Deposit tradutor Inglês
3,411 parallel translation
Teminatını iade edeceğim.
I'll return your deposit.
Fring'in bir sürü offshore hesabı vardı ve... ve hesaplardaki parayı... kendine bağlı maaş bordrosundaki belirli insanların isimlerine açılan hesaplara depoluyordu.
Fring had all these secret offshore accounts that he would deposit money into- - Like, uh, well, an even dozen of them- - And they're all in the names of certain people on his payroll.
İki milyon ve döviz... onun adına aktarılmış.
Two million and change we found on deposit for her.
Genç Kaylee'ye bir dolar daha bırakmaya karar verirsen... ikinci bir kiralık kasaya ihtiyacı olacak.
Young Kaylee's gonna need a second safety deposit box if you decide to leave one more dollar to her.
Derimki onlar biz parayı yatırmak için gitiğimizde saldıracaklar.
Which means they'll come for us as we go to deposit the money.
Banka hesabı açmaya gidelim.
Let's go make a bank deposit.
Bu smokini çıkartmamı istiyorsun. Çünkü Jan buna depozit yatırmış.
You want me to get out of this tux'cause jan has a deposit on it.
Eski sevgilimi kurtarmak için verdiğin para için.
Deposit on what we owe you for getting back my ex.
- Bu petrol yatağı zannettikleri şey.
Well, that's what they think is the oil deposit.
Ama daha önemlisi, petrol yatağı zannettiğiniz şey aslında sıkışmış magma.
But more importantly, what you think is a large oil deposit is, in fact, compressed magma.
Petrol yatağı zannettiğiniz şey aslında sıkışmış magma.
What you think is a large oil deposit is, actually compressed magma.
Bu güzellik salonun parasına al da kooperatif merkez bankasına yatır.
This is parlour's money, go and deposit it in the cooperative bank.
Ayrıca gitmeden bir hafta önce banka hesabına 2,500 dolar çekmiş.
He also received a $ 2,500 deposit into his bank account a week before he left.
400 sterlin kapora bulmamız lazım.
We need to find a deposit of £ 400.
Sevgili dostun Hakim Leo Silverman sayesinde kiralık kasanı da arama izni aldık.
We got a subpoena for your safety deposit box, courtesy of your buddy, judge Leo Silverman.
2 aylık kirayı peşin ödemen lazım.
You have to pay a 2-month deposit in advance.
- Paul'un Prag'da on yıldır aktif olmayan bir hesabı varmış ama dün birisi o hesaba para yatırmış.
Paul has an account in Prague which has been inactive for ten years, but yesterday, someone made a deposit into it.
Çek polisi, Paul Winstone'un kiralık kasasındaki hisse senetlerini piyasaya sürdü.
Czech police released the stock certificates from Paul Winstone's safety deposit box.
Paul'un Prag'da on yıldır aktif olmayan bir hesabı varmış ama dün birisi o hesaba para yatırmış.
Paul has an account in Prague which has been inactive for ten years, but yesterday, someone made a deposit into it.
Bu hesap yıllardır aktif değil ama dün kocanız, 1,115 Avro yatırdı.
The cash account has been inactive for years, but yesterday, your husband made a deposit of 1,115 Euros.
Bu hesaba bağlı bir de kiralık kasa mevcut.
Well, there's a safety deposit box attached to the account.
Yatırılan para miktarı 1,115 Avro olduğuna göre bir şey ifade ediyor olmalı.
The deposit amount... 1,115 Euros... it means something. 11-15 is our wedding anniversary.
11-15 bizim evlilik yıldönümümüz. Kiralık kasayı bulmanı istemiş.
He wants you to find the safety deposit box.
Sana bahsetmediği şey ise, bu hesaba bağlı bir kiralık kasa olması.
What she didn't mention is there is a safety deposit box attached to the account.
Bu, Pavel Medved'e ait kiralık kasaya erişim iznimiz olduğunu gösteren uluslararası bir el koyma belgesidir.
This is an international seizure warrant authorizing us access to the safety deposit box belonging to Pavel Medved.
Becca bu kiralık kasanın peşinden gelecek ve ben bekliyor olacağım.
She's gonna come after that safety deposit box, and I'll be waiting.
Ne kadar büyük bir kiralık kasa istiyorsunuz?
How big a safety deposit box will you require?
Kiralık kasa ve yangın hortumuyla dayanak yaparak kasanın kapısını engelledim.
I propped open the vault door with a safety deposit box and fire extinguisher.
İnsanlar % 2 faiz için kuyruğa girmişler.
For 2 % extra interest, people are queuing up to deposit money.
Oğlan alamayacak okul harcını yatırmasam, kız da alamayacak yapmazsam.
Son will not get even if deposit, daughter will get even if I don't.
senin 5 lakhs paranla, toplam hasılatımız 1,500 karor oldu.
With your Rs.5 lakhs, our deposit has touched Rs.1500 crores.
48 saat içinde açıkdeniz hesabına 500 karor yatıracak.
He'll deposit Rs.500 crores in offshore account in 48 hours.
Bunu deposit olarak bırakıyorum.
I'll leave this as a deposit.
Ama ev sahibi 100 dolar depozito istedi, bu yüzden işte buradasın.
But the landlord wanted a $ 100 deposit, so here you are.
Oldukça organize olduklarından bu yana, nakitin en fazla biriktiği günde,... bankalara saldırılar düzenliyorlar. Ama bugün farklı.
Up until now they've been highly organized, striking only on deposit days, when the most amount of cash is on hand.
Burda, bu depozito.
Here, this is the deposit.
- Bu hesaba bağlı bir kiralık kasa mevcut.
There is a safety-deposit box attached to the account.
Bravermen aile resmi için depozito bırakmaya geldim.
I'm here to leave a deposit for the Braverman family portrait.
Şey, bunu 24 saat için tutabilirim 200 dolar kapora ile.
Well, I can do a 24-hour hold for a $ 200 deposit.
İstersen depozit bırakabilirim.
If you want I can leave a deposit
Pasta depozitosunu da kaybettim.
Oh, and I lost the cake deposit too.
Müzeye gidecektim ama bu çeki bankaya yatırmam ve çamaşırhaneye uğramam gerek.
I wanted to go to the Met... and I have to deposit this check and drop off my laundry.
2 sterlin, 12 şilin kapora lütfen.
Well, that'll be two pounds, 12 shillings deposit, please.
Rüçhan hakkına sahipmişiz ama kapora için 400 sterline ihtiyacımız var.
They say we've got first refusal, but we need to find a deposit of £ 400.
Evimizin kaporası için.
It's for the deposit on our house.
Eğer kapora parasını bulamazsak kapının önüne koyacaklar.
We're being kicked out if I can't find this deposit.
Kapora için elimize hatırı sayılır para geçecek.
It'll be a nice few quid towards the deposit.
Kaporayı ödemezsek ev ayaklarımızın altından kayıp gidecek.
That house will be sold from under our feet before we get that deposit.
Evin kaporası için yeterli!
That's enough for the deposit on the house!
Evimin kaporası için oldu o.
It was for the price of a deposit on my house.
Bu peşinat.
This is my deposit.