Dexter tradutor Inglês
2,362 parallel translation
Ama görünüşe göre Dexter öğrenmiş.
But apparently, Dexter found out about it.
Bak, Dexter'dan başkası söz konusu olsaydı en azından dedektifler gibi düşünecektik.
Look, if this were anyone but Dexter, we'd at least be thinking like detectives.
Dexter Morgan.
Dexter Morgan.
Hay sikeyim!
Fuck! Dexter, where are you?
Lanet olsun Dexter, yapma bunu.
Damn it, Dexter, don't do this.
Rita öldüğünden beri yaptığını gördüğüm ilk insanca şeydi bu, Dexter.
That's the first human thing I've seen you do since she died, Dexter.
Dexter düğünümüzde şahitti.
Dexter was the witness at our ceremony.
Anladığım kadarıyla Dexter bizim yanımızdayken Rita o sırada- -
For all I know, he was there with us while she was...
Dexter'dan bir sahneyi andıran atölyeyle birlikte ıslak çalışmalarına başlayabilecekler.
With the shop resembling a scene from "dexter," The wet work can begin.
Teşekkürler Dexter.
Thanks, Dexter.
Dexter'a benzer bir sahneyle pis işimiz başlıyor.
Oh, more like it tore through the door. Narrator : With a muzzle velocity 1,000 feet per second faster than the shotgun,
Ben astronaut Mike Dexter'ı bekliyorum
I'm waiting for Astronaut Mike Dexter.
Astronot Mike Dexter diye bir şey yok.
There's no such thing as Astronaut Mike Dexter.
Dexter'ın önceki bölümlerinde...
Previously on Dexter...
Dexter'la konuşmak istiyorsanız randevu alın.
You want to talk to Dexter, schedule an appointment.
Dexter'dan başkası söz konusu olsaydı olaya dedektif gözüyle bakacaktık en azından.
If this were anyone but Dexter, we'd at least be thinking like detectives.
Dexter bu patavatsızlığımı öğrendi ve evime gelip bana yumruk attı.
Dexter found out about the indiscretion, and came over and punched me out.
Dexter, sen de kanepede kalacaksın.
And, Dex, you're on the couch.
Bir şeye ihtiyacın olursa söyle yeter, Dexter.
Anything you need, Dexter, just ask.
Dexter Morgan sana bir kamyonet bulalım hadi.
So, Dexter Morgan, let's get you a moving van.
Ama çok yorucuymuş anasını satayım.
Fuck knows, Dexter's always been the best brother, but... it is fucking exhausting.
Dexter üçgen krep yapıyor.
Dexter's making triangle pancakes.
Dexter'ın işi bu.
This is Dexter's job.
Böyle vakalarla Dexter ilgilenirdi.
Dexter usually works cases like this.
Pişt, Dexter ne zaman dönecek?
Hey... when is Dexter coming back?
Eve bakacağım dedim Dexter'a.
I told Dexter I'd check this place out for him.
Kızma, Dexter.
Don't be mad, Dexter.
Dexter'ın suçu yok.
It's not Dexter's fault.
Seninle kalabilir miyim, Dexter?
Can't I stay with you, Dexter?
Gitmek istemiyorum, Dexter.
I don't want to go, Dexter.
Kahretsin, Dexter!
- Damn it, Dexter!
Dexter.
Dexter.
Dexter dün bu tarafta tek başındaydı.
Yeah, Dexter was back here alone yesterday.
İlk kural, Dexter : "Yakalanma."
First rule of the code - don't get caught.
Kesip yapıştırdığın bir robot resmin Dexter Morgan'a benzediğini düşündüğün için mi?
A cut-and-paste sketch you think resembles Dexter Morgan?
Kyle Butler'ı Dexter olarak saptadı mı?
- He identified Dexter as Kyle Butler?
Rita öldüğünden beri yaptığını gördüğüm ilk insanca şeydi bu, Dexter.
That's the first human thing I've seen you do since she died, Dexter.
Dexter için bir şeyler yapın.
Do something for Dexter.
Yapacağım.
Dexter will.
- Selam, ben Dexter.
- Hi, it's Dexter.
Bunu doğru dürüst yapman lazım, Dexter.
You have to do this right, Dexter.
Ben Dexter.
Yeah, it's Dexter.
Bunları düşünecek kapasitem var, Dexter.
I am capable of independent thought, Dexter.
Dexter'ın önceki bölümlerinde...
Previously, on Dexter...
"Kiminle görüşebilirim?" Dexter.
Dexter.
Dexter, beni dinliyor musun?
Dexter, are you listening to me?
Dexter?
Dexter?
Hoşça kal, Dexter Morgan.
Goodbye, Dexter Morgan.
Dexter bana her zaman çok iyi ağabeylik ettiği için iyi bir kız kardeş olmak için çok uğraşıyorum.
I'm trying so hard to be a good sister.
- Dexter usta.
- Dextrous.
Dexter Morgan.
- Dexter Morgan.