Devrim tradutor Inglês
2,794 parallel translation
Belki de devrim gibi şeylerden hoşlanıyor?
Probably likes revolutions and such?
Bana devrimden bahsetme, burada bir devrim yapacağım.
Don't talk to me about revolution, I'll make a revolution right here.
Romantik duygularla devrim yapılamaz!
No trifling romance can hinder a revolution!
bir devrim.
This is a revolution.
Devrim başladı.
? The revolution has come?
Çocuk devrim öncülerinden bahsetmeye, ne konuştuğunu biliyormuş gibi, polislere domuz demeye devam ediyor.
Kid's walking around talking about the vanguard, calling cops pigs like he knows what he's talking about.
Burada bir devrim olacak.
There's a revolution going on here.
Bir devrim olacak, Fang.
There's a revolution going on, Fang.
Devrim mi?
Revolution?
Ne yapmaya çalıştığını bilmiyorum, ama ben devrim yapmaya çalışıyorum.
Look, I don't know what this is all about, but I'm trying to run a revolution.
Devrim için.
La Revoluzion. ( The Revolution ).
Sanırım 60'larda İngiltere'de, hayatın her alanına yayılan... bir çeşit... kültürel devrim yaşanıyordu.
You can thank your lucky stars you're working with me. And a smile now.
Hangi devrim yaratan korku filminin yeniden çevriminde...
Name the remake of the groundbreaking horror movie in which the villain...
Dostlarım bir devrim yaklaşıyor.
My friends, there is a revolution coming.
Halka kapalı devrim ile siyasi devrim arasındaki farkı öğrenin.
Learn the difference between your private and political revolutions.
Belki farkında değilsindir ama dışarıda sosyal devrim oluyor.
You may be unaware, but there is a social revolution of foods.
Eliezer Şkolnik devrim yaratan bir iddia ortaya atmıştır.
His Research - Eliezer Shkolnik made a revolutionary claim :
Bir dönüm noktasındaydı ve King sessiz bir devrim öneriyordu.
Her world was in a tailspin, and King was preaching quiet revolution.
Yaşasın devrim!
Viva la revolucion!
Devrim niteliğindeki bu yeni işlem hastanın bacağından bir damar alarak, kalbin tıkanan koroner damarına dikmeye dayanıyordu, böylece tıkanıklık atlanarak kan etraftan dolaşıyordu.
This revolutionary new procedure was accomplished by removing a vein from the patient's leg, then stitching it on the heart's blocked coronary artery to allow the blood to flow around, or bypass, the blockage.
Yine de, sonunda devrim niteliğinde bir sonuca ulaştılar : en ciddi hastalıklarımızın çoğu tamamen yokedilemese bile büyük oranda azaltılabilirdi, basitçe, tam gıdalı bitkisel bir beslenmeyle.
Even so, they ultimately reached a revolutionary conclusion... that many of our most crippling conditions could be greatly reduced, if not completely eradicated, simply by eating what they call a whole foods, plant-based diet.
Son 5 finalistlerimiz için bağırın Devrim!
Give it up for the first of our five finalists Revolution!
Ancak devrim, sadece bir savaş sonucunda mümkün olabilirdi.
But the revolution can only occur through a war.
Karşı devrim hiç vakit kaybetmeden kan ve günah dolu..... eski sistemi kurmak için harekete geçecektir.
Counter-revolution comes in no time to restore the old system by means of blood and fire.
San Martin yoktur, devrim yoktur, .. bu evde savaş denilen şeyin bir sent değeri yoktur.
There is no San Martin, no revolution, no war in this house worth a dime.
Şimdi devrim vakti. Seni aşağı indirecekler.
Now's the revolution They're pushin'you down
Şimdi devrim vakti.
Now's the revolution
Kızıl devrim topraklarımıza kadar gelmişti.
The red revolution had arrived on our soil.
Devrim bu.
It's a revolution.
Konteynerler global ticarette devrim yarattı.
The container's revolutionized global trade.
Devrim?
The Revolution?
O da devrim zamanlarından.
He's from Revolutionary times.
Bir devrim baslatabilirim.
I could start a revolution.
Her devrim başlangıçta sadece bir düşünceden ibaretti - R.W. Emerson
Every revolution was first a thought in one man's mind.
Ki bu da sizin'Devrim'dediğiniz şey.
And this is what you call, A Revolution.
Keyfi kısa sürdü Devrim bozuldu
His joy was short-lived. The revolution broke out.
ya yarıştan elenmek istiyorsam... çünkü kazanmayı haketmedim gerçekten devrim yaratacak bir şeyler bul bahçe işini kökten değiştirsin
What if I wanted to forfeit the race... because I didn't deserve to win? Got something that's real revolutionary. It's going to revolutionize your gardening experience.
Burada gerçekleştirdiğimiz şey tam bir devrim : )
That sort of revolutionized what I do, or what, what we do.
Modern toplumun teknolojik sanayi sistemlerine karşı saçma sapan bir devrim planlamış.
It's a rambling call for revolution against modern society's technological-industrial systems.
Aylar süren araştırmadan sonra,... Devrim Muhafızları, hükümet karşıtı gizli bir siyasi oluşuma sızmayı başardı...
After months of investigation, the Revolutionary Guards were able to infiltrate a secret anti-government political cell...
Alec Mason önderliğinde devrim kahramanı.
They were led by Alec Mason, hero of the revolution.
Hatırlıyorum da, yıllar önce devrim için savaşıyordun. D.S.G.'ye karşı senin Nano Oluşumun nasıl boyun eğdirdiğini izliyordum Eski Dünya'nın tanrısı gibi.
I remember many years ago, fighting in the revolution, watching you yield the Nano Forge against the E.D.F... like a god of Old Earth.
D.S.G. Bazıları devrim sırasında kurtulmuş.
The E.D.F. - some of them survived the revolution.
- Tek kişilik bir devrim peşinde.
He leads the fight on his own.
Devrim için.
For revolution.
Devrim mücadelemizde kaybettiğimiz yoldaşlarımız için bir dakika saygı duruşu!
A moment for our compañeros fallen in the revolutionary fight.
Lütfen Devrim.
- Devrim, please.
Çocukları masadan uzaklaştırır mısın? - Tolga.
Devrim dear, could you please keep the children away from the table?
Siyasi kültürde devrim yapmak amacıyla Milletvekili Kang, iktidar partisinin kârından gönüllü olarak feragat ediyor ve Milletvekili Kang'ın korkusuz kararına destek vermek için partimiz bu seçimde temiz siyaset kampanyası yürütmeye karar verdi.
In order, to reform the political culture. We support his initiative. Give up the party offer.
Devrim niteliğinde.
It's revolutionary.
DEVRİM
REVOLUTION