş için asfalt parçacıkları göreceksin.
Она цепкий маленький паразит. а от паразитов надо избавляться, пока они не высосали из тебя все соки.
Yapışkan bir asalak gibi kanını kurutmadan hepsini öldürmen gerekir.
Какой ты цепкий, однако.
Biraz sarılgan olduk, değil mi?
У Айви цепкий взгляд. Она укажет нам на наши ошибки.
Neyi yanlış yaptığımızı bize söyleyebilir.
Находчивый, цепкий и очень амбициозный.
Becerikli, azimli ve çok hırslı.
так что цепкий хвост... нас преследуют!
Teleport yapabiliyor olsa da kendi kendine... Lanet olsun, takip ediliyoruz. - Ne?
Майк Паттерсон — самый цепкий журналист Иглтона.
Mike Patterson, Eagleton'un en hırslı ve inatçı muhabiri.
Милый, но цепкий.
Güzel ama yapış yapış.
У вас цепкий взгляд, Дон.
Kesin gözlerin var, Don.
Что-то еще, что заметил цепкий взгляд и о чем мне следует знать?
O keskin gözler, bilmem gereken başka bir şey görüyor mu?
- Уолт разберется, он цепкий парень.
- Çare Walt, iyi adam. - Motor!
У вас удивительно цепкий взгляд, моя дорогая.
Mükemmel eğitilmiş bir gözünüz var, moya dorogaya.
Еще более цепкий героин, который не надо ввозить в страну контрабандой, потому что...
Daha bağımlısı olunacak bir eroin Ülkeye kaçak yollardan sokulmasına gerek kalmayan çünkü...
Недоношенный, но цепкий.
Düşük kilolu ama dirençli.
Длинные конечности и цепкий хвост, хватающий ветки, словно рука, созданы для лазания.
Uzun uzuvları ve bir el gibi kavrayabilen tutucu kuyruklarıyla bu hayvanlar birer tırmanış ustasıdır.
Цепкий хвост работает, как пятая конечность, так что мышь карабкается наверх с ловкостью обезьяны.
Kavrayıcı kuyruğunu beşinci bir uzuv gibi kullanıyor böylece de bir ağaca tırmanan bir maymun kadar çevik olabiliyor.
Он пока неустойчивый, но цепкий, у него есть шанс.
Hâlâ buradaki yerini arıyor ama kendini savunabiliyor ve bir şansı hak ediyor.
У тебя цепкий ум и упорство.
Elinde istihbarat ve güç var.