Hubbard tradutor Inglês

Şaşırma. " Şehrimizin ileri gelenlerinden Bay Benjamin Hubbard bu akşam Chicago'dan Bay Marshall'la şehrimize pamuk fabrikası kurulması konusunu görüşecek.

And no wonder. " Our leading citizen, Mr. Benjamin Hubbard... will confer this evening with Mr. William Marshall of Chicago... about the building of a cotton mill here.

- Hoşçakalın, Bayan Hubbard.

- Good-bye, Mrs. Hubbard.

Hubbard Sons ve Marshall Dokuma fabrikasına içiyor ve uzun ve karlı bir iş hayatı diliyorum.

I give you the firm of Hubbard Sons and Marshall Cotton Mills... and to it a long and prosperous life.

Hubbard Sons ve Marshall'a.

Hubbard Sons and Marshall.

Horace Hubbard Sons'a birçok kere fayda sağladı.

Horace has done Hubbard Sons many a good turn.

Biliyor musunuz, Oscar Hubbard'ı ilk kez o gün görmüştüm.

You know, that was the first day I saw Oscar Hubbard.

Ağabeyim annemi kızdırmak için, onun Hubbard'ları sevmediğini söylemişti. Ve karaborsacı olduklarından dolayı da partiye davet etmediğini söylemişti.

And my brother, to tease Mama, said Mama didn't like the Hubbards... and wouldn't invite them to the party because they kept a store.

Ben Hubbard pamukları istiyordu ve Oscar Hubbard bu sebepten evlendi.

Ben Hubbard wanted the cotton, and Oscar Hubbard married it for him.

Buraya gelmemin sebebi Hubbard Sons ve Marshall Pamuk Fabrikaları'na yatırım yaptığımızı söylemeye geldim.

I only came down this time to tell you that... we have invested our money in Hubbard Sons and Marshall Cotton Manufacturers.

Anne Hubbart ile beraber.

With a Mother Hubbard.

Bu da bana bazı kirli çamaşırları gün yüzüne çıkartmam gerektiğini hatırlatıyor.

And that reminds me. Old Mother Hubbard has something in the cupboard.

Ben Başmüfettiş Hubbard. Bu bölgede soruşturmaları ben yönetiyorum.

I'm Chief Inspector Hubbard, in charge of Criminal Investigation of this division.

- Mark, bu Müfettiş Hubbard.

- Mark, this is Inspector Hubbard.

Ben O'Brien.

- O'Brien here. - Hubbard.

Hubbard. Dinle O'Brien, tekrar içeri girdim.

Look, O'Brien, I've got back in again.

Müfettiş Hubbard, benim, Mark Halliday.

Inspector Hubbard. It's me, Mark Halliday.

Hubbard.

Hubbard.

- Müfettiş Hubbard?

- Inspector Hubbard? - O'Brien?

- Evet, Peder Hubbard, çok yer var.

Yes, Father Hubbard, there certainly is.

Günaydın Hubbard Ana.

Well, good morning, Mother Hubbard.

Kulağında birçok çocuk bağırışlarıyla kocakarı olarak son nefesini verme.

Don't wind up a Mother Hubbard, with a bunch of kids hollering in your ear!

Rahibe Hubbard olabilirmişim.

I might as well be in a Mother Hubbard.

Elbert Hubbard'a... Doğu Lackawanna.

To Elbert Hubbard of East Lackawanna.

Elbert Hubbard'a. Doğu "Wannalacka".

To Elbert Hubbard of East Wannalacka.

212 Hubbard Caddesi...

212 Hubbard Street...

İkinci eşim öfkeden çılgına dönecek :

Well, my second husband, Mr. Hubbard, would have raised hell.

Affedersiniz bayan, benim migrenim var. Müsaadenizle kompartımana döneceğiz.

Would you forgive us if we went back to the compartment, Mrs. Hubbard?

Affedersiniz ama Bayan Hubbard bize doğru geliyor.

You must excuse me, Mrs. Hubbard is upon us.

Peki ya çenebaz Bayan Hubbard nerede?

And where is the loquacious Mrs. Hubbard? I should like to get some sleep tonight.

- Şimdi sıra kimde?

- Who's next? - Mrs. Hubbard.

Eğer Brod'a varmadan her şeyi halletmiş olmamız gerekiyorsa, acele etmeliyiz.

- Time is what counts, Mrs. Hubbard, if we are to complete this inquiry before reaching Brod.

- Adınız Harriet Belinda Hubbard.

Your full name is Harriet Belinda Hubbard?

Cinayet gecesi, odanızda birinin saklandığını Pierre'e söylemişsiniz.

Anyway... Mrs. Hubbard, I overhead the whole of your conversation with Pierre about there being a man in your room soon after 1 : 00 on the night of the murder.

- Mendilinizi de vereyim.

Your handkerchief, Mrs. Hubbard.

Harriet ya da Hubbard'a ait olduğu. Ama bu benim değil.

H for Harriet, H for Hubbard, but it's still not mine.

Bu hassas işte bana çok büyük yardımınız dokunmuş oldu.

Oh, Mrs. Hubbard, you have afforded me a great deal of help in this difficult case.

Bayan Hubbard'ın klasik patırtısı dışında, gayet güzel uyudum.

On the contrary, apart from one of Mrs. Hubbard's customary outbursts, I slept very soundly.

Bayan Hubbard'ın bulduğu düğmenin aynısı.

A button found by Mrs. Hubbard.

Bir kez daha sizin sayenizde, her şey daha iyi oluyor.

You may set your mind at rest, Mrs. Hubbard.

Bayan Hubbard sabah 1 : 1 5'te odasında saklanan bir adam olduğunu söylemişti.

Mrs. Hubbard was conscious of a man in her compartment soon after 1 : 15 a.m.

Biraz önce, Bayan Hubbard bu kan lekeli hançeri buldu doktor da bunun cinayet silahı olduğunu onayladı.

Later still, Mrs. Hubbard discovered this bloodstained dagger, which Dr. Constantine confirms could have been the murderer's weapon.

Bayan Harriet Hubbard'a da ait olmadığı gibi.

It does not. No. Nor does it belong to Mrs. Harriet Belinda Hubbard.

İkincisi olan Bay Hubbard mı, yoksa birincisi Bay Grünwald mı?

Your second husband, Mr. Hubbard? Which husband? Your second husband, Mr. Hubbard?

Bayan Hubbard 1 : 1 5'te kompartımanında bir adam olduğunu söylemişti, ki bu adam, kimbilir neden, bir düğmesini düşürmüştü.

At 1 : 15 came Mrs. Hubbard's announcement that there was a man in her room, who had, for reasons which I dare not even guess, shed a button.

Dün Ben Hubbard'la konuştum.

I talked to Ben Hubbard yesterday.

Evet Dr. Hubbard.

Yes, Dr. Hubbard?

Bunun farkındayım Dr. Hubbard.

I'm well aware of that, Dr. Hubbard.

Dr. Hubbard... çevre ekibimizin başına geçerseniz çok memnun olurum.

Dr. Hubbard I would appreciate it if you would head up our environmental team.

Dr. Hubbard dışarıda canlı Afrika arısı topluyordu.

Dr. Hubbard was out collecting live African bees.

Bayan Hubbard!

Mrs. Hubbard.

Linda Arden tüm kariyeri boyunca Bayan Hubbard kadar zor bir rolü hiç üstlenmemişti.

Mr. Grunwald? Linda Arden, the actress, never played as difficult a role as Mrs. Hubbard, the organizer of this extraordinary revenge.