Domuzlar tradutor Inglês
2,515 parallel translation
Lois, sen beni Gine domuzlarının arasında ki bir domuz kadar mutlu ettin.
Oh, Lois, you've made me happier than a pig among guinea pigs.
Sanırım bir tür deri hastalığıymış. Mezbahadaki domuzlar gibi ölüyorlarmış.
Sheddin'off like piggies in a meat market.
Öncelikle domuzlar tüy dökmez, ikinci olarak ben bir doktorum...
- Okay, first off, Hass, pigs don't shed.
"İnsanlardan çıkan kötü ruhlar domuzların içine girdi. Sürü dik bir yokuştan aşağı koşturarak suya girdi ve yok edişi gerçekleştirdi." Luka'nın İncili'nden.
The evil spirits came out of the man and went into the pigs, and the herd went rushing down a sharp slope into the water... and came to destruction.
Siz domuzların çok hoşuna gidecek.
You two dorks are gonna love this one.
Landry ve Duke, komşuların domuzlarını salınca annem onlarla barışmak için bunlardan verirdi.
Momma used to bring it to the neighbors to make peace after Landry and Duke let their pigs out.
Hırsız domuzlar.
Thieving swines, they are.
Domuzlar şişer, bir öküz kesilir.
Pigs get fat, an ox gets slaughtered.
Kız veya erkek yeğenimi bu apartman dairesine getirmeyeceksiniz. Ancak domuzlar uçtuğunda.
You are not bringing my niece or nephew home to this apartment.
Yaban domuzları yılın bu zamanlarında çok değerli bir av.
Warthogs are a valuable catch at this time of year.
Yaban domuzlarına yaklaşmak zor olacak.
It'll be hard to get close to the warthogs.
Yaban domuzları favori yiyecektir ve herkesçe yenecek olan bir ziyafettir.
Warthogs are a favourite food. It's a welcome feast enjoyed by all.
Çocuklar domuzları sever.
Kids love pigs.
Domuzlar gibi pislik içinde yaşayamam.
I won't live in a pigsty!
O domuzlar her yeri öyle bir batırdı ki tekrar boyatmak zorunda kaldım.
It was so goddamn filthy, I had to repaint.
İnekler, domuzlar, hepsi!
Pigs, cows, everyone!
Arkeolojik kanıtlar ; yemek için geriye farklı gıdalardan geniş bir yelpaze getirmiş olduklarını gösteriyor ; maymunlar, domuzlar ve kertenkelelerden, kabuklu deniz ürünlerine, patatese ve sagu hurmasına..
The archaeological evidence shows that they were bringing back a huge range of different foods to eat, from monkeys and pigs and lizards, to shellfish, yams and sago palm.
insanların her gittiği yere, domuzlar da gitti.
wherever people went, pigs went too.
Batı kültüründeki pahalı bir araba gibi, domuzlar da burada zenginlik ve statü göstergesi sayılıyor.
Like an expensive car in western culture, here pigs are a symbol of wealth and status.
Toka festivalinde rakip kabile ile olan savaşın sona ermesi kutlanıyor, ve kutlamanın merkezinde domuzlar var.
The Toka festival celebrates the end of warfare between rival clans, and pigs are at the centre of it.
Domuzlar temel protein kaynakları, ama eğer ölürlerse, belki bir hastalık yüzünden, bu yerliler ne yiyebilirler?
Pigs would have been essential protein, but if they died, perhaps through disease, what else did the islanders have to eat?
Domuzların görev dağılımı için havalar bunu gönüllü yapar.
They volunteer for pig distribution duties.
Yeşil kanopinin altında, çetin bir savaş yolda. 350 kiloluk yaban domuzları savaş sanatında ustalaşmış.
snow begins to melt, but the water can't penetrate the solid layer of ice just below the surface.
Birleşme ya da çiftleşme mevsimi yaban domuzları için yılın en hareketli zamanıdır. İki ay boyunca, erkekler bir çeşit kavga ve çiftleşme havasındadır.
the earth is like a refrigerator, keeping the eggs fresh for months and the nests are like a well-stocked store.
Cam kertenkelesi açık alanları sever ancak Kafkas yaban domuzlarının evi olan nemli ormanlarda da bulunur.
weighing up to three-quarters of a ton, males are a serious threat.
Kısaca en iyi dostu olmak. Domuzlar çok akıllıdır.
Pigs are really smart, I dont'know if you knew that...
Hangi lanet çiftlik domuzları böyle besliyor?
What the hell kind of farm breeds pigs like this?
Dolayısıyla, kaslı, genetik olarak mükemmel domuzlar.
Ergo, muscular, genetically perfect pigs.
İnsanlar domuzları hor görür ama ben bayılırım.
People assume that pigs are bad, but I... I love them.
Domuzlar duygusaldır.
Pigs are sentient.
Hartfield'de domuzları titizlikle yetiştiriyoruz.
We rear the pigs with great care here at Hartfield.
Sonra. Önce şu kapitalist domuzları dışarı atmamız lazım!
First we have to drive the Capitalist swine away!
- Hayır! katledilmiş domuzların sırtı!
The back of a murdered pig!
- Domuzlar tarafından değil!
Not by pigs.
Domuzlar gibi terlemenizi istedim.
Make you sweat like pigs.
Domuzlar için bir spor!
Ew, this is barbaric.
Domuzlar insan yemez.
Pigs don't eat people.
Ama domuzlar ısırır mı?
But do pigs bite?
Aşağı inip şu Alman domuzlarıyla sohbet etmeliyim.
I have to go down and socialize with these Hun pigs.
Vahşi domuzlar olmadıklarına emin misin?
Certainly it was no wild pigs?
Hint domuzlarıyla maceran işe yaramadı.
The guinea pig mission didn't work out.
Hint domuzlarıyla konuşabiliyor olmamdan bahsedince...
And then I got to the bit where I talk to guinea pigs,
Hint domuzları çıldırdı!
Guinea pigs gone wild!
Kuşumu, domuzları, köpekleri.
My bird, the pigs, dogs.
ÖIün, küçük domuzlar.
Die, little piglets!
- onlara domuzlar diyemezsin.
- and call them piglets.
Domuzlar.. asla!
Pigs? Never.
Lizzy ve ufaklığı alıp İtalya'ya gidiyorum. Domuzlar gibi yiyeceğiz.
We're gonna eat like pigs.
- İşim var, domuzlar. Kısa kesin.
I got work to do, pigs, so make it fast.
- Domuzlar öyle olur.
- That's how pigs are.
Tümüyle bu bölgeye özgü olan binlerce feet yukarıdaki orman sakini yaban domuzları için çiftleşme mevsimi had safhadadır.
with another meal won, it marks its territory, sending a signal to others to stay clear of its precious store of food.