2330 tradutor Inglês

Okyanus ülkenin içlerine girdi, 2330'da buzdağları eridikten sonra.

It moved inland, after the icecaps melted in 2330.

Emirler uçakta. 23 : 30'da kalkıyor.

Your orders are on the plane. Wheels up at 2330.

Saat 23 : 30

2330 hours.

23 : 30 Alman gemisinin battığı onaylandı.

2330 hours : To confirm sinking of German ship, four officers go topside...

İkinci bir tur, 23 : 30, aynı şey.

A second tour, 2330, reveals similarly.

Çözüm 2330 yılındaki bütçe krizi sırasında geldi. Brawndo şirketi F. D. A'yı... ve F. C. C'yi satın alarak... istediği herşeyi söyleme,... yapma ve satma gücüne erişti.

The solution came during the budget crisis of 2330... when the Brawndo Corporation simply bought the F.D.A... and the F.C.C... enabling them to say, do and sell... anything they wanted.

Bugün 31 Kasım 2007. Saat 23.30

It's October 31, 2007, 2330 hours.

Bugün Birleşik Devletler kongresinde, ihtilaflı güvenlik yasası konusunda tartışmalar alevlendi. Şayet yeteri oy alınırsa, 2330 sayılı Meclis Yasası Ulusal Güvenlik Teşkilatı'na dünya çapındaki gizli izleme teknolojisini geliştirme yetkisi vermiş olacak.

Today in the US Congress, debate continues to rage over controversial security funding bill, if pass the measure, known as Senate Bill 2330 Vote will authorise the NSA to upgrade its current surveillance technology worldwide...

Bugün Birleşik Devletler kongresinde, 2330 sayılı tartışmalı meclis yasası bir oyla farkla reddedildi.

... And in the US Congress today, controversial Senate Bill 2330 failed by a single vote.

Bütün makalelerde 2330 hecesini ara.

Search all Articles for syllables 2330...

- 23 : 30 civarındaydı.

- It was about 2330.