Fletch tradutor Inglês
250 parallel translation
Fletch!
Fletch!
Sen ne diyorsun Fletch?
What do you say, Fletch?
- Kendini ziyan ediyorsun, Fletch.
You're going down the drain, Fletch.
Fletch, çantaları alsana.
Fletch, get the bags, will you?
Böyle Fletcher, domuzları takip et.
Right, come on, Fletch, follow the pigs.
Tamam, Fletcher, kesinlikle haklısın.
All right, Fletch, you're absolutely right.
Fletch, özür dilerim.
Fletch, I apologize!
Ama Fletch, onu ikimiz de gördük ve hâlâ umut varken- -
But Fletch, we both saw her. And while there's hope...
Fletch! Azan'a geri dönmemeliydin.
Fletch, you shouldn't be in Azan.
Fletch iki bardaktan içiyorsun.
Fletch, you are drinking from two glasses now?
Birinci Fletch Central Park'a git Vic'i bul diyor.
Fletch Number 1 : He says, "Go on up to Central Park, find Vic!"
İkinci Fletch ise boş ver şu aptalı sınırı geç filmi götür ve bir Emmy kazan diyor.
Fletch Number 2 : He says, "To hell with that fool. " Walk across the border, get the film out and get myself an Emmy. "
- Birinci Fletch eğer parka girmek istiyorsan Tigora'daki en iyi rehberi tanıyorum.
- Fletch Number 1... if you want to go up into the park, I know the greatest tracker in Tigora.
Fletch bir iyilik yap da kaybol şuradan.
Fletch, get out of here! A favor.
Her şey senin için bir şaka, değil mi, Fletch?
Is everything a joke to you, Fletch?
- Hey, Fletch.
Hey, Fletch.
- Fletch!
Fletch!
Nafakayı ödememek ciddi bir suçtur, Fletch.
Refusal to pay alimony is a jailable offense, Fletch.
Eğlence bitti, Fletch.
This is no joke, Fletch.
Fletch nasıldı?
Hey, how about Fletch?
Fletch hakkında ne diyebilirim ki?
What can I say about Fletch?
Fletch topu bacakları arasından geçiriyor.
Fletch comes in, puts the ball through the legs!
Fletch... Gerçekten de baskı altında bile zarafeti temsil ediyor.
Fletch, he truly defines grace under pressure.
Koş, Fletch!
Take off, Fletch! Hey!
Bu saçmalık.
Fletch, this is dumb.
- Fletch lazımdı.
I need Fletch for a second.
Fletch de bakim.
Smile.
- Fletch.
Fletch.
F. Fletch.
F. Fletch.
Yaşamak için ne iş yapıyorsunuz, Bay Fletch?
And what do you do for a living, Mr. Fletch?
Bunu neden yapıyorsunuz?
Why are you doing this, Mr. Fletch?
Buna izin veremem, Bay Fletch.
And I can't have that, Mr. Fletch.
Ne olacak, Fletch?
What'll it be, Fletch?
Fletch, üzgünüm.
Fletch, I'm sorry.
Yarına kadar bir makaleye ihtiyacım var.
Fletch, I need an article from you by tomorrow.
Polisler gerçekten peşindeyse, buraya gel.
Fletch, if these cops are really after you, come in here.
Bana adımla seslenme.
Don't say "Fletch." Don't say my name.
- Neden senin peşindeler?
Fletch, why they after you?
Fletch, yalan söylüyor.
Fletch, he's lying.
Ben hiçbir şey satmadım.
Man, honest, Fletch.
- Dürüstçe, adamım. Tüm yaptığım buydu.
Fletch, Fletch, honest, man.
Sakın, sabun için eğilme. Fletch.
Don't bend over for the soap.
Burada oturabilir miyim? Fletch?
Mind if I sit here?
- Fletch, sinirliydim.
Fletch, I got nervous. Come on.
Harika Fletch.
- Perfect...
Seni anlıyorum, Fletch.
I empathize with your plight, Fletch.
Bu geçmişte kaldı, Fletch.
That's history, Fletch.
Fletch.
Fletch.
- İyi misin?
Fletch, you all right?
Fletch, Tamam.
Fletch. Fletch, okay, okay.
Fletch?
Fletch?