Esplanade tradutor Inglês
62 parallel translation
Eğlence yerleri var.
They're having a gala on the esplanade.
Esplanade Caddesi'nin sonunda Dueling Oaks yakınında bir yere.
Near the Dueling Oaks at the end of Esplanade Street.
Sanki bir Sibirya kurdu sürüsü tarafından takip ediliyormuş gibi, Esplanade'den Canal Street'e kadar yürüdüm.
From the Esplanade to Canal Street as though being pursued by a pack of Siberian wolves.
Coney adasının kodu daha farklı.
"Esplanade-2" is somewhere near Coney Island.
Yani kız onu boğmuş, bir varilin içine koymuş ve meydana atmış.
Yeah, so she strangles him, stuffs him in a barrel and dumps him on the esplanade?
Büyük boy pepperoni ve ekstra peynirli istiyorum. Adres 828 Esplanade apartman 405.
I need a large pepperoni, extra cheese, to 828 Esplanade, apartment 405.
Berger'in kampanya yöneticisi ile özel bir ilişkisi varmış. Susan Wilkins, 825 Esplanade.
Berger had a special relationship with his campaign manager, a Susan Wilkins, 825 Esplanade.
Sahil yoluna geri gideceğim.
I'm gonna take us back along the esplanade.
Esplanade'ye git, saat dokuzda.
Go to the Esplanade. Nine o'clock.
Her zaman benden iyi olduklarını düşünürlerdi, Çünkü Esplanade caddesindeki o lanet olası malikanelerinde oturuyorlardı.
Always thought they were better than me, cos they lived in some fucking mansion up on Esplanade Avenue.
Esplanade çiftliği'nde doğmuş.
He was born at the Esplanade Plantation.
Kordonda bir evi var.
He's got a house on the esplanade.
Nehir kıyısı kordonu işinde iyi haber.
Good news about the riverfront esplanade thing.
Kordon Boyundan 300 bin yeşil dolar evine kadar götürülüyor.
You got 300 G's of Esplanade green grass being chauffeured home.
Ralphie ona Kordon Boyu "scarole'ünü" getiriyor diye Tony donuma ettiğimi sanıyor.
Since Ralphie's bringing him Esplanade scarole Tony acts like I have a load in my pants.
Risk açısından Kordon Boyu işinin iyi yürütülmediğini düşünüyor.
He thinks the Esplanade thing wasn't handled right, risk-wise.
Newark Nehir Kıyısı Kordon projesinde gelişme var mı?
Anything on the riverfront esplanade project in newark?
Kordon boyu için temel atmak üzereler.
They're about to break ground on the Esplanade.
Yıllar süren planlamadan sonra temeli atılan Newark Bilim ve Tırcılık Müzesi ile Nehir Kıyısı Kordonu.
After decades of planning, ground was broken on Newark's Museum of Science and Trucking and Riverfront Esplanade.
Bak, şu kordon boyu.
Look, the fucking Esplanade.
Tommy Angeletti kordon boyunda demir döşüyor.
Tommy Angeletti is doing a rebar at the Esplanade.
Senin bahsine karşı kordon işinden gelecek milyonlar.
Your book, against millions gonna roll in off the Esplanade.
Benim de bu kordondan pay almam gerekmez mi?
I shouldn't get something out of this fucking Esplanade?
O mülk Kordon yüzünden değerli ve Kordon işinde ortağız.
That property's hot because of the Esplanade. We share the Esplanade.
Yaşlı keçi Kordon'u kapattı.
Stubborn old fuck shut down the Esplanade.
Kordon.
The Esplanade now.
Kordon'la ilgili iyi haberlerim var.
Good news about the Esplanade.
Kordon'la ilgili bilmem gereken başka bir şey var mı?
Anything else with the Esplanade I should know?
Kordon şantiyesindeki sorunlar yüzünden.
Problems at the Esplanade construction site?
Adamım Kordon'daki yalıtım için kestikleri faturaları inceledi.
We went over the receipts for waterproofing at the Esplanade.
- Düşük çeneler gemi batırır. Johnny önce Kordon'daki emlak işini öğrendi, şimdi de bunu.
First Johnny knows about flipping the property by the Esplanade.
Kordon işini idare edecek Ralph Cifaretto'dan başka adam yok mu?
Ralph's the only one who can handle the Esplanade?
Kordon'u paylaşıyoruz, Tony.
We share the Esplanade, Tony.
En önemlisi, Esplanade kapanırsa... -... para kaybedeceğim.
The bottom line is I'll be losing money if the Esplanade is shut down.
Onun cüzdanı Esplanade'a bağlı değil, lanet olası!
His fucking wallet isn't tied to the goddamned Esplanade, god damn it!
- Bu evi alacaksam Esplanade'ın dağılması gerekiyor.
If I'm gonna buy this house, I need the Esplanade scratch.
Şimdi hiçbir şey olmamış gibi Esplanade işimize geri mi dönelim?
We just go back about our business at the Esplanade, like it never happened?
Yaş 34. Alışveriş merkezinde video oyunları satıyor.
Thirty-four, co-manager of Game Trader in the Esplanade Mall.
Ama Esplanade Çarşısı Şerif ofisinin karşı sokağında.
We're in the Esplanade Mall, which is across from the sheriff's office.
Koy Tiyatrosu
Esplanade, Theatres By The Bay
Tiyatroyu kaydettim.
I've already recorded The Esplanade.
Esplanade.
Esplanade.
Deniz kıyısındakiler gibi.
Same thing as the esplanade.
Şimdi, Concordia Meydanı'nda toplananlar adına Papa ll. Jean-Paul için ilahi okuma zamanı geldi.
It's time for it to sing, in the name of all those gathered at the Concordia esplanade, our hymn to John-Paul II.
Ve böylece kendi hayatımızı yaşayabilmek için babamın Esplanade'deki evini sattık.
And so we might have memories of our own, we sold my father's house on Esplanade.
Ama birdenbire yalan sudan dışarı çıkmış ; gerçeğin kıyafetlerini üzerine geçirmiş ve Esplanade'den, Elysian Fields Avenue'ye doğru koşmaya başlamış.
PUT TRUTH'S CLOTHES ON AND STARTED RUNNING DOWN ESPLANADE- - ELYSIAN FIELDS AVENUE.
Ve böylece kendi hayatımızı yaşayabilmek için babamın Esplanade'deki evini sattık.
And so we might have memories of our own we sold my father's house on Esplanade. WOMAN :
Çürüyen tersaneleri kaldırıp ailelerin piknik yapabileceği çocuklarımızın koşup oynayabileceği güneşli bir kordon yapacağım.
Gone are those decaying shipyards, to be replaced by a sunny esplanade, where families can picnic, and our children can run and play.
Kordonu kullanabilirdik.
Could have used the esplanade.
Eğer parkın oradan kıyıya inip Saint Claude'a çıksaydın otobandan gelmeseydik daha az tutardı.
But if you had went down city park Avenue and then esplanade and Saint Claude Instead of all the way on the interstate, it would've been less.
Eğer parkın oradan kıyıya inmemizi istiyorduysan söyleyecektin.
If you want to take city park and esplanade, then say so.