English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ G ] / Gondola

Gondola tradutor Inglês

195 parallel translation
Büyük Kanal'da gondolla gezintiye çıkıp bir serenata bulalım mı?
Shall we go out in a gondola on the Grand Canal... and find a serenata?
Affedersiniz efendim, Bay Travers ve Bayan Tremont bir gondolün içinde körfeze doğru sürükleniyorlar efendim. İşte.
Pardon me, sir, Mr. Travers and Miss Tremont, sir... they're drifting out to the bay in a gondola, sir.
Sonra Venedik'teydik, bir gondolla Büyük Kanal boyunca yol alıyorduk suyun üzerinden bize kadar ulaşan mandolin sesleri arasında.
Then we were in Venice, drifting along the Grand Canal in a gondola... with the sound of mandolins coming to us over the water.
Gondola bineriz.
You know, get in a gondola.
Gondolda senin karşında olmaktan daha mükemmel bir şey düşünemiyorum.
I can't imagine anything more wonderful than being in a gondola again with you.
Gondola binme zamanı.
Time we were in the gondola.
Her gün bindikleri açık yük vagonunu bekliyorlar zaten.
They're expecting the gondola that picks them up daily.
Ayrıca içerisi yük vagonunda da sıcak.
Besides, it's warmer than the gondola.
Tanrı'nın işi işte, yük vagonu yerine tramvay göndermiş bize.
Divine Providence sent a streetcar instead of the gondola.
Silvana'nın gondolda ne kadar eğleneceğini düşünsene.
Think what fun Silvana would have in a gondola.
Gondol.
Gondola.
- Gondol ne kadar?
How much, gondola?
Gondol ister misiniz bayan?
Gondola, lady?
Gondola.
Gondola.
- Gondolda değil ama.
Not in a gondola.
- Gondol arkadaşları?
Gondola friends?
Gondola biniyorsun. Ah Venedik, ne romantik, ne güzel.
You ride in gondola, Oh Venice, so beautiful, so romantic.
- Gondol ister misiniz bayım?
Gondola, sir?
Geceyarısı için bir gondol ayırttım.
I booked a gondola for midnight.
Büyük kanal'da ki tek elmas gondol benimki.
I'll have the only diamond gondola on the Grand Canal.
Bu filmi bir gondoldan çektim.
I took these movies from a gondola.
Ama Venedik'te bir gondol yerine, burada hayal kırıklığına uğratmayı tercih ederim.
But I would rather disappoint you now than disappoint you in a gondola in Venice.
240 numara. Temamızda önemli bir yeri olan yeni Gondolcu tarzını yansıtıyor.
Number 240... and it features our new Gondola look, that's so important in our theme today.
Aile amblemimiz gondola işeyen köpek.
The family crest is a sheepdog pissing into a gondola.
Sepet de öyle.
The gondola too.
Gondolun kordonlarını kestiğimi fark etmişsindir artık gemiyi sadece bir kablo tutuyor.
Perhaps you have observed that I've cut loose the gondola... and the ship is now attached to it only by a single cable.
Bu kabloları kestiğimde gondol, motorlar ve kuyruk kısmı bizden ayrılacak ve yükselebileceğiz.
When I slip these cables... the gondola, the motors and the tail detach themselves... and we rise.
Beyler, eğer yardım ederseniz,... gondol motorlar ve kuyruk kısmı.
Now, gentlemen, if you will assist me... the gondola... the motors and the tail.
- Gondola binin.
- Into the gondola.
Eski bir Venedik efsanesi der ki, eğer iki aşık gün batımında, çanlar çalarken, İç Çekmeler Köprüsü altında bir gondolda öpüşürlerse birbirlerini sonsuza dek seveceklerdir.
There is an old Venetian legend which says that if two lovers kiss in a gondola under the Bridge of Sighs at sunset when the bells of the campanile toll they will love each other forever.
Gondol!
Gondola!
Bu gondola binip İç Çekmeler Köprüsüne gidebiliriz.
Take that gondola and head to the Bridge of Sighs now.
Bir gondol bulalım.
We've gotta find a gondola.
Gondol istiyoruz.
We want a gondola.
Şu anda, bir gondolda İç Çekmeler Köprüsünün altından geçiyor.
At this moment, she is in a gondola going under the Bridge of Sighs.
Panayırdaki gondola benziyor, her şey ters gidiyor.
Like the ride at the fair where everything falls out.
Molly ile beraber gondolda gezen 2 hostesi oynuyoruz.
Molly and I play stewardesses sightseeing in a gondola.
şimdi kim büyük kanalı gondolla gezmeye geliyor dikkatli bayan.
Where we're going now, crossing the Grand Canal, by gondola. Carefully, miss.
Kapalı vagon en iyi şansın.
Gondola car's your best bet.
Jimmy Fisheggs az önce gondolla geldi, müdür Franklin.
Director Franklin, Jimmy Fisheggs just arrived. The gondola.
Gondolda sen ve ben olabilirdik.
That could be you and I in the gondola.
Gondolda sevişmeden aşk yapmış sayılmazsın.
You have never made love until you have made love in a gondola.
Ama gondola hiç binmedim.
But never a gondola.
Hayır, gondol olmasın Marie!
Oh no, not the gondola, Marie!
Gondol olmasın.
Not the gondola, not the gondola.
Şimdi, tekerlek 50 metrelik kolu bir ucunda biz kabinin içindeyiz. ve 180 ton ve diğer motorda 4.000 beygir güç vardı.
Now, the wheel was a 50-foot arm with a gondola at one end... and 180 tons and 4,000 horses in motor at the other.
Peki, biz kabini içine baktığımızda sizce kimi gördük.
Well, we looked in the gondola, and who do you think we saw?
Daha önce hiç teleferiğe binmemiştim.
I've never ridden on a gondola before.
Teleferiğe bindiğiniz için teşekkürler.
Thank you for using the gondola.
Teleferik yolcu almaya başlamıştır.
The gondola is boarding passengers now.
Jenny Delaney ile gondol'a bindiğinizde ne olmuş gibi görünüyordu?
What happened when you and Jenny Delaney disappeared in that gondola?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]