English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ A ] / Armed

Armed tradutor Inglês

8,236 parallel translation
Cinayet teşebbüsü, silahlı soygun ve bir sürü başka şeyden tutuklusun.
You're under arrest for attempted murder, armed robbery and a whole bunch of other stuff.
Gündemde yoğun bir polis soruşturması söz konusu yerel Tom Thumb iki silahlı saldırgan tarafından soyuldu.
In skyline, a local tom thumb robbed by two armed assailants is the subject of an intense police investigation.
Silahlanmış bir şekilde.
Armed.
Silahlı devrim olursa, çok kan dökülür.
And if we'd have armed revolution, there'd be a lot of blood.
100 yardada bir silahlı nöbetçi var.
Armed guards every 100 yards.
Silahlanmış ayrılıkçılardan oluşan garazkâr bir grubun işe yararlılığını küçümseme.
Don't underestimate the usefulness of a nasty band of armed separatists.
Kendi yaptığım barut tozuyla, emirleri uygulamak üzereydim.
Armed with a black powder charge of my own making, I was prepared to carry out my orders.
Baştan aşağı silahlanmalıyız demiştim.
I did say "armed to the teeth."
Sen benim kim olduğumu biliyor musun silahlı Şirin?
And you have no idea who I am, you overgrown, armed Smurf.
Denton'u silahlı olarak varsayıyoruz fakat unutmayın çocukta orada olabilir.
Assume Denton's armed, but remember, we might have a kid in there.
- Silahlı korumalar olacak mı?
- Armed guards?
Bu durumda yapılacak en doğru şey gün ortasında ve kalabalık bir caddede silahlı bir soygun gerçekleştirmektense bu işi burada halletmek olacaktır.
In which case, the smart play would be to make the move here... instead of doing armed robbery here in the middle of a busy downtown street in the middle of the day.
Machiavelli'nin söylediklerini hatırla, "Her şeyden önce, silahlan."
'Remember what Machiavelli said, "Before all else, be armed."'
"Silahlan" mı?
"Be armed"?
Her şeyden önce, silahlan.
Above all else... be armed.
Altı atlı muhafızı ve arabada iki koruması olacak.
She will be accompanied by six armed guards on horseback and two bodyguards inside the carriage.
Sahile doğru koşan silahlı bir adam gördüm.
I have visual on an armed man heading to the beach.
Plazma mayın ateşlendi.
Plasma mine armed.
Bay Hallcross, silahlı direnişten bahsediyor gibisiniz.
Mr. Hallcross, it sounds like you're talking about an armed resistance.
Cinayet, gasp, silahlı soygun ; ne arasan var.
Everything from murder and extortion to armed robbery.
Üç gün önce silahlı altı adamın eve daldığını söyledi.
Said six armed gunmen stormed the house three days ago. What the hell is Th...
Bogdani Arnavut ve eski bir asker, Kostin ise Rus, eski bir karacı.
Bogdani is ex-Albanian armed forces and Kostin- - ex-Russian ground forces.
Adamın silahlı ve aşırı derecede tehlikeli olabileceği düşünülüyor.
The man may be armed and considered extremely dangerous.
Polis, önceki şiddet olayları konusunda sessizliğini koruyor ama kızın silahlı ve tehlikeli olabileceği konusunda uyardılar.
Police silent on the context of previous acts of violence but warns that the girl may be armed and dangerous.
Bir gemi, iki tank ve yedi piyade eri.
One spy ship, two tanks and seven armed soldiers.
98. Caddede silahlı soygun mu?
An armed robbery on 98th Street?
Evet, bu silahlı soygun konusu...
So, about that armed robbery...
Silahlı kuvvetlerimizin Dünya'nın her yerinde yeni cephelerde savaşması gerektiği gerçeğini unutmamalıyız. X Kampı, Kanada Hiç bir cephe savaştan ayrı, tek başına bir yer olarak göz önüne alınmamalıdır.
We should not lose sight of the fact that our armed forces are engaged on other battlefronts all over the world, and that no one front can be considered alone without its proper relation to war.
Konvoy ağır silahlarla korunuyor olacak.
( Tom ) : They'll be heavily armed ; we'd be too exposed.
New York'ta, işe silahlı eskort eşliğinde giden tek acil doktoruyum ben ve jimnastikle ve kuru temizleyiciyle.
I'm the only E.R. doctor in New York with an armed escort to work and the gym and the drycleaner.
Eşkâl de size uyuyordu ve silahlı ve tehlikeliydi.
Suspect fitting your description was described as armed and dangerous.
İyi eğitimliler, silahlılar.
Well-trained, well-armed.
Vali, silahlı müdahalenin son çare olduğunu belirtti.
The governor's declared armed intervention to be a last resort.
Silahlılardı.
They were armed.
Taktiksel bir kâbusla yüz yüzeyiz... 78 milkarelik bakir orman, yeterli yiyeceği ve suyu bulunan, kuşatmaya aylarca direnebilecek silahlı güçleri olan dağdan bir kale.
We're looking at a tactical nightmare, 78 square miles of virgin forest a mountain stronghold with enough food and potable water to withstand an armed siege for months.
- Ne olasılıkla silahlı direnişle karşılaşırız?
What are the odds we'll be met with armed resistance? It's a dead certainty.
Silahlı ve tehlikeli olduğumu söyleyin onlara.
Tell them I'm armed and dangerous.
Silahlı ve tehlikeli.
Armed and dangerous.
Silahlı ve tehlikeli.
Yeah, he's armed and dangerous.
Sunucu odasına yaklaşıyorum, kapıda silahlı görevli var.
Approaching server room, armed guard at the door.
- Silahlı bekçiler, 40 güçlü adam.
Armed guards, 40 strong.
Silahlı soygundan beş yıl yedin diye duydum, Jermel.
I heard you got five years for armed robbery, Jermel.
Aile işletmemiz silahlı çetelere haraç vermediğimiz için yok edildi.
My father's family business was destroyed by armed thugs who demanded he pay them protection money.
Bu yüzden mi silah var elinde?
Is that why you're armed?
Dedektif, bütün hedefler Penguen gibi giyinmiş ve hepsi silahlı.
Detective, all the targets are dressed as Penguin, and all are heavily armed.
"Silahlı ve tehlikeli" mi?
"Armed and dangerous"?
Silahlı ve tehlikeli.
She's armed and dangerous.
Julianna Keaton, silahlı ve tehlikeli.
Julianna Keaton, armed and dangerous.
- Hedefe kilitlenildi.
- We're armed. Target locked.
Maskeli ve silahlı en az 4 kişi.
At least four armed men with ski masks.
Alarm o gece açık değilmiş.
Looks like the alarm wasn't armed that night.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]