Convertible tradutor Inglês
686 parallel translation
Spor bir araba veya bir dolu elmas ver.
Give her a convertible or a handful of diamonds.
Üstü açık bir spor arabaydı.
It was a convertible coupe...
Benim gruptan birisi bugün yeni bir üstü açılır araba aldı.
Party I know took in a new convertible today.
Şu yeni üstü açılır araba.
That new convertible.
Üstü açık bir arabayla geçti.
She passed by in a convertible.
1 946 model Plymouth. Kaliforniya plakalı 40 R 1 1 6.
1946 Plymouth convertible, California license 40-R-116.
Bir keresinde Dodge City, Kansas'a kadar varmıştım. Benzin için duran üstü açılabilir bir arabayla.
Once, I got as far as Dodge City, Kansas... in a big, blue convertible that stopped by for gas.
Bir gece önce kendini kaybedip, ertesi sabah saat 10 gibi işe başlayan şu pikap ya da üstü açık kullanan o elemanlardan biri olmak isterdim.
I'd rather be one of those guys shows up around 10 : 00 in the morning after having a big argument with himself over whether he'll drive the station wagon today or the convertible.
- O bir star oluyor, bense bir arabayı park ediyorum
She gets to be a star, I get to park a convertible.
Bugünlerin birinde kocaman, yakışıklı kahraman üstü açık arabasıyla gelecek ve ayaklarını yerden kesecek.
One of these days... a big, handsome hero will come charging up in a white convertible... and sweep you off your feet.
Onun üstü açık arabasıyla dolaşırken havandan geçilmiyordu.
I've seen you riding around in his convertible like you was a duchess.
Texas'daki büyük bir benzin işi için otostop çekerken iki fıstık kenara çekti. Büyük, sarı bir spor arabaydı.
I was hitchhiking my way down to Texas on a big oil deal when two babes pull up in this big, yellow convertible.
Bu üçünü buradan çıkarmak için, şu üstü açık arabayı çekmemiz lazım.
Have to pull the convertible off to get these three out.
Bu New York'tan olan değiştirilebilir.
All but the one from the New York convertible.
Üstü açılır at çekişli bir araba.
A horse-drawn convertible.
- Üstü açılan araba.
Convertible.
Kendime bir spor araba alabilirdim.
I could have gotten myself a convertible.
"1958 konvertıbl arabanın sürücüsü". Sayın yargıç, kafayı sıyırtıncaya kadar iyiydi.
"Driving a 1958 convertible." A beautiful job, Your Honor, till he cracked it up.
Gece yarısı evde olacaktım. Yoksa üstü açık arabam balkabağına dönüşüyor. Maxie, her şeyi balkabağına dönüştürür.
I had to be home by midnight, I forget Whose, or my convertible turns into a pumpkin.
- Pembe bir üstü açılır araba.
- A pink convertible.
Ve üstü açık Cadillac kazandı.
- He won a Cadillac convertible. - ( phone rings )
Hayatıma geri döneceğim.
Soon, just any scratch will be convertible into cash.
1961 Moskvich, harika bir araçtır. Tam İki ton.
1961 Moskvich convertible, two-tone.
Sarı renk kabriyole araba, lütfen.
The yellow convertible, please.
- Şu üstü açık araba, ileride, onu yakala. - 100'le gidiyorum şimdi.
- That convertible ahead, catch up to it.
Kayıp kızkardeşlerle ilgili olarak, şu ana kadar, Hudson ların Wilshire ve Santa Monica üzerinden, batıya doğru yol alan, 1940 veya 41 model, siyah spor arabasını... gördüğü söylenen bir tanık dışında hiçbir bilgi alınmamıştır.
Last evening. With the exception of one witness who reportedly saw the Hudson car, a 1940 or 1941 black convertible heading west on Wilshire and Santa Monica no report has been received.
- Şu eski Lincoln spor arabayı mı kastediyorsun?
- You mean that old Lincoln convertible?
Bu 57 model üstü açılabilen Nash.
It's a'57 Nash convertible.
Üstü açık olan bir arabaya gelince, bu şehirde bir sürü kadının var.
As for the white convertible, there are dozens in town, all women's.
Onun arkasında kamyon, Volkswagen üçüncü sırada onların arkasından da Chrysler Imperial geliyor.
Next, the Ford van, the Volkswagen and the Chrysler Imperial convertible, all doing about 50.
Ben burada ne yapacağım?
This is no place for a convertible!
Üstü açık bir arabada sürüş yapıp serinlemeye çalışacağım.
I'm going to take a drive in an open convertible and try very hard to cool off!
Arabanın üstünü açık bıraktım.
- I left the top down on the convertible. - Mm-hm.
- Üstü açılabilir.
- A convertible.
Başlangıç olarak ; Maserati Cabrio, 14 bin artı vergi ve ruhsat.
For openers, the Maserati convertible, 14 grand plus tax and license.
Üstü açık, kırmızı bir araba. - Tam olarak, bir Mustang.
- A red convertible, chief.
Üstü açık bir arabanın üstünü açmak üç saat mi sürdü?
It took you three hours to take the top down on a convertible?
Üstü açılan bir araba değildi.
It wasn't a convertible.
Bu üstü açık olan işe yarar.
This convertible would be nice,
Üstü açılır beyaz bir araç sürüyorsan, evet.
I do if you drive a white convertible.
Beyaz, üstü açılır, evet.
The white convertible, yeah.
Üstü açılabilir bir Fiat 850.
A Fiat 850 convertible.
Üstü açık arabası olan o herifle gitmiştir herhâlde.
She sure took off with that convertible fella.
Kırmızısına bak.
Look at the red convertible.
Açılabilir lmpala.
It's an Impala convertible.
Bu işi arabalarda da yaptım ama hep Hardtop'larda.
I have done It in cars, but in the convertible one never.
Yine aynı araç tarif edilmekte koyu yeşil 1958 model üstü açılabilir Cadillac plakası E2546.
Once again, description of that escape vehicle as follows dark green 1958 Cadillac convertible bearing license plate number E2546.
Kırmızı bir üstü açılır Simca.
A red Simca convertible.
- Üstü açılan araba rengi.
- Color for a convertible.
- Üstü açık, son model, kırmızı bir Mustang.
- A red Mustang convertible.
61 model mavi Ford, üstü açık.
'61 blue Ford convertible.