Fenner tradutor Inglês
80 parallel translation
Otele giren Fenner mıydı, emin misin? Evet.
You're sure you saw Fenner go inside the hotel?
- Bak Fenner...
- Listen, Fenner...
Fenner bana saldırdıktan sonra hastanede geçirdiği haftayı unutamaz.
Fenner can't forget the week he spent at the hospital after he took a swing at me.
İltifat edecektim, unuttum Fenner.
Oh, I forgot to compliment you, Fenner.
Fenner, bir gün anlayacaksın kabadayı çete olayı içki yasağıyla bitti.
Fenner, someday you're gonna get wise to the fact that that strong-arm gangster stuff went out with Prohibition.
Fenner'ı kontrol ettin mi? Evet.
- Did you check on Fenner?
- Fenner'a çalışıyorum.
- I'm working for Fenner.
- Geldiğine sevindim Fenner.
- Glad you dropped in, Fenner.
Fenner'ın adamlarını izliyoruz.
We've been watching Fenner's men.
- Fenner tanıyor mu?
- Does Fenner know who it is?
- Fenner, Kruger'ın sağ kolu.
- Fenner is Kruger's number one man.
Kruger'ın başına bir şey gelirse, ki gelmesini sağlayacağım Fenner çıkar.
If anything happens to Kruger, and I'm gonna see that it does Fenner moves up.
Ama ona izin vermem çünkü Bay Fenner'ın yerine geçeceğim.
But I'm not gonna let him because I'm gonna step into Mr. Fenner's shoes.
Bu arada, vurmaya devam, özellikle Fenner'a.
In the meantime, keep hammering, especially Fenner.
- Fenner geldi mi?
- Hey, has Fenner come in yet?
- Fenner için loto devralıyorduk.
- Taking the numbers game for Fenner.
Adım Nick Fenner.
My name's Nick Fenner.
- Fenner'ı, herhalde.
- Fenner, I suppose.
Fenner'ın süt işini bas.
Crack down on Fenner's milk outfit.
Fenner işe yaramaz.
- Fenner isn't any good.
Fenner'ı yakalasak içim rahat ederdi.
I'd feel a lot better if we'd got Fenner.
Fenner hariç.
Except Fenner.
Meraklanma, Fenner beni bulamaz.
Well, don't worry about Fenner finding me.
Yine de Fenner beni kaygılandırıyor.
But I'm still worried about Fenner.
- Bay Fenner orada mı?
- Has Mr. Fenner been there this evening?
Affedersiniz, Bay Fenner sizi istiyor.
Pardon me, Mr. Fenner wants to see you.
- Fenner geldi mi?
- Has Fenner been here?
Fenner'la sorun çıktı mı?
Did you have any trouble with Fenner?
- Seni kim vurdu, Fenner mı?
- Who got you, Fenner?
- Merhaba Fenner.
- Hello, Fenner.
Tamam Fenner.
All right, Fenner.
Hadi Fenner!
Go ahead, Fenner!
Fenner, Çin'deki en iyi pilottur.
Fenner's the best pilot in China.
- Demek öyle.
- It's Fenner.
Ben Fenner'le konuşurum.
I'll speak to Fenner.
Fenner!
Fenner!
- Bob, pilot kabinindeki Fenner değil!
- Bob, it isn't Fenner in the cockpit!
- Acaba Fenner'e ne oldu?
- I wonder what happened to Fenner.
Teşekkürler.. bay Fenner.
Thank you, Mr. Fenner.
İyi akşamlar, bay Fenner.
Good evening, Mr. Fenner.
Bu gece tiyatroya gidiyoruz bay Fenner, zaten biraz geç kaldık.
We've tickets for the theater this evening, and we're already a little late.
Bay Fenner, kusura bakmayın ama tüm gece burada dikilerek sizinle anlamsız şeyler konuşmayacağım.
Mr. Fenner, forgive me, but I can't stand here all night... talking gibberish with you. Come along, Anna.
Bay Fenner.
- Only one. A Mr. Fenner.
Bakanlık basın sekreteri John Fenner, Ordu Komutanlarının acil durum toplantısı ile ilgili yorum yapmaktan kaçındı.
Presidential news secretary John Fenner refused comment on a report that an emergency meeting of the Joint Chiefs of Staff is in session.
Lucius Fenner adında biri beni aradı.
A man named Lucius Fenner called me.
Mr. Fenner Charles'ın bütün gece boyunca çalışıyor olmasından şikâyetçiydi... ve olur olmaz her saatte gelen teslimatın kendisini uyutmadığından.
Mr. Fenner was complaining that Charles was working all night... and keeping him awake, receiving deliveries at all hours.
Ama görünüşe göre Charles onun şikâyetlerine aldırmıyormuş, Ta ki Mr. Fenner'in mücadele azmini uyandırana kadar.
But apparently, Charles ignored his complaints, until Mr. Fenner's fighting nature was aroused.
Ve Fenner polis çağırmış...
And Fenner called the cops...
Evet Mr. March, Lucius Fenner aradı sizi.
Yes, Mr. March, you received a call from a Lucius Fenner.
Fenner?
Fenner?
Fenner beni mi aradı?
Fenner called me?