English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Щ ] / Щёлкну

Щёлкну tradutor Turco

49 parallel translation
Давай я тебя своим аппаратом щёлкну.
35 milimetre
Твои заботы, печали и запреты уйдут... и ты останешься в этом состоянии... пока я не щёлкну пальцами.
Üzüntülerin, endişelerin, ve çekincelerin gidecek... ve parmağımı şıklatana kadar... bu durumda kalacaksın.
На счёт "один" я щёлкну пальцами и ты проснешься бодрым и свежим.
Bire gelip parmağımı şıklatınca tazelenmiş olarak uyanacaksın.
Я щёлкну пару снимков. На память.
Araştırma için birkaç resim çekiyordum.
Я фотограф из журнала "Сплетни" Не против, если я тебя щёлкну?
'Dedikodu'gazetesinin fotoğrafçısıyım. Bir kare alsam sorun olur mu?
Да, давай ка я тебя щёлкну.
Evet, şunun bir fotoğrafını çekeyim.
Щёлкну пальцами и верну душу Сэму.
Parmağımı şaklattığımda Sam ruhunu geri alır.
Щёлкну пальцами и верну душу Сэму.
Parmaklarımı şaklattığımda Sam ruhunu geri alır.
Проверяю новое снаряжение а заодно и щёлкну тебя, пока ты молод и невинен.
Yeni ekipmanımızı deniyorum. Hem de hala genç ve masumken bir fotoğrafını çekiyorum.
Я щёлкну пальцами, и Сэм будет любить тебя до конца твоей жизни.
Parmağımı şıklattığımda Sam hayatının sonuna kadar seni sevecek.
Как орешек щёлкну, в натуре.
Ama evet, çözebilirim.
Когда я щёлкну пальцами, Джек, ты будешь чувствовать себя спокойно и расслабленно.
Parmaklarımı şaklattığımda Jack sakin ve rahatlamış hissedeceksin.
Когда я щёлкну пальцами, Джек, ты откроешь сейф с лёгкостью... и быстро.
Parmaklarımı şaklattığımda Jack kasayı rahat ve hızlıca açacaksın.
Ладно, вы двое, я щёлкну по этому выключателю, и вы будете в эфире, говорить с миллионами американцев.
Pekâlâ, bu düğmeye basacağım ve canlı yayına girip milyonlarca Amerikalıya hitap edeceksiniz.
Теперь, когда я щёлкну пальцами, вы забудете всё это.
Şimdi, parmaklarımı şaklattığımda bunların hiçbirini hatırlamayacaksın.
Можно я щёлкну по нему?
Fiske vurabilir miyim?
Когда я щёлкну пальцами, ты откроешь глаза и забудешь о числе 4.
Parmaklarımı şaklattığımda gözlerini açıp 4 numarayı unutacaksın.
- Я тебя по носу щёлкну, если придётся.
- Gerekirse burnuna vururum.
- Давай я тебя щёлкну?
- Bir fotoğrafını çekebilir miyim?
Я вас пару раз щёлкну. Нормально?
Birkaç fotoğrafınızı çektikten sonra gitmenize izin vereceğim.
Эм, дайте мне найти Натербатера, щёлкну вас ним для Рождественской открытки.
Nutterbutter'ı bulabilirsem gelecek Noel için onunla da fotoğrafınızı çekeyim.
Щелкну каблуком - пусть кланяются деревья, и горы, и быки мычат, а воробушки машут крыльями, когда я стану королем!
Ağaçlar dize gelir Topuğumu vurunca Dağlar eğilir Boğalar boyun eğer Ve serçe kanat çırpar
Я сейчас щелкну тебя за это.
- Bunun için cesedimi çiğnemen gerekir.
Щелкну-ка я "кодаком"...
Bir fotoğraf çekeyim.
Я снова щелкну пальцами и завтра вы станете собачьем калом.
Bir daha şaklatırsam yarın köpek bağırsaklarından çıkarsın.
Если я щелкну пальцами, они придут.
Parmaklarımı şaklatınca gelirler.
Когда я щелкну пальцами, вы проснетесь.
Parmaklarımı şırlattığımda, uyanacaksınız.
Когда я щелкну пальцами, вы проснетесь, и не будете помнить ничего, что здесь произошло.
Parmaklarımı şırlattığımda, uyanacaksınız ve bu olaya dair hiçbir anınız kalmayacak.
Ладно, когда я щелкну пальцами, ты проснешься.
Pekala. Şimdi, parmaklarımı şaklattığımda, uyanacaksın.
Когда я щелкну пальцами, ты проснешься.
Şimdi, parmaklarımı şaklattığımda, uyanacaksın.
- А можно я щелкну?
- Ben de çekebilir miyim?
Когда я досчитаю до пяти и щелкну пальцами, ты откроешь глаза.
Beşe kadar sayıp parmağımı şıklattığımda, gözlerini aç.
- Я вас щелкну.
- Bene çekerim.
Когда я щелкну пальцами, ты впадешь в глубокое сноподобное состояние.
Parmaklarımı şıklattığında derin bir rüya haline geçeceksin.
Дайте-ка я вас щелкну, ребятки.
Bir resim çekeyim.
Когда я щелкну пальцами..
Parmaklarımı şaklattığımda...
Я брошу эти провода в воду... подключу его, и щелкну вот этим переключателем.
Fişe takarım. Sonra da düğmeye basarım.
Я быстренько его щелкну.
Hemen bir fotoğrafını çekeceğim.
Продолжай в том же духе, я щелкну пальцами и ты в пролете.
Böyle devam et ben de tek parmak şıklatmamla işini bitireyim.
Я щелкну переключателем и все.
Anahtarı açıyorum ve bu kadar.
Мистер Врен, когда я щелкну пальцами, вы выйдете из гипноза и будете чувствовать себя полностью отдохнувшим после нашей беседы.
Bay Wren, parmaklarımı şıklattığımda dinlenme durumundan çıkacaksınız konuşmamızdan sonra tamamen dinlenmiş ve rahatlamış hissedeceksiniz.
Я вас щелкну.
Çabucak bir resim.
Ну, я тут приложу небольшое усилие, и щелкну твои запястья.
Uygulayacağım biraz kuvvetle bileklerini kırabilirim.
Если я щелкну пальцами...
- Eger parmagimi indirirsem...
Боже, я так устал. Когда я щелкну пальцами, ты будешь под гипнозом.
Parmağımı şıklattığımda hipnotize olmuş olacaksın.
Когда я щелкну пальцами, вам станет десять лет.
Parmağımı şıklattığımda, 10 yaşında bir çocuk olacaksın. Bak, sadede gelebilir miyiz?
Я всего лишь, щелкну выключателем, чтобы включить свет.
Işığın düğmesini yakar vaziyete getireyim sadece.
Кто-нибудь узнает о нашей экскурсии или хоть мельком догадается, откуда, черт возьми, у тебя телевизор, я щелкну пальцами и превращу твою жизнь в ад.
Birileri bizim küçük gezimiz hakkında bir şeyler öğrenir ya da en ufak bir tahminde bulunursa hayatını cehenneme çevirir ve bunu sana 50 kanallı o düz ekran televizyonunda seyrettiririm.
( Лукас ) Я хорошенько... щелкну им по носу.
Burunlarına sertçe vururum. - Ya sonra?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]