English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ H ] / Haul

Haul tradutor Inglês

2,009 parallel translation
Beni hapse falan atmayacaksanız eve gitmek istiyorum.
So, you know, unless you're gonna, like haul me off to some irs jail or something i'd really like to get home now.
Üzgünüm ama alıcı gelmeden olmaz.
Sorry, but this haul's getting returned to sender.
40 yıl boyunca ben ve hanımım geceleri bezginlere, uzun yol kamyon şoförlerine, okula gidip gelen çocuklara dinlenme fırsatı verdik.
For 40 years, me and the missus used to give respite to the weary in the night : long-haul truckers, kids going back and forth from school ;
Alıp götürmek istedi.
He wanted to haul it away.
Onu şehirde her gezdiremeyişinde bunu yapmak zorunda kalan ben oluyorum.
Every time you can't haul her all over town, I'm the one who gets stuck doing it.
"Bayan Preston. Şerifin gelmesini ve büyükbabanızın cezaevine girmesini istemiyorsanız, bilardo salonuna gelip beni görün. Web Saunders".
Dear Miss Preston, if you don't want the sheriff to come and haul your grandpa into state's prison, you better come and see me at the billiard hall right away.
Uzun zaman önce, Amerika'nın güneyinden RR ile taşıdıkları yüklerle uzun yola çıkan tır şoförleri burada mola verirlerdi.
Long ago, truckers far and wide used to stop here for a little RR in the middle of their long haul through the good old southern U.S. of A.
Şimdi bu 500 kasa şarabı yok edecek birini bulmam gerek çünkü artık görmeye dayanamıyorum.
Now I gotta find a guy who can haul away 500 cases of wine... because I can't stand to look at this... shit... anymore.
Kıçımı kaldırsam iyi olur.
Guess I better haul ass.
Yüklü bir ganimet.
It was a pretty good haul.
Şimdi çık buradan, pisliklerini de topla ve bir ekmek kamyonuna binip git buradan.
So get out, pack your shit get on the bread truck and haul fucking buns.
Bir kaç hafta görüşürsünüz sonra belki takılırsınız, sonra yerleşirsin.
You date for a couple of weeks maybe, and then you - rent a u-haul, and you move in. - U-hauled...
Şu beraber'takılma'işini mi?
Oh, that the two of us should U-haul together?
Takılmak mı?
U-haul? !
Beraber takılmak istiyor.
She wants to u-haul.
Çok hoş bir teklifte bulundun. Benim için ne kadar anlamlı olduğunu bilmelisin. Yapmayı istediğin -
You made a lovely proposal to me and I want you to understand how very much it meant to me that you would want to... to u-haul with me?
Seni bir fırlatırım, nasıl fırlatılırmış görürsün.
I'll haul you harder than you fuckin'hauled that.
Daha fazla para kazanmak için daha fazla araç çekerlerdi.
They was always cranking it to haul more so as they can get paid more.
Pekala ekspres yoldan gidersen çabuk varırsın, toprak yolda biraz daha geç varırsın.
Well, freeway will get you in fast enough,... but the dirt road it's a bit of a haul.
Cenaze arabasını arkasında nakliye kamyonu olmaz, Ryder.
You never see a U-Haul behind a hearse, Ryder.
Bugün oğlunun gelip seni huzurevine götüreceğini söylediğini sanıyordum.
Thought you said that boy of yours was coming to haul you back to the nursing home today.
Ben bunları götürürüm, sen onların arabasını al.
- I'll haul these punks in ; you drive their car.
Ben ve Bolger parasını ödediğin sistemi alıp Broken Bow'a götüreceğiz.
Me and Bolger, we're gonna take that whole operation that you paid for we'll haul it up to Broken Bow.
-'Lokma Donny', kaldır kıçını da,'Mangır Mona'neye takılmış bir bak.
- Donny Doughnut, haul your ass downstairs and see what's keeping Money Mona.
- Ganimetten payımı alırım, tamam?
- I get a cut of the haul, right?
Arkadaşlar, bence çok hızlı olmalıyız!
Dudes, I say we make like a bread truck and haul buns!
İki günlük vurgun yapacağım. Sevgililer Gününde dönmüş olurum.
I got a two-day haul to make in one day, if I'm gonna get back by Valentine's.
Üç yıl uzun bir zaman.
But three years is a long haul, you know.
Ama seni bulursa, kıçına tekmeyi basacak. Ne?
But he is going to haul your ass in as soon as they find you.
Şimdi, polislerin seni alıp götürmelerine sadece bir dakika var.
Now, I only got a minute before the cops come in here and haul you out.
Daha sonra da beni hapishaneye atacağını söyledi.
And then he said he was gonna haul me off to jail.
Kıçımızı kaldırırsak bir günde oradayız.
Should make it there in a full day, if we haul ass.
Neyse sonra zaten ben anılarımı yazıcam
After all, with this haul I can retire, put my feet up. Write my memoirs.
Kaptan Mulder hemen şimdi, sizi emre itaatsizlikten mareşal sizi mahkemeye çıkartacaktır.
Report to Captain Mulder right now and if you fail to obey an order I'll haul you in front of a court marshal myself.
Çekçekine bir göz atmak istiyorum, eğer sorun etmezsen. 20 kağıt.
We'll, I'd like to take a gander at your haul, if you don't mind.
Ağır iş makineleri çalıştırmak, yüzlerce yardlık toprak çıkarmak, ve daha sonra onu çöp gibi elden çıkarmak için yüzlerce mil öteye taşımak çok saçma.
To operate heavy machinery, pull out hundreds of yards of soil, then haul it hundreds of miles away to dispose of it like it's garbage just seemed ludicrous.
Cumartesi sabahı ilk işimiz eşyalarımızı nakliye şirketine verip şehir dışına çıkıyoruz.
First thing Saturday morning, packing up the U-Haul and driving upstate.
Bu kamyonu eski para sergisi için bazı şeyleri taşımak için kiralamıştım.
I rented this truck to haul some stuff to a coin show.
Oldukça fazla tebrik var sana.
Quite a haul thanks to you.
Senden, onu arabanın bagajına tıkmanı ve buraya getirmeni istiyorum.
I'm telling you to jam him in the boot of your car and haul his ass in!
Evet, ama... Bunu bahçıvanımız aletlerini taşımak için kullanıyor.
Yeah, but- - lt's what the groundskeeper uses to haul stuff around.
David onları içeri taşır.
Let David haul it in.
- Uzun uçuş hostesi.
- She's a long haul air stewardess.
Güzel bir nakliye.
That's a good haul.
Eğer ödül yeterince büyükse, onu Maine'e kadar götürürler.
Bounty's big enough, they could haul his ass to Maine.
Hemen tabanları yağlayalım.
Let's haul ass fast.
- Sence ne kadar kazançlı olacaklar?
How big a haul would you say they'll take in?
Bir daha düşündüm de, hiç bulaşma çünkü zaten kıçında aylardır Jenna'nın bakımı için ödemediğin nafakanın borcu var.
Oh, wait, on second thought you better not, because I'll haul your ass into court for the months you're behind on jenna's child support.
Ne bir vurgun ama!
Holy shit. What a haul.
Uçuş ne kadar uzun olursa, o kadar çok para alırsın.
The longer the haul, the bigger the pay.
- Taşıyıp götürmesi için birini tutacağım.
Hire someone to haul it away.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]