Antarktika tradutor Inglês
585 parallel translation
Hedefiniz beyler, Antarktika.
Your goal, gentlemen, Antarctica.
Antarktika hakkında çok araştırma yaptım.
I've read a great deal about Antarctica.
Beni tam olarak Antarktika düşündürmüyor.
I wasn't thinking of Antarctica exactly.
Umarım Antarktika üzerinde uçacak ilk kadını uçurmaktan rahatsız olmuyorsundur.
I hope you won't mind having to fly the first woman over Antarctica.
1947 yılında haskilerin ve kızak hayvanlarının kullanılması Antarktika'da yapılan her operasyonun doğal bir parçasıydı.
In 1947, the use of Huskies as draft animals was still very much a part of any operation in the Antarctic.
Ve nihayet 1947 kışında ki bu tarih Antarktika'da yaz başlangıcıdır, hedefe ulaşılıyor.
But finally, in the winter of'47, which is just the beginning of summer in the Antarctic, the expedition arrives.
Görevleri Antarktika'nın havadan keşfi ve yapılmış en geniş kapsamlı haritalandırılmasıydı.
Now, their mission, the greatest aerial exploration and mapping program of Antarctica ever undertaken.
Şu anda, ilk defa Byrd tarafından 1947'de keşfedilen Antarktika'nın buzsuz, sıcak vaha bölgesinin ilk görüntülerini görüyorsunuz ve ekibimizin bir üyesi tarafından detaylı bir şekilde incelenecektir -
Now, here you see the first pictures ever made of Antarctica's ice-free warm water region, first discovered by the Byrd expedition in'47 and which will be thoroughly investigated by a member of our own group...
25 gün daha ve sonra Antarktika'daki tek insanlar biz olacağız.
Twenty-five more days and after that we'll be the only humans in Antarctica.
Antarktika'ya gecenin gelmesini bekleyin ve dokuz ay boyunca karanlığın etrafınıza pis bir paçavra gibi sarılmasını görün.
Wait till the Antarctic night comes and for nine months the black air hangs round you like a rotten rag.
Böylece radyasyonun bize geçme oranında gözle görülür bir azalma olabilir. İnsanoğlu burada yaşamaya devam edebilir. Ya da en azından Antarktika'da.
But the transfer of radioactivity to us would be progressively decreased, and human life could go on here or, at least in Antarctica...
Asya, Afrika, Antarktika.
Asia, Africa, Antarctica.
Arktika'ya mı, Antarktika'ya mı ne gitmiş.
Some expedition to the Arctic or the Antarctic.
- Kuzey Kutbu ya da Antarktika.
- The Arctic or the Antarctic.
Birçok ülkenin bilimsel araştırma yeri Amerika, İngiltere, Hollanda, Şili Fransa, Avustralya, Yeni Zelanda... Antarktika bir panayır yeri gibi kalabalık.
The Antarctic is busy.
Sir Francis Drake, Kaptan Webb Trafalgar'da Nelson, Antarktika'da Scott hepsi de koca okyanuslara meydan okudu.
Sir Francis Drake, Captain Webb Nelson of Trafalgar and Scott of the Antarctic all rose to the challenge of the mighty ocean.
İçi içine sığmayan adamlar yüzlerini Antarktika'ya çevirdiler.
The restless men turned to the Antarctic.
Penguenler komşudan gelmez, Antarktika'dan gelir.
Penguins don't come from next door. They come from the antarctic!
Ama Antarktika'da aslan yok ki.
But there aren't any lions in the Antarctic.
- Antarktika'da aslan yok.
- There aren't any lions in the Antarctic.
Antarktika'da aslan yok.
There are no lions in the Antarctic.
Antarktika'da aslan, olacak şey değil.
Whoever heard of a lion in the Antarctic? Right.
Kirk'cüğüm, Antarktika'da aslan yok bebeğim.
Well, Kirkie doll, there are no lions in the Antarctic, baby.
" Fransız Antarktika'sındaki Coligny'den, Amiral Villegagnon'dan gelen son haberler.
" From Colligny in Antarctic France. Lates news from Admiral Villegagnon.
Daha adil bir test sistemi için bir araştırmacı grubumuz 18 ay Antarktika'da penguenler gibi yaşadı ve bunu müteakip penguenler gibi öldü, ama daha çabuk.
To devise a fairer system of tests A team of our researchers spent 18 months in antarctica Living like penguins
Burası ticari çekiş aracı Nostromo Solomons'dan, kayıt numarası 180924609. Antarktika trafik kontrolünü arıyor.
This is commercial towing vehicle Nostromo, out of the Solomons, registration number 180924609, calling Antarctica traffic control.
Antarktika trafik kontrol lütfen.
Calling Antarctica traffic control.
Duyuyor musunuz, Antarktika?
Do you read me, Antarctica?
Avustralya ve Antarktika'da birbirlerine bağlıydı ve Afrika'nın doğu kıyısının yanında yer alıyorlardı.
Australia and Antarctica were also joined, and they lay beside the east coast of Africa.
Burada, Avustralya'da bu eski ve güzel ağaçlar yani güney kayınları yetişmeye devam eder. Tıpkı eskiden Antarktika'da ve halen Güney Amerika'da olduğu gibi.
Here in Australia these ancient, beautiful trees, the southern beech, still grow, just as they once did in Antarctica and still do in South America.
Avustralya iklimindeki o değişiklik bundan 45 milyon yıl kadar önce kıtanın Antarktika'dan ilk kez koptuğu dönemde başlıyor.
That change in Australia's climate can be traced right back to a time some 45 million years ago when the continent first split away from Antarctica.
Bu görevde başarılı olmak için ekibimiz kışı Antarktika'da geçiriyor.
In order to be successful at the campaign, - the team is staying in Antarctica during the winter.
Bu aynı zamanda, Antarktika'nın zor koşullarına karşı bir mücadeledir.
This is also a fight against the cruel nature of Antarctica.
Üstelik bir de Antarktika'da yetiştiniz.
And you also grew up in Antarctica.
Sanki daha önce Antarktika'ya mı ulaşmıştın?
Because you have already arrived at Antarctica?
Burası Japonya'ya benzemez. Burası Antarktika.
Here it is different than Japan, this is Antarctica.
Ama sorun değil, buna katlanabilirim çünkü Antarktika benim hayallerimdeki yer.
It's okay, I can tolerate this - because this is Antarctica, the land of my dream.
Taro ve Jiro daha enikken Antarktika'ya getirildi.
Taro and Jiro were brought to Antarctica when they were puppies.
Antarktika veya köpekler hakkında hiçbir şey bilmiyorlar yine de konuşuyorlar.
They know nothing about the Antarctica and the dogs - but they still talk like that.
Antarktika-Mayıs.
Antarctica in May.
Açıkça belirttim, Antarktika mavisi bir Süper Spor Steyşın olacaktı. Telsizi ve ekstra malzemesi olanlardan.
I distinctly ordered the Antarctic Blue, Super Sportswagon with the C.B. and the optional Rally fun pack.
Hayır, Antarktika mavisi.
No, Antarctic Blue.
Derhal Antarktika mavisi Süper Spor Steyşınımı istiyorum.
Now, I'd like my Antarctic Blue Super Sportswagon right now.
Beni Güney Antarktika'ya penguen izleme görevine sürecekler.
I am going to end up commanding a penguin watch in lower Antarctica!
Görünüşte Heather Duke'ün hayat dolu genç bir bayan olduğunu hepimiz biliyoruz ama ruhu Antarktika kıtasında genç arkadaşlarının acımasız olabileceğini bilerek donuyor anne-babasının tepkisiz kalabileceğini ve intihar notunda anlamı yazdığı gibi hayat berbat olabiliyordu.
On the surface, Heather Duke was the vivacious young lady we all knew her to be... but her soul was in Antarctica, freezing with the knowledge of the way fellow teenagers can be cruel... the way that parents can be unresponsive... and as she writes so eloquently in her suicide note, the way that life can suck.
Freedom Adventurer Antarktika'ya seferlerine başladı.
The Freedom Adventurer has commenced its maiden voyage to Antarctica.
Ozonu göremezsiniz ama uydularımız ve diğer araçlarımız Antarktika üzerindeki ozonda Avrupa kıtasından daha büyük bir delik tespit etti.
You can't see the ozone but our satellites and other instruments have detected a hole bigger than Europe in the ozone over Antarctica.
Antarktika, Ay kadar ücraydı.
Antarctica was as remote as the moon.
Yüzyıllar boyunca, Antarktika en büyük amaç,... keşif yolundaki en son engel olmuştu.
For centuries, Antarctica was the ultimate goal... the last challenge of exploration.
Weddle fokları, Antarktika'da incelenen ilk hayvan türlerindendir. Yılın tamamını burada geçiren ender türlerden biri.
Weddell seals were one of the first animals... to be studied in Antarctica, one of the few species... that lives here all year.
KÖTÜ HAVAYI ATLATIP ANTARKTİKA'YA DOĞRU İLERLEMEKTEDİR
It had gone past the storm and is proceeding toward Antarctica