Debra tradutor Inglês
1,863 parallel translation
Dediğini anlıyorum ama bilemiyorum.
I know what you're saying. Debra.
Debra, onu her yarım saatte bir döndür, yatak yarası olmasın.
Debra. you should probably turn him every half-hour so he doesn't get bedsores.
- Debra Winger'ın sevgi konuşması sırasında çocuklarına veda .. etmek zorunda kalmasını hatırlayan var mı?
Does anybody remember when Debra Winger had to say goodbye to her children in "Terms of Endearment"?
Debra, otel odasına girdiğinde tam olarak neler oldu?
Debra, what happened when you got up to that hotel room?
Debra'ya yaptıkları testler ve yaşadığı sarsıntı da seksüel saldırıya uğradığıyla tutarlılık gösteriyor.
The tearing and the contusions from Debra's rape kit are consistent with sexual assault.
En başından beri silah Debra Weldon'dadır ve ikisini de Debra öldürmüştür.
Debra Weldon owned the gun all along, and she killed the both of them.
Ayrıca adamı vuran kişi de Debra.
And she's the one who shot him.
Debra Weldon, Becker tarafından tecavüze uğradı.
Debra Weldon was raped by Becker.
Evet ama Debra Weldon veya adı her neyse ondan bir şey alamayacağız.
We're not gonna get it from Debra Weldon or whatever her name is.
Fark ettin mi bilmem ama annem görünüşüne çok önem verir.
I don't know if you've noticed. Debra. but Ma's pretty sensitive about her appearance.
Beni tanırsın Debra.
You know me. Debra.
Ben de bir tane Debra'ya alayım.
Ma. Maybe I should get Debra a pair.
Debra, bunun için teşekkürler.
Oh. and Debra. thank you for these.
Debra, sen- -
And Debra... you. uh- -
Çocuklar, Amy. Debra o kadar yemek yaptı.
Amy- - a-and Debra cooked all that food.
Debra'yla konuşuyordum.
I'm talkin'to Debra.
Frank Debra'yı aldı, ben de seninle dans edeceğim, diğerleri eş bulsun.
Frank's got Debra, and I'm gonna dance with you, and everyone else pair up however you want.
Debra, hayatının sonuna dek benimle yaşamak zorunda.
Debra's got to live with me day in and day out for the rest of her life!
Debra ile arasında geçenler onu her zamankinden de daha kaçık yaptı.
I tell ya, this thing with Debra's got her nuttier than ever.
Şunu fark ettim ki, Debra "Ray, Ray, Ray" diye başımın etini yediği zamanlarda bile, buraya geliyorsam birdenbire bana karşı çok iyi oluyor.
You know what I noticed? Even when Debra's all wah-wah-wah-wah, if she finds out I'm coming over here, she goes out of her way to be nice to me.
Annem beni çağırdı ve Debra birden "Hey, gidip golf oynasana." dedi.
Ma wanted me to come over, and Debra all of a sudden was like, "Hey, why don't you go hit a bucket of balls?"
Onunla konuş ve Debra'yı koz olarak kullan.
Just talk to her, and throw Debra into the mix.
Debra'nın evine geçiyoruz.
We'll just go over to Debra's.
Nasıl olur da annemle Debra aynı anda bunu...
Well, how did both Mom and Debra know- -
Ayrıca, Robbie'nin Debra ile bana yaptıklarınızdan beni haberdar etmesini takdir ediyorum.
and I happen to appreciate Robbie letting me know what you two are trying to do to Debra and me.
Bu Debra'nın işareti.
That's Debra's signal.
Neden bunu Debra'ya söylemiyorsun?
- Why don't you tell that to Debra?
Söyle bana Robert, önce kiminle konuştun? Debra'yla mı, benimle mi?
Who did you talk to first about this, Debra or me?
Debra, düşündüm de o kaseti tutmanın tuhaf olduğunu şimdi anlıyorum.
Debra, I was thinkin'- - I now understand that it is kinda weird to keep that tape.
" Debra'nın gözleri.
"Debra's eyes."
Gözlerinde ne çok renk var, Debra'm benim. "
So many colors in thine eye, My Deb. " Oh, my God!
Oraya gelirsem kendimi Chad ve Gary ile aynı kafeste giderken bulacağım.
I'm in a cage with Chad and Gary, goin', "l hope Debra comes back!"
Bütün Debra öncesi dişi tarihim, gitti.
Here, my entire pre-Debra female history, gone!
Blöf yapmıyordum, Debra.
I wasn't bluffing... Debra.
Merhaba Ray, ben Debra.
Hi, Ray. This is Debra. Um...
Biz de Debra'yla hep sizinki gibi bir evlilik hayal etmiştik.
Debra and I have always dreamed of having a marriage like yours. Yeah. Oh.
Debra onu banyosundan kovmuş.
Debra kicked him out of his bathroom.
Evde sadece Debra'ya ait olan bir yer olmasında sorun yok.
There's nothing wrong with Debra having a place in the house that's hers.
Bu yıl Debra'ya çok özel bir şey almak istiyorum.
I wanted to get something really special for Debra this year. you know? 'Cause...
Debra pijamaları çok sever.
Debra loves pajamas.
"Debra, benim için çok önemlisin."
" Debra... you mean so much to me.
Şimdi eminim Debra'ya da o kadar ya da daha özenle seçilmiş bir hediye alması gerekiyor.
Now I bet he has to get Debra a gift of equal or greater thought.
Debra hep üşüdüğünü söyler ya?
You know how Debra's always saying she's always cold?
Kitabı almanın senin fikrin olduğunu Debra'nın bilmesinin ne önemi var?
What do you mean? Why is it so important Debra knows that the book was your idea?
Anneme yaptı, şimdi Debra'ya yapıyor.
He did it to Ma. and now he's doing it to Debra.
- Debra.
- Yeah. but- -
Debra, neden ona öyle bir şey yaptın?
Debra, why would you make that for him?
Debra.
Debra.
"Umarım Debra geri gelir." Hayır, istemem, teşekkür ederim.
Well, no, thank you!
" Debra'nın kulakları.
"Debra's ears."
Çok güzel olmuş Debra.
You did a marvelous job. Debra.