Heartache tradutor Inglês
430 parallel translation
Ve bu uykuyla yürek acısına ve etin maruz kaldığı binlerce doğal şoka son verdiğimizi söyleriz.
And by a sleep to say we end the heartache and the thousand natural shocks that flesh is heir to.
Ve bu uykuyla yürek acısına ve etin maruz kaldığı binlerce doğal şoka son verdiğimizi söyleriz. "
And by a sleep to say we end the heartache and the thousand natural shocks that flesh is heir to. "
Ölmek, uyumak sadece. Uyumakla yalnız bitebilir bütün acıları yüreğin, çektiği bütün kahırlar insanoğlunun. Böyle hayırlı bir sonuca can kurban.
To die, to sleep, no more, and by a sleep to say we end the heartache and the thousand natural shocks that flesh is heir to, it is a consummation devoutly to be wished.
Ne büyük bir kalp ağrısı.
Oh, what a heartache.
Rüyalarında kederlerin kaybolur
You will lose your heartache
"Yürek yaralarına ve hayatın insanoğluna yaşattığı binbir derde."
"the heartache... " and a thousand natural shocks... " that flesh is heir to,
Aşk acısı çekiyor demek istedim.
I mean that she's suffering from heartache
Keder.
Heartache.
Keder dolu bir gece.
A night of heartache!
Yaşanan bunca sıkıntı ve tasanın ardından mekân değişikliğinin onlara iyi geleceğini düşündüm. "
Thought a little change of scenery would do us all a world of good... after so much trouble and heartache.
Neyse, sen... Bill Jorden'nin yerine abinin tarafını seçince, bir sürü kalp kırıklığından da kurtulmuş oldun.
Anyway, when you... when you chose your brother's side over Bill Jorden's, you sure saved yourself a lot of heartache.
Bak, kalp kırıklığından daha kötü şeyler de var.
See? There are worse things than heartache.
Bunca zaman içinde, çaba-uğraş ve üzüntüler ve her şeyin üstesinden gelmek sonra hiç bir şeye değmeyeceğini keşfetmek bir şeyler eksik.
After all this time, the struggling and heartache, and you make it. Then you find out it doesn't seem worth it. Something is missing.
Tek amacın yüreğime indirmek.
All you know is to give me heartache.
- Evet, benim de kalbim ağrıyor.
- Yes, I've got bloody heartache.
Sana tek getireceği acı olacak.
She'll bring you nothing but heartache.
Yürek sızımın geçmesi için nerede Tetik Viskisi bulabilirim? Nerede?
Where can I heal my heartache with a glass of Trigger Whisky?
Bu baş ağrısını istemiyorum ve iş bitti.
L don't want this heartache and I don't... I'm just finished.
Karısının ölümü ona büyük bir acı vermiş.
His wife's death gave him a great heartache.
- Kalbimdeki ağrı.
- The old heartache.
Bu kadarının gönül yarasını telafi etmeye yeteceğini düşünmüyor musun?
Don't you think that's enough to make up for the heartache?
# To let my heartache mend
To let my heartache mend
Ve bir uykuyla, Yürek sızısına ve bedeni bekleyen. Binlerce doğal darbeye son verdik diyebilmek?
And, by a sleep to say we end the heartache and the thousand natural shocks that flesh is heir to.
Mücadele, kalp kırıklığı ve yalnızlık.
Strife and heartache and loneliness.
Kızıyla olan sorunlarını unutmasına yardımcı oluyor ve aşk acısını azaltıyor.
Helps her forget her troubles with her daughter... and eases her heartache.
Aşk acısını yoluma getiriyor.
# Brings heartache my way
Kalp ağrısından başka, kalp ağrısı, üzüntü, ve ızdırap.
Nothing but heartache, heartache, sadness, and miserky.
" Sen bana üzüntü ve kederden başka bir şey vermedin
" You've given me nothing But heartache and hurt
Çok üzüldüm, ama biz özel insanlar bazen acı çekmeye mahkûmuzdur.
I'm sorry, but you know us special people are destined for heartache.
Bu kadın acı içinde.
This is someone else's heartache.
# Düşmüşüz bilinmeze doğru yollara #
With never a heartache and never a care
Uyumakla yalnız bitebilir bütün acıları yüreğin.. çektiği bütün kahırlar insanoğlunun.
And by a sleep to say we end the heartache, and the thousand natural shocks that flesh is heir to.
- Ne yani senin alkolik olmanı ben mi istedim?
Wait. Are you... Saying I wanted you drunk all those years, all that heartache?
Benim de kalbim ağrıyabilir, biliyorsunuz.
I can feel heartache, too, you know!
ve bir uykuyla yürek sızısına... ve bedeni bekleyen binlerce doğal darbeye son verdik diyebilmek... Hangi insan gönülden istemezdi... bu mutlu bitişi.
And, by a sleep to say we end the heartache... and the thousand natural shocks that flesh is heir to...'tis a consummation... devoutly to be wished.
Bana verdiler İnsan Servisi'nde, ve onu getirdiler, tüm bu yıllar boyunca, kimden sonra ne keder, çıplaklık ve ölümden sonra,
Boom! They give him to me at Human Services, and I am bringing him, after all these years, after who knows what heartache, after the naked and the dead,
seni yaşam boyu baş ağrısı ve suçluluk duymandan kurtarıyorum.
To save you from a lifetime of heartache and guilt.
Size gönül yarasından ve Tanrı'nın yokluğundan bahsedeyim.
" Let me tell you about heartache and the loss of god...
Evet, bu saçmalığa ve kedere katlanman gerekmiyor.
Yeah, you don't have to put up with this bullshit and heartache.
Istırabımın, senin romantizm şansına müdahale etmesine izin vermem.
I won't let my heartache... interfere with your chances for romance.
Gönül yarama vurulan ve acı veren bir prangadan başka bir şey değildin çok uzun, acınası yıllar boyunca yakamdan düşmedin.
You've been nothing but a ball and chain... of heartache and hurt. Hanging around my neck... for too many god forsaken years.
Ve bacaklarının arasından, taşşaklarını kalp atışlarımın içine çekmek istiyorum.
And down between your balls, suck your cock into my heartache.
Benim korkunç bir gönül yaram var, ve bunu düzeltebilecek tek kişi sensin.
I've got a terrible heartache, and you're the only one who can fix it.
# Kalp kırıklığı ve hüzün #
# The heartache and the sadness #
Kirik bir kalp buluyor, Mitch... sevgi ve guvenin olumunu.
She finds heartache, Mitch... the death of love and trust.
Senin gibi bir kadın için yalnızca..... kalp ağrısı ve yalnızlık denilebilir.
That can only spell heartache and loneliness... for a woman like you.
Yüreğinin sızısını sesinde duyabiliyor musun?
Can you hear the heartache in her voice?
Aptal bir hayalin peşine düşmek sana ve etrafındakilere kalp ağrısından başka bir şey vermez.
Chasing a stupid dream causes nothing but you and everyone around you heartache.
- Evet. Yanında da kalbim kırılırsa- -
- Well, yeah, and heartache.
İyilerdir ama biraz üzüntü verirler.
But they cause a lot of heartache.
- Biraz acı ve kalp kırıklığı.
- Yeah, a little pain and heartache.