English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Ю ] / Юме

Юме tradutor Turco

25 parallel translation
Юме-тян, ты слишком молода.
Sen gençsin tabii.
Юме-тян, счастливица. Твой сын уже взрослый.
Sana imreniyorum Yumeko, oğlun büyüdü.
Сынок Юме-тян?
Sen Yumeko'nun oğlu musun?
Это сын Юме-тян.
Çok geçmeden gel yine. Bu Yumeko'nun oğlu.
Юме-тян, ты должна больше стараться... если собираешься и дальше содержать сына.
Diğerleri de daha iyi değil ya. Yumeko, oğluna para göndereceksen, niçin daha sıkı çalışmıyorsun?
Юме-тян, идем. Микки угощает.
Yumeko, Mickey seni davet ediyor.
Юме-тян стала такой странной после разрыва с сыном.
Oğlu onu reddettiğinden beri aklını yitirdi.
Юме-тян не такую квартиру хотела.
Bir hücre değil, bir ev istemişti.
Футон Юме-тян...
Yumeko'nun yatağı.
Через два дня... Через два дня я сбежал из тюрьмы в Юме.
Umah'taki cezaevinden kaçışımdan iki gün sonra,
Мы должны доставить груз, и быть в Юме к четырем.
Yükü Yuma 4'e götürüp oraya boşaltmalıyız.
Я УЖЕ БЬIВАЛ В ТЮРЬМЕ В ЮМЕ.
... Yuma hapishanesinde daha önce bulundum.
Это как будко кататься на песчаном дьяволе в Юме словно когда я читал об этом в Бостоне!
Boston'da okuduğum bir kitap gibi!
Подключиться к системе можно только по защищенной линии в управлении в Юме.
Sisteme Yuma'nın içinde güvenli bir hattan bağlanmalısın.
ФБР задержали его сегодня в Юме, сэр.
Yuma'daki FBI ekibi bu sabah erken saatlerde kendisini yakaladı.
По спутнику ко мне присоединяются три сторонника нового закона : Доктор Дуэйн Соттер, академик, активно пишущий об иммиграционной политике ; Росс Фернхолм, бывший патрульный штата Аризоны, руководящий добровольной пограничной стражей в Юме и Гвэн Лэлли, студентка третьего курса УНМ и вторая вице-мисс конкурса красоты США 2010, которую спросили об иммиграции на сцене, и которая полагает, что ответ удержал её от победы.
Bana uydu bağlantısıyla katılan yasanın üç güçlü destekçisi Doktor Dwayne Sotter, göçmenlik politikası hakkında yazıları olan bir akademisyen Ross Fernholm, eski Arizona polis memuru şimdi Yuma'da Bağımsız Sınır Bekçileri örgütünü yönetiyor ve Gwen Lalley, New Mexico Üniversitesi'nde birinci sınıf öğrencisi ve dün geceki Bayan ABD Yarışması'nın ikincisi kendisine sahnede bu konu hakkında sorulan soru yüzünden kazanamadığını düşünüyor.
Там берут адские камни для тюрьмы в Юме.
Yuma Hapishanesi'nin şeytan taşları bu kasabadan geliyor.
Увидел в Юме его лицо на объявлении о розыске.
Yüzünü Yuma'daki bir aranıyor posterinde görmüştüm.
сделает пересадку в Юме, потом на транспорте в тюрьму Вегаса.
Yuma'da araba değiştirip Vegas hapishanesine gidecek.
В Юме готовят вотано-мексиканскую еду.
Yuma'da Votan-mex mutfağı varmış.
– Как в Юме? – А, Юма.
- Yuma'daki gibi değil mi?
Юме-тян,.. ... тебе звонят.
Yumeko, telefon sana.
А где Юме-тян?
İyi akşamlar, Çimento Kralı! Yumeko nerede?
В Юме?
Yuma mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]