English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ B ] / Blower

Blower tradutor Inglês

411 parallel translation
Charlie, Telefonu al. 9-9-9.
Oi, Charlie, get on the blower. 9-9-9. No, no, no.
- Körük borusu. - Tamam.
- Blower pipe.
Hey, anne, telden bir avukat arar mısın?
Hey, mother, get me lawyer on the blower, will you?
Neyse, parayı görürsem, sana haber vereceğime emin ol. Telefonu basarım, Yani on şilin on şilindir, değil mi?
Anyway, if I do see that money, I'll be certain to let you know on the blower, well, I mean, because two bob's two bob, innit?
Havalandırmaya baktın mı?
Check the blower?
Telefona isteniyorsun.
You're wanted on the blower.
Teli kes!
Now cut the blower.
Hava girmediği için üfleyici fazla yükleniyor olabilir.
The air isn't getting through, and it's putting too much of a load on the blower.
Buradan bazı eski stil telefon konuşmaları yapacağız. Telefonun öbür ucundaki adamı belirle ve ona hayatı burnundan getir.
We're gonna make some old-style phone calls from this locale, so you locate the man on the other end of the blower
Telefonu al ve diğer patronları çağır.
Get on the blower and call the other bosses.
Büyük kar üfleyicisi hasar görmüş.
The big snow blower's got damage.
Telefonun var Tony.
Blower for you, Tony.
Yukarıdaki telefonu kullanabilir miyim?
Can I use the blower up here?
Yukarıda bir telefonumuz yok.
We haven't got a blower up here.
7400 motorlu Mark IV marka performans hava filtreli ve süperşarjörlü Carter süspansiyonlu model piyasaya düşünce hemen sıraya girdim.
So, when the 455 came out with a Mark IV ram air and a beefed blower in... a Carter high-riser setup, I was on line.
7400 motorlu Mark IV marka performans hava filtreli ve süperşarjörlü Carter süspansiyonlu- -
Well, about that time the 455 came out with a Mark IV ram air... and a beefed blower -
Primitivo! Jose'ye yeni bir yaprak toplama makinesi alın.
Buy Jose a new leaf blower.
James Manfred OBE hakkında öğrenebildiğin her şeyi öğren ve buraya yolla.
Find out what you can about James Manfred OBE. And get him on the blower for me.
Baba, cam üfleyici Gigl Ruby camının sırrını bildiğini söylüyor.
Father, glass-blower Gigl thinks he has the secret of the Ruby glass.
10 dakika boyunca ana safra tanklarına düşük basınçlı hava basalım..
Put the low pressure blower on all the main ballast tanks for 10 minutes.
Turbo pompayı anlat ona.
Tell him about the blower.
Turbo pompa, dostum.
The blower, man.
Jeff sen öttürgeç başına.
Jeff, you get on the blower.
Şerefli Bayan Yaygaracı Kapak Patlatıcı!
Honorable "Mrs. Squirming Hatch Blower!"
- Ful. Üfürmeli.
- Full house, with a blower.
Tabii, süpürge de kapımın önünü temizler, ama ben her gün vakum makinemi kullanırım.
Well, a broom will clean my porch, but I'll take my leaf blower any day.
Balçık sıkıcılar hazır.
Slime blower primed and set.
Sanırım kabakulak olmuşsun.
I enjoy the glass blower at Old Springfield.
Görünüşe göre dostlarından biri havalandırmaya fazla yaklaşmış.
looking like one of your buddies got a little too close to the blower.
- Ne var?
Blower.
- Moruk telefonda!
You what? The geezer on the blower.
Onu, başına gelecekleri söylemeden ortaya attın.
You turned him into a whistle-blower without telling him what it would cost.
Bernie... o bölgeyi temizleyebilir misin?
Bernie... aim a blower at that section there.
Bütün detayları bilmen gerekiyor... elleri kurulamak için kağıt havlu mu vardı yoksa elektrikli kurutma makinesi mi?
You gotta know all the details- - whether they got paper towels or a blower to dry your hands.
En azından, o makineler eğlenceliydi.
At least those little blower things were kind of enjoyable.
Bizi ne tür bir adama bulaştırdın?
What kind of snow blower did you get us mixed up with?
Fitillerini bir tutuşturdun mu, fırtına gibi eserler.
You get their pilot lit, they can suck-start a leaf-blower.
Tabi ki, iyi bir siren çalıcı değilim.
Well, I'm not much of a whistle-blower.
Flüt çalıcı.
Son of the flute-blower.
Flüt çalıcının oğlu?
Son of the flute-blower?
Hayır, ilginçtir ki, vantilatör açtı telefonu.
No, interestingly, her leaf blower picked up.
Bu çocuk benim parti düdüğümü çaldı.
That kid stole my party blower.
Sağ elini kar makinesine sokmuş.
Stuck his right hand in the snow blower.
Bay Wolfe elini bir kar makinesine sokmuş.
Mr. Wolfe here seems to have put his hand into a snow blower.
- Köpük üfleyici.
- Foam blower.
Yandaki geri zekâlı sabahın yedisinde yaprak temizleme makinesini çalıştırıyor.
'This idiot next door had his leaf-blower going at 7 : 00am.'
Makineyi alıp ağaca çarptım.
'l grabbed that leaf-blower and smashed it against a tree.'
Alçak basınç master blower açılsın.
Open all L.P. master blowers.
evet, şimdi paniklemenin tam zamanı, Peg.
Mr. Erickson was running his snow blower.
Şu sarhoşları bir arayalım bakalım.
Let's get those pickled icemen on the blower.
Tam bir yaprak üfleyicisin!
You are such a leaf-blower!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]