English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ B ] / Babysitting

Babysitting tradutor Inglês

1,019 parallel translation
Bu gece bakıcılıktan 6 Dolar gelecek.
plus the six for babysitting tonight.
Eminim çocuk bakıyorsun herhalde. Öyle değil mi?
You do babysitting?
Baskervilles cinsi bir av köpeğine bakıcı oldum.
I'm babysitting for the Hound of the Baskervilles.
Bakıcılık yapmak seni çıldırtır.
Babysitting him will drive you crazy.
- Bu gece çocuklarla kayınvalidem ilgilenecek
- My mother-in-law's babysitting tonight.
Hayır, bakıcılık yapıyorum.
No, I'm babysitting.
Bu çocuklara bakıcılık yapıyordum ve...
I'm stuck babysitting for these kids, and...
Bir de bakıcılık yapmayı dene.
You should try babysitting.
Bu çocuklara bakıcılık yapmak.
Babysitting these guys.
Bu çocuklara bakıcılık yapmak.
Babysitting these guys
Bakıcılık şarkıları.
Babysitting blues
Bebek, bebek bakıcılığı şarkıları
Baby baby, babysitting blues
Bakıcılık şarkıları
Babysitting blues
Bakıcılığı şarkıları
Babysitting blues
Bakıcılığı şarkıları Hiç kimse blues söylemeden burayı terk edemez. İnanılmazdın.
Babysitting blues Nobody leaves this place without singing the blues.
Bu çocuklara bakıcılık mı yapıyorsun?
So, you're babysitting these kids?
Bakıcılık olduğu söylenemez.
Huh! I don't think you can call it babysitting.
Çocuk bakıcılığı tehlikeli.
Babysitting is dangerous.
Dadılık tecrübem yok ama çocukları severim ve Mandrake Falls'da bir sürü ailenin çocuğuna bakıcılık yaptım.
Well, I don't have any real nanny experience, but I love kids, and I did a lot of babysitting for people back home in Mandrake Falls...
Bu çocuğun bakıcısı kim, Clell?
Who's babysitting this kid, Clell?
Bir cinayetin görgü tanığına bebek bakıcılığı yapacağım.
I caught a babysitting job for a material witness on a homicide.
Bebek bakıcılığından hazzetmem.
I don't enjoy babysitting.
- Çocuk bakarak kazandığım 180 dolar.
About $ 180 babysitting money.
Bebek bakıcılığına daha sık giderim.
I could double my babysitting.
Alf, daha yeni öğle yemeği yedin. Sizin akşam yemeğiniz, benim doğum günü pastam kadar önemli.
Well, if those aren't babysitting credentials, I don't know what are.
Bebeği benim ellerime bırakmanın tam zamanı.
Leave my bosom out of this, ALF. You're not babysitting Eric.
Bu sürtüğe bakıcılık yapmaktan bıktım.
I'm sick of babysitting this whore.
Bebek bakmada tecrübesi var mı?
Janine has experience babysitting?
Biz sadece bebeğe bakıyorduk.
Oh Dana, we were just babysitting, no honestly.
Bebeğe sırayla bakıyoruz.
We take turns babysitting.
Barbara üniversitedeydi, ben de çocuğa bakıyordum.
Barbara was at the university. I was babysitting.
Sadece bebek bakacağını sanıyordum.
I thought you were just babysitting.
Bay Brody için bebek bakacağım.
I'm babysitting for Mr Brody.
Bebek ilk bakıcılığı işimde bana şans dile.
Wish me luck on my first babysitting job.
Akademiden ayrılınca çocuk bakıcılığını bıraktım.
I quit babysitting when I left the academy.
- Belediye başkanına bakıcılık yapıyoruz.
We're babysitting the mayor.
Baba, Kelly'ye bir bebek bakıcılığı ayarladım. Bu akşam annemle beraber yukarıda, odanızda oturmanız gerekecek.
Dad, I just got Kelly a babysitting gig so tonight you'll have to stay up in the bedroom with Mom.
Bebek bakıcılığı.
Babysitting.
Bebek bakıcılığı mı? !
Babysitting?
Bebek bakıcılığı olarak düşünme Kurt.
! Don't think of it as babysitting, Kurt.
Clara, Johnsonlar'ın bebeğine bakıyordu.
Clara was babysitting for the Johnsons.
Nerede miydim, bebek bakıyordum.
Where was I? I was babysitting.
Bakıcılıktan kim bahsetti?
Who said anything about babysitting?
Kocası da yanında kalmış.
her husband's babysitting.
Yabancı bir evde çocuk bakıcılığı yapıyordum.
I was babysitting in a strange house.
Lionel Hutz, diğer adıyla Miguel Sanchez, diğer adıyla Dr. Nguyen Van Thoc 32 saatlik bakıcılık için 8 dolar ödedi.
Lionel Hutz, a.k.a. Miguel Sanchez, a.k.a. Dr. Nguyen Van Thoc... was paid eight dollars for his 32 hours of babysitting.
Bana dadılık etmene ihtiyacım yok.
I don't need you goddamn babysitting for me.
Bir grup mutant düsmanina bakicilik ediyorum.
I'm babysitting a bunch of mutant-hating gutter trash.
Sana ve çizgi-romanlarına bakıcılık yaptıktan sonra Testosterona ihtiyacım var.
I need testosterone after babysitting you and your comic book collection.
Fazla bakıcılık yapmamız gerekmez.
She'd take the least babysitting.
Sanirim bir bebek bakiciligi istiyorsunuz.
- I understand you are looking for a babysitting job?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]