English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ H ] / Hasil

Hasil tradutor Inglês

55 parallel translation
Ben Hasil. Sen bir okuyucusun.
I'm Hasil.
Hasil...
Hasil...
- Belki onunla tanışabilirim. - Hasil lütfen.
Maybe I could go make his acquaintance.
- Onunla konuşabilirim.
- Hasil, please. - Maybe I could talk to him.
- Adım Hasil Farrell.
My name is, uh, is Hasil Farrell.
Hasil.
Hasil.
Hasil, dur.
Hasil, Hasil, stop.
Süpürasyon kokusunu buradan bile alabiliyorum Hasil.
I can scent the suppuration from here, Hasil.
Adım Hasil.
My name's Hasil.
- Bunu neden yapayım ki? İşe yaramayacak Hasil.
Why would I do that?
Biz çok farklıyız.
It's not gonna work, Hasil. We're too different.
- Hasil, eve gitmem lazım.
Hey. - Hasil, I gotta go home.
- Hasil, eve gitmeliyim.
Hasil, I have to go home.
Yuh be Hasil. Aşağıda iyi niyet elçimiz olmuşsun resmen.
Damn, Hasil, you're just our goodwill ambassador down there, aren't you?
Lady Ray öldü Hasil.
Lady Ray's dead, Hasil.
- Hasil hadi!
Hasil, come on!
Hasil?
Hasil?
- Hasil nerede?
Where's Hasil at?
- Adım Hasil Farrell.
Hasil Farrell is my name.
Söylesene Hasil para istiyor musun?
Say, Hasil, you need money?
Hasil Farrell ve ben yakın arkadaşlarız.
See, Hasil Farrell and I are close personal friends.
- Hasil kardeşi gördün mü?
Hey, you see brother Hasil?
Hasil'in dediği gibi kanuncular cesedi bulduysa polis onu morgda saklıyor demektir.
If the law found the body like Hasil said, it means the police are keeping him in the morgue.
Aynı Hasil'e yaptığın gibi parmaklarını teker teker keserler.
Cut your fingers off, like you did Hasil's, one by one.
Hasil'in arkadaşıyım.
I'm a friend of Hasil's.
Hasil'le bir işe başlayacağız.
Hasil and I are going into business.
- Hasil'i ne kadar tanıyorsun?
So, how well you know Hasil?
Hasil burada mı?
Hasil here?
Hazel Farrell. - Hasil.
Hasil.
Hasil!
Aah! Hasil!
- Hasil, durmam lazım.
Hasil, I gotta stop. Come on.
Hasil Farrell? Saygılar hanımefendi.
Hasil Farrell?
- Götürün onu. - Hasil.
- Get'em out of here.
Hasil.
- Hasil. Hasil.
Hasil!
Hasil!
Olmaz Hasil. Sana ve şuradaki dört adama ihtiyacım var.
No, Hasil, I need you and these four men, okay?
- Hasil!
- Hasil!
- Hoşça kal, Hasil.
Goodbye, Hasil.
Kuzen Hasil.
Cousin Hasil.
Hasil'le beraber herkese özgür olduklarını söyle.
Tell Hasil and the others they're free.
- Hasil nerelerde?
Where's Hasil?
- Ne diyeceksin Hasil?
Say what, Hasil?
- Ne demek istedin o zaman Hasil?
So what did you mean, Hasil?
- Özür dilemen işimi geri vermiyor Hasil.
Sorry doesn't get me my job back, Hasil.
- Şaraba ihtiyacım yok Hasil.
What I need isn't wine, Hasil.
Evet Hasil.
Hasil, yes.
Hasil, biz böyle yaparız.
Hasil, this is our way.
- İşe yaramayacak Hasil.
- Everything's fine.
Biz çok farklıyız.
It's not gonna work, Hasil.
Hasil Farrell.
It's Hasil Farrell.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]