430 tradutor Inglês
125 parallel translation
Bu ev 500.000 eder. Kredi 430.000... geriye 70.000 kalır.
The house is worth 500.000, mortgage is 430.000... that leaves 70.000.
Nakatsuka, 430,000.
Nakatsuka, 430,000.
- 430 metre.
- 1,400 feet.
- 430.
- 1,400.
• el yazımdan anlayabilecek misiniz,? bilemiyorum - komik olmaya mı çalışıyorsun? - 430 00 : 37 : 16,813 - - 00 : 37 : 20,400 • Ne dedin sen?
- I don't know whether you can read my handwriting- -
Ancak o hepimizden sorumlu, artı kendisininki, artı diğer 430 kişinin.
But he's got ours, plus his, plus 430 other people's.
Anlıyorum ama, düşünmem gereken 430 adamım var.
But I have 430 other men to worry about.
Burada 430 kişiyiz.
There are 430 of us.
Bu geleceği değiştirmek için 430 değişik olasılık anlamına geliyor
That means 430 chances of altering the future.
- Gemide 430 insana sahibim.
I have 430 people on that ship up there.
- 430 kadın ve erkek Enterprise'dalar, ve geminin kendisi bu çocuklar yüzünden tehlike altında.
Captain, the 430 men and women onboard the Enterprise and the ship itself are endangered by these children.
Bir yıldız gemisi için 430 kişilik ekip gerekir.
It takes 430 people to man a starship.
Bu gemide 430 kişi var.
Lieutenant, there are 430 people aboard this ship.
430 kişi ve şahsımdan geriye sadece ben kaldım.
Four hundred and thirty, and I, apparently, am the only one left.
Yiyecek, 430 kişilik mürettebatı beş yıl besleyecek kadar yiyecek var.
And food, we have enough to feed a crew of 430 for five years.
430 parçalık filo, yaklaşık 100 uçağa düşmüştü.
The original force of 430 planes was reduced to about 100.
Gloria Mundy, Vallejo yolu, numara 430, kat : 2.
Gloria Mundy. 430 Vallejo, second-floor apartment.
- 430 yen.
- 430 yen.
315 mil, hız 430, yaklaşık 8000.
Heading 315 miles, speed 430, approximately 8000.
430. 5000 oldu, alçalmada.
430. 5000 now, into descent.
Demek ki aynen getirdiğimizdeki kadar bozuk halde, arabayı geri alıyoruz anlamına geliyor bu nesi olduğunu anlamamanız için geçen süreye karşılık şimdi bizden $ 430 ödememizi istemeniz dışında. "
"So this means we get the car back... " just as broken as when we brought it in... " except now you want us to pay you $ 430...
- 430 - Güney Cornwall.
- 430 South Cornwall.
Son olarak arabamızın kullanım masrafı ve diğer hizmetlerimizin toplamı 430 dolar.
Finally, for the use of our automobile... and a total of services that'll be about $ 430.
- Bir Lexus 430 LS.
- It's a Lexus 430 LS.
430, 431. 431 Mısır Gevreği kutusu.
430, 431.431 cereal boxes. That's a prime number
Vintan gezegenine gidecek 430 no'lu sefer yolcuları, lütfen üç numaralı kapıya gidin.
Passengers on flight 430 to planet Vintan, please proceed to Gate 3 now.
Uçak kazasından sonra ölen 430 insan... tarafından lanetlendim.
After the plane crash I was haunted by the ghosts of the 430 people who died.
Basınç hala artıyor 1,400 birim, 1430.
The pressure's still rising, 1,400 units. 1,430.
Şu zarar verdiğin Lexus 430'un sahibiyim.
I'm the owner of my beloved car Lexus430, which you demolished
Lexus 430...
Do you know...
Lexus 430 mu?
Lexus430?
1 Milyon 430 bin Tuman.
A million 430 thousand tomans
Belki 430.
Maybe 950.
Elinden geleni yaptığını söylüyor. S.A.T. puanı 505 ve 430...
He says he's tryin'his best.
Gelecek sefere matematiği beşlilere çıkarabiliriz.
S.A.T. - wise, 505 and 430... I think we can edge up the math into the fives in the next round, providing Anthony can bear down and focus.
$ 430, öyle olsa iyi olur.
$ 430, it better be.
430.
430.
- Tamam, numarası 430.
- Lock number 430.
Güneş filtresini kaldır!
Sunfilter up! No, no, no! External temperature 430 degrees.
430 dolar.
$ 430.
Fiyatı 430 dolar çünkü.
Cause'it cost $ 430.
19.00'da Kouyou İstasyonu'nun önündeki parkta bekle
427 ) } 7 PM Waiting in the park in front of Kouyou Station 433 ) } 7 PM Waiting in the park in front of Kouyou Station 430 ) } 7 PM Waiting in the park in front of Kouyou Station 426 ) } 7 PM Waiting in the park in front of Kouyou Station 298 ) } the park in front of Kouyou Station
Metrekareye 430 grama kadar ürün almaktan bahsediyoruz.
We're talking yield up to 430 grams per square meter.
Bir numaralı parça, kabaca yaklaşık olarak 430 karat.
Item one, presented as rough, approximately 430 carats.
Yıllık ortalama 430,000 ölümle, bir numaralı katil olarak, çok ilginçtir ki tütün, hükümet tarafından destekleniyor... ve radyoaktif gübre ile yetiştiriliyor.
With an average of 430,000 deaths per year, considering it's the number-one killer, it's interesting to know that tobacco receives government subsidies- - And is grown with radioactive fertilizer.
430,000 people die in the United States every year from ingesting cigarettes.
430,000 people die in the United States every year from ingesting cigarettes.
En iyi arkadaşım Josef, Los Angeles'da yaşayan en yaşlı vampirlerden biridir. 430 yaşına girmek üzere.
My friend Josef is one of the oldest vampires in L.A.- - 400, going on 30.
430 yuan...
430...
Bu da senin 430.
This is your 430.
" Bu mektup aracılığı ile ailelere ulaşmak 596 00 : 33 : 19,430 - - 00 : 33 : 22,340 çok akıllıca bir girişim oldu.
" It was a very intelligent initiative because it got through to the families directly.
SC430, çok güzel bir araba.
That's a beautiful car, that SC-430.