English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ G ] / Gönderecegim

Gönderecegim tradutor Inglês

2,936 parallel translation
Ben bir mesaj gönderecegim.
I'll send a message.
Kuzenlerinden birini, baris sartlarimla birlikte Kralin sehri'ne gönderecegim.
I'm sending one of your cousins down to King's Landing with my peace terms.
Balion'ı eczaneye göndereceğim.
I'll send Balion to the pharmacy.
Bugün ödeme aldım. Yarın parayı göndereceğim.
I get paid today tomorrow I'll send the money.
Onun için birini göndereceğim.
I will send for her immediately.
Ben seni yukariya gonderecegim!
I'll send you higher!
Sana adresi gonderecegim.
I will send you the address.
- Çok güzel. - Sana göndereceğim. - Sorun çözüldü.
♫ Turn your head now baby Just spit me out
Onun iletişim bilgilerini sana göndereceğim.
I send you his contact information.
Bir düşün Cecilia. Kararını verdiğinde uçak biletinle sözleşmeni göndereceğim.
We all think when you decide.
Hayır 250 göndereceğim.
No, I'll send 250.
Onları güvenli bir şekilde buraya getirmesi için iş arkadaşım Cyrus'ı Londra'ya göndereceğim.
I'll send my colleague Cyrus to London and bring them safely back here.
Dinle, otobüsle bir spor çanta göndereceğim.
Listen, I have a duffel bag I'm going to send with the bus.
Göndereceğim onu zaten yakında.
I'll kick him out soon.
- Sana nefes kesici bir elbise göndereceğim!
- And I'm sending you a killer outfit.
Ama önemi yok... istediği kadar uzun sürsün. Senin resmini Fransa'daki polis merkezlerine polis merkezlerine göndereceğim.
It doesn't matter whatever time it takes, but your photo will be circulated to every station in France and to agencies world-wide.
Evinize göndereceğim.
I'll have it shipped to your house.
Göndereceğim.
I will.
Sizi eve bırakması için birini göndereceğim.
I will send someone to take you home.
Ama seni yakalayıp ait olduğun yere göndereceğim.
But I will hunt you down, and send you back where you belong.
Onları göndereceğim.
I'll send them away.
Sana özel, çok hoş ve ıslak bir don göndereceğim!
I'm gonna make'em nice and wet just for you!
Yazdığım bir deneme yazısını sana göndereceğim, dalga geçmek yok. Ben de çektiğim kısa filmi göndereceğim.
Hey, don't make fun of me, but I'm gonna send you that essay I wrote.
Ben de şimdi onu sonsuza kadar, parmaklıklar arkasına göndereceğim.
And now I am gonna let him rot in prison forever.
Son görüşmemizden bu yana konuşmamız gereken birkaç proje var fakat bunları bir kenara bırakmak istedim, çünkü Bölüm Beş'te dikkate değer yeni bir proje var. Bir izleme raporu göndereceğim.
There are a number of projects that we should be talking about from our last communique, but I'd like to put those aside because the new project in section five is worthy of our attention.
- Bunu göndereceğim.
I'm gonna send this.
Geri göndereceğim.
I'm gonna return it.
Bunu yazıya yorum olarak göndereceğim, olur mu?
I'm just gonna post this as a comment to the original letter, okay?
Peder Duchemin'a kitabımın imzalı bir kopyasını göndereceğim.
I'll send the Reverend Duchemin a signed copy of my book.
Otel faturamı kampanyaya göndereceğim.
I'll charge my hotel room to the campaign. Don't worry.
Bak, sana adresi göndereceğim.
Look, I'll send you the address.
Ferman göndereceğim!
I will issue the edict!
Şimdi gülebilirsin ; ama konuşmanızı bölmeme izin verdiğiniz için size daha sonra elle yazılmış bir teşekkür notu göndereceğim.
Laugh now, but I'll be sending you A handwritten thank-you note for letting me interrupt your conversation.
- Tamam, ben destek göndereceğim.
- OK, well, I'll send backup.
Göndereceğim.
Will do.
Resmi mailine göndereceğim.
I'm gonna email the photo to you.
Ölmeden önce sana bir tane göndereceğim.
I'll send you one before I die.
Sana bir araba göndereceğim. Buraya gelmeni istiyorum.
I'll send you a car, I want you here.
Ama onu Stepney'in dışına göndereceğim.
But I am going to get her out of Stepney.
Bir saate yeni bir anlaşma metni göndereceğim...
You'll have a new deal memo in an hour.
Size isimleri mesajla göndereceğim, aldığınızı teyit edin, o kişiye iletin ve silin...
I'm gonna text you the names, confirm you receive them, forward and delete.
Hesaplara faturaları göndereceğim
I'll send the invoice to accounts.
Hayır, Ving Rhames ve Michael Chiklis'e çok benzeyen iki adam göndereceğim.
No, I send two guys that look a lot like Ving Rhames and Michael Chiklis.
- Detayları göndereceğim.
I'll send you the details.
Sizi Beslan'a geri göndereceğim.
I will send you back to Beslan.
Bugün seni bir ziyarete göndereceğim.
I'm going to send you on a house call today.
Oğullarıma para göndereceğim.
Sending cash to my sons.
Sonra da seni el değmemiş olan versiyonunu almaya göndereceğim.
And then I'm sending you on a new mission to retrieve - a pristine version of the program.
Daha güçlü sinyaller göndereceğim.
Uh, stronger signals.
Ayrıca kolyesini incelemesi için merkeze göndereceğim.
I'll also have C.S.U. run her necklace for trace.
Sanırım onlara para göndereceğim.
I think I'll send them the money.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]