English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Ю ] / Юту

Юту tradutor Turco

59 parallel translation
Мистер Восс, он мог направиться в любую сторону, в Лас-Вегас, в Юту.
Bay Voss, söylediğim gibi, bir ihtimal... gidiyor olabilir dendi. Vegas'a veya Utah'a gidiyor olabilirdi.
Я хочу, чтобы ты отправился в Юту.
Utah'a gitmeni istiyorum.
Итак, насчёт фермы маньяков я думаю здесь не может быть вопросов мы отправляем их в Юту.
Şimdi, manyak tesisi için bence düşünmeye bile gerek yok Utah'ı seçmemiz lazım.
Юту, легко оградить... легко оградить, к тому же она граничит с Вайомингом и Колорадо а Колорадо в свою очередь граничит с Канзасом и это означает что все 4 группы наших самых удивительных граждан теперь находятся в одном месте
Utah, telle çevirmesi kolay Wyoming ve Colorado'nun hemen yanında ve Colorado da Kansas'ın yanında yani demek oluyor ki bu dört grup en keyifli vatandaşlarımızın grupları artık tek bir yerde.
Я уезжаю сегодня в Юту где соединятся ветки трансконтинентальной дороги.
Baylar, bugün Utah'a gidiyorum. Orada kıtalar arası demiryolu Promontory Point'de buluşacak.
В Юту.
Utah.
В Юту, там находится наш президент.
Utah'a gidiyoruz, Başkan orada olacak.
Не гоните нас назад в наш пуританский город,.. ... откуда из-за предрассудков и гонений мы бежали в Юту.
Bizi bırakmazsanız, özgür şehrimize döndüğümüzde herkese Utah'ın göbeğinde yaşadığımız ön yargı ve bağnazlığı anlatırız.
В Лос-Анджелесе я куплю машину и рвану в Юту, на соляные равнины у Бонневиля.
Gemi Cumartesi günü kalkıyor. Los Angeles'dan da bir araba satın alıp Utah Bonneville'deki Tuz Çölleri'ne geçeceğim.
Сюзан Майер сказала, что дала денег, чтобы ты поехал в Юту.
Susan Mayer Utah'a gitmen için sana para verdiğini söyledi.
Твоя подружка спроваживает меня бредовой историей, что Зак отправился в Юту.
Önce kız arkadaşın, Zach'i Utah'a gönderdiğine dair çılgınca bir hikâye anlatarak beni kaçırmaya çalıştı.
В Юту.
Utah'a gitti.
Поеду в Юту на несколько недель.
Birkaç haftalığına Utah'a dönüyorum.
Он обесточивает всю Юту.
Utah'ın tüm güç kaynaklarını kendine alıyor.
Я в пятницу вышел в первый раз, а потом Серджио ушёл... и я... не могу я обратно в Юту.
Teknik olarak, cuma ilk günümdü, ama sonra Sergio bıraktı... ve be-ben Utah'a geri dönemem.
Что ж, мы просто заставим Юту за всё заплатить.
Neyse, elimizde Yuta var artık ; tüm borcunu ondan alacağız.
В Сан-Диего. На Таити. В Юту.
San Diego, Tahiti, Utah.
- Нет, в Юту не надо. Юта - это полный отстой.
Hayır, Utah olmaz, Utah berbattır.
- Ты дала Заку деньги в Юту?
Utah'a gitmesi için, Zach'e para verdin mi?
Они знaют пpo Юту. Еще oднa пpичинa их бpoсить.
Utah'ı biliyorlar.
Еду домой, в Юту ( не смейтесь ). Ищу компаньона для разделения дорожных расходов.
Utah'a, eve gidiyorum. "Sakın Gülme" Yol masraflarını bölüşecek birini arıyorum.
Мы направляемся в Юту.
Utah'a gidiyoruz.
Самолет в Юту вылетает через час.
Utah uçağı bir saat içinde kalkıyor.
Теперь наш путь в Юту должен быть чист.
Artık Utah'a kadar bayağı temiz bir yolumuz olacak.
Мы едем в Юту!
Biz de Utah'a gidiyoruz yani.
Когда она уехала в колледж в Юту.
Üniversite için Utah'a gittiğinde.
Мы ездили в Юту.
Utah'a gittik.
Юту.
Utah.
Любишь Юту?
Utah'ı mı seviyorsun?
Ну а зачем говорить о том, что любишь Юту именно в этот момент?
Tamda bu durumda neden Utah'ı sevdiğini söyledin?
И узнать побольше про Юту, на всякий случай.
Ve Utah hakkında birşeyler öğrenmeliyim her ihtimale karşı.
Мы едем в Юту.
Utah'a gittik.
Оно было на доске Марка еще с тех пор, как они поехали в Юту.
Utah olayından beri Mark'ın panosundaymış.
Пап, мы едем в Юту!
Baba, Utah'a gidiyoruz!
Как поездка в Юту?
Utah nasıldı?
Спасибо, что сразу же приехал в Юту.
Bu kadar kısa sürede Utah'a geldiğin için çok teşekkürler.
Эдди, я лечу в Юту.
Eddie, ben Utah'a uçuyorum.
- В Юту?
- Utah mı?
Внуши ему поверить, что его приятели обрели веру и переехали в Юту так что он может объяснить Марселю почему он потерял еще 3 вампира сегодня вечером.
Sonra onu, arkadaşlarının dine dönüp Utah'a taşındıklarını söyleyerek Marcel'e kaybettiği diğer 3 vampirin nasıl gittiğini açıklayabilmesi için etki altına alacağım.
Например, в Иран или Юту.
İran ya da Utah gibi.
- Знаете, вы напоминаете мне Джонни Юту.
- Biliyor musun, Sen Johnny'sin Utah'dan hatırlıyorum.
Эта поездка все равно лучше той семейной в Юту, когда я был ребенком..
Biliyor musunuz, bu benim küçükken ailemle.. .. Utah'a gittiğim tatilden daha iyi.
С Бригамом Янгом. В Юту.
Brigham Young'la Utah'a.
Бохэннон нашел путь в, мать её, Юту.
Bohannon Utah yolunu buldu.
Итак, мы пройдем через горы здесь и здесь, потом - в пустыню Невада, и прямо в Юту.
- Dağı şuradan ve şuradan aşacağız. Nevada çölünün içinden, ta Utah'a kadar.
Бодхи — грабитель банков, но и ещё классный серфер, который раскусил Джонни Юту с его делом в ФБР.
Bodhi bir banka soyguncusu ama aynı zamanda hoş bir sörfçü. FBI ajanı Johnny Utah'ı bile kendi tarafına çekiyor.
Новый маршрут Централ Пасифик через Юту.
Central Pacific'in Utah'dan geçen yeni yolu.
Четвертое : вы переехали из Нью-Йорка Мекки и центра культурного мира в Юту...
Dört : New york şehrinden taşındınız...
- За Юту!
- Uta'ya
Я понял. Ты знаешь Юту.
- Tamam, anlaşıldı.
Ты играл за Юту, так?
- UT'de oynamıştın değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]