Grandpa tradutor Inglês
9,734 parallel translation
Büyükbabamla barıştınız mı?
You and Grandpa are talking again?
Büyükbaba!
Grandpa!
Büyükbabamı da ölüme terk etmeliydim!
And leave grandpa alone to die?
Büyükbabama yaptır.
Have Grandpa do it.
Gel bakalım dede.
- Good. - Come on, grandpa!
Dede!
Grandpa!
Dedem ne olacak?
And Grandpa?
Hele buradan bir çıkayım o dedeyi inim inim inleteceğim.
Soon as I get out of here, I'm gonna clock that grandpa.
Ama hâlâ deden var.
But you still have your grandpa, right?
- Gayet muhteşem bir birleşmeydi dede.
This is a wonderful reunion, Grandpa.
Benim, deden!
It's grandpa!
Peki ya büyükbabam?
And what about grandpa?
Ama dönmek istemediğini düşünmeyin çünkü bir keresinde bir tartışma sırasında dedesine bağırmıştı :
But don't think he didn't want to go back because of what he yelled at his grandpa once in a fight :
Yaklaşık 40 yaşındaki Büyükbaba sadece sürü iyi bir şeyler bulduğunu söyleyince hareket eder.
At nearly 40 years old, Grandpa only moves when the group tells him it's worthwhile.
Büyükbaba şimdiden günün dördüncü şekerlemesini yapmakta.
It's already Grandpa's fourth nap of the day.
Büyükbaba öylece oturacak.
Grandpa will sit this one out.
Büyükbaba bile onlardan daha iyi.
Even Grandpa fares better.
Büyükbaba için bir koltuk.
A seat for Grandpa.
Büyükbaba saldırıyor.
Grandpa is going in.
Haydi Büyükbaba!
Go, Grandpa!
Büyükbaba hâlâ hayatta ve yeni maymun nesillerine örnek oluyor.
Whereas Grandpa just keeps on going, a role model for generations of young monkeys.
- Ne yani "büyük babanıza mouse kullanmak için yardım edin," mi diyeyim.
"hey, come help grandpa use the clicker?"
Dedemin eski Malibu'sunu tamir etmiştik ya hani?
You remember when we fixed up Grandpa's old Malibu, right?
Ah, bu bir benim büyükbaba için.
Uh, this one's for my grandpa.
Babaannem dedeme söyledi. Dedem de dedi ki :
Grandma told my grandpa I heard him say.
- Pekala, nine ve dedeyle oynayacaksın, tamam mı? - Tamam.
- All right, you're gonna play with Grandma and Grandpa, okay?
Bak bende ne var büyükbabamın bana verdiğinin yenisi.
Look what I got... To replace the one grandpa gave me.
Büyükbabamın bana verdiğinin yenisi.
To replace the one grandpa gave me.
Dedesinin yüzüğü olduğunu söylemiş miydim bu arada?
Did I mention it was her grandpa's ring?
- Merhaba, büyükbaba
- Hey, grandpa.
Otur, büyükbaba.
Sit down, grandpa.
Bunlar büyükanneyle dedemiz.
This is grandma and grandpa.
William dayın da deden Gene'nin cenaze töreni detayları var.
Uncle William has the details from Grandpa Gene's burial.
Budala bunağın tekiyle topunu kim ne yapsın?
Who cares about some dumb grandpa and a tin ball?
Kuzenim Winnie bir keresinde dedemin evinde bardak altlığı kullanmayı unuttu diye adam ona miras bırakmadı.
My cousin Winnie once forgot to use a coaster at my grandpa's house, and he wrote her out of his will.
Büyükbaba, nasılsın?
Grandpa, how are you?
Büyükbaba!
Whoa, grandpa.
Büyükanneler öldürün gitsin, tabi dedeleri de.
Grandma take her out, grandpa too.
Oradaki Hassan Dede gibiyim.
I'm like Grandpa Hassan up there.
Namaste, dedeciğim.
Namaste, Grandpa.
Hareket etmekte zorlanıyor musun, büyükbaba?
Having trouble staying on the move, Grandpa?
- Dur. Dedenle dışarı çıkıyoruz!
- We're going out with Grandpa!
Büyükbabanız ve sizinle bir süre Russ ilgilenecek.
Russ is gonna hang with you guys and grandpa for a while, all right?
Earl dede, dedeciğim.
Grandpa earl, or gramps, or...
Annem büyükbabamın da gelmesini istiyor.
And my mom wants my grandpa to come, too.
Sence büyükbaba Frank sonunda bizimle akşam yemeğine gelecek mi?
So you think Grandpa Frank will finally have dinner with us this time?
O benim büyükbabam mı?
Is that my grandpa?
Büyükbabam bizi görmek istemiyorsa, neden sürekli çaba gösteriyorsun?
If Grandpa doesn't want to see us, why do you keep trying?
Büyükbabanız bu ailenin bir parçası.
Grandpa is part of this family.
Büyükbabam gelmedi, her zamanki gibi.
Grandpa flaked, as usual.
Büyükbaba?
Grandpa?