Foie tradutor Inglês
205 parallel translation
Pâté de foie gras, efendim.
The pâté de foie gras, sir.
Tavuk sövüşü mü, mantarlı kaz ciğeri mi yoksa Captain Cook marka uskumru salamurasıyla mı?
Chicken, foie gras, or Captain Cook mackerel?
- Biraz da karaciğer.
- Foie gras too.
Hapse atılırsa orada onu çiğ çiğ yerler.
If they get him in jail, they'll make pâté de foie gras out of him.
Pierre'in harika pâté de foie gras sandviçlerinden de getirt.
And some of those pâté de foie gras sandwiches that Pierre makes so well.
Bende herşey bulunur, yeter ki isteyen olsun.
Got everything but paté de foie gras.
Kızarmış piliç vardı. Ayrıca kaz ciğer ezmeli sandviçler.
There was fried chicken, all right, and also pâté de foie-gras sandwiches, and a view.
- Evet Şampanya olmadan... kaz ciğeri yenir mi?
- Champagne? ! - How can you have foie gras without it?
Sorun kaz ciğeri değil mi?
You don't like foie gras?
- Foie de veau Gascogne nasıl?
How's the foie de veau Gascogne?
Fena olmaz leziz yemek, yılan balığı, ciğerli börek.
We wouldn't mind a tasty meal of paté de foie and filleted eel.
Dışarıda milletin, kaz ciğeri var istiridyesi, hindisi var rezalet.
Outside they'II be eating oysters, foie gras and turkey. The bastards!
"Kaz ciğeri, istiridye, hindi ve üniformalı bir kız."
Foie gras, oysters, turkey... And a girl in a white coat.
İstiridye vardı kaz ciğeri ve hindi de vardı.
In a hotel. I ate oysters, foie gras and turkey.
İlk olarak çırpılmış yumurta... ve tost ekmeğinde kaz ciğeri alacağım.
I'll have shirred eggs to start, then foie gras and toast.
- Biraz ciğer ezmesi Albay?
- A little foie gras, Colonel?
Şampanya, kaz ciğeri ezmesi, İran havyarı renkli TV'yi de unutmayın.
Champagne, pâté de foie gras, Iranian caviar and don't forget the color TV.
- Şaraplı kavun jöleli yumurta, engerekli uskumru yağda karaciğer patesi, kerevit suyuna çorba.
- The melon with port the egg in jelly, mackerel in aspic pâté de foie gras, crayfish in broth.
Karaciğer yerine başka bir şey?
Instead of the foie gras?
- Bir keresinde süpermarkete gidip adamdan kaz ciğeri ezmesi istemiştim ve o da bana'Tamam, tamam, bir sürü ciğer ezmemiz var'demişti.
I just thought of the time I went to the supermarket and asked him for some paté de foie gras... and he said,'Yes, yes, we have cans of paté
En iyi meyveler, kaz ciğeri, peynirler, şefin mezeleri, şaraplar...
The best of fruits, partridges of the vintage, blocks of foie gras, carp with sorrels, cheeses, dessert of the chef, wines...
Midye, kaz ciğeri, Beluga havyarı, Benedikten usulü yumurta... tarte de poireaux, yani pırasalı tart... bademli kurbağa bacağı veya ceufs de caille Richard Shepherd var.
Moules marinieres, pate de foie gras, beluga caviar, eggs Benedictine tarte de poireaux, that's leek tart frogs'legs amandine or oeufs de caille Richard Shepherd.
Kaz eti.
Foie gras.
Günün menüsü soğuk makarna salatası, kaz ciğeriyle doldurulmuş kemiksiz et ve sote John Dory.
Good afternoon. Our specials today are the cold pasta salad, the boneless squab stuffed with foie gras and theJohn Dory, sautéed.
- Kaz karaciğeri çok iyidir.
- The foie gras is excellent.
Ama foie de veau senin için çok iyi olur.
But foie de veau is very good for you.
Foie de veau.
Foie de veau.
En başta, aşçımız sizler için kaz ciğeri hazırladı. Yanında tütsülenmiş ördek ile incirli bulgur.
The chef is featuring foie gras with smoked duck and figs on a hill of bulgar.
Acaba bu tepkinin kaynağı Eddie'ye çok pahalı bir kaz ciğeri yedirmen olabilir mi?
Would that have anything to do with the fact that you're feeding my imported foie gras to a dog?
Bu foie gras.
It's foie gras.
Alıştığınız çimleri Ramsdale'de bulabilir misiniz, bilmiyorum.
I don't know if Ramsdale can provide you with foie gras, like you're used to.
güvercin. Yanında patates ve kaz ciğeri var. Sebzeli börek ve yaban mersini sosu.
We have grilled squab with a sweet potato foie gras... spring roll with a wild huckleberry sauce.
Kaz çiğeri ve ıstakoz.
Foie gras and lobster.
"Neden ona kaz ciğeri ezmemden vermiyorsun?"
"Well, why don't you just give him some of my truffle foie gras."
Karma bir tabak. Soğuk çorba, kaz ciğeri, bir milyon yılda sipariş etmeyeceğiniz şeyler.
Vichy cold soup, foie gras....
Sherry ve kaz ciğeri ezmesi meraklısı, ikiyüzlü adam.
It hasn't changed your life, has it, you sherry-swilling, foie-gras-munching hypocrite?
Kaz ciğeri ağızda eriyordu.
The foie gras melted in your mouth.
Kaz ciğeri de alabilirdik.
We could have a foie gras.
O zaman, yarın gece, bana biraz kaz ciğeri getirirsin, ha?
So, tomorrow night, you gonna bring me back some foie gras?
Bir keresinde Sookie geldi ve kaz ciğeri getirmişti...
One time Sookie came and brought us some foie gras...
Kaz ciğerini kaldırınca bayağı güzel oldu.
Pretty good once we took the foie gras off.
Mantarlı kaz ciğeri, eski dünyadan bir tat.
Foie gras with truffles, an ancient Earth delicacy.
Havyar, kızartılmış ördek!
Caviar, foie gras, duck!
Tuvaletler, kaz ciğeri, ölen ağaçlar.
Toilets, foie gras, dying trees.
Dinleyin, kaz ciğerleriniz az pişmiş!
Listen, your foie grass is undercooked!
Benim kaz ciğerlerim az pişmiş falan değil!
My foie grass is not undercooked!
Kaz ciğeri pişirmek hayvan haklarına aykırı!
Foie grass is cruelty to animals!
Kaz ciğeri mükemmeldi!
The foie grass is perfect!
Bu doldurulmuş güvercin.
It's squab stuffed with foie gras and black truffles with a pinot noir glaze.
- Sadece arkadaşlar için... kaz ciğeri var.
- What's on the menu today? - My friend could only get foie gras.
Bir Jackson Pollock tablosu üzerinde bir parça ciğer ezmesini nasıl gördüğünüyse anlamış değilim.
I reimburse him for the damage to one of his paintings! How he could notice a fleck of foie gras on a