Janitor tradutor Inglês
1,680 parallel translation
Şirketini bir temizlikçiden daha iyi bir Sekilde neyle gizleriz?
What better cover to infiltrate your company than a janitor?
O temizlikçi gibi görünen bir casus. Yada temizlikçi olduğunu zanneden Bir casus. Her halukarda çok tehlikeki, Ondan önce davranmalıyız.
A spy pretending he is a janitor or a spy who thinks he's a janitor, either way he's a lot more dangerous than we ever anticipated.
Eh... bir düşün Ben temizlikçi miyim?
Eh... still think I'm a janitor?
Kesinlikle ben bir temizlikçi değilim.
I am definitely not a janitor.
Temizlikçi, benim kıçım.
Janitor, my ass.
Fazla zeki olma temizlikçi.
Don't get too clever, janitor.
Jake, sen bir temizlikçisin!
Jake, you're a janitor!
Ben sadece temizlikçiyim.
So I'm just a janitor.
Sen sadece bir temizlikçisin.
You're just a janitor.
İki kadın bir temizlikçi için savaşıyor.
Two ladies fighting over a janitor.
- bekle, hey hey, Bir kez daha... Promosyon için çalışan yardımcı işçiye karşı çılgın temizlikçi hakkında?
- Whoa, wait, whoa whoa, one more... what about the mad janitor versus the co-worker with the promotion?
Garson ve Temizlikçi dünya turunda.
The waitress and the janitor take on the world.
Ben mucize bir avukat değilim, sıradan bir çalışanım.
I'm not a miracle worker, I'm a janitor.
Hizmetli olmak mı?
To be a janitor?
Çünkü bildiğin önemli şey her ne ise izin ver sana yardımcı olayım, çünkü sana bir hizmetli olarak diyorum ki, ufukta elinde süpürge ile bekleyen biri yok.
Because whatever else you think is so important you better let me help you, because I'm telling you janitor to janitor, I don't see anybody else with a broom on the horizon.
- Çalıştığım yerde odacılık yapıyor.
Well, get this. He's a janitor at the place I work.
- Sen ciddi misin?
He's a night janitor. You serious?
- Geceleri çalışıyorum.
I'm a janitor.
- Ben Scruffy, hademeyim.
- I'm Scruffy, the janitor.
Kimsin sen, hademe mi?
Who are you, the janitor?
Bence yeterince hızlıyım, hademe.
I think I swim fast enough, janitor.
Hademenin hiç şansı yok, dostum.
Janitor don't stand a chance, man.
- Ya hademe, oda alabilir mi?
The janitor?
Hademe çalıyordu.
It was a janitor.
Ben temizlikçiyim, Joe paspas, Peyton da pislik.
I'm the janitor, Joe's the mop, and Peyton's the mess.
O olduğuna eminim efendim. Şu hademe.
I'm pretty certain that's him, sir- - the janitor.
Demek bir temizlikçisin?
So you're a janitor?
Zenciyim o halde temizlikçi olmalıyım.
I'm a black man so I must be a janitor.
Şey, sen temizlikçi kıyafeti giymişsin de o yüzden.
It's just, you're wearing a janitor's outfit.
Demek zencinin biri indirimli bir mağzaya gidip hayaları rahat etsin diye temizlikçi kıyafeti alamaz.
So a black man can't just go in a thrift shop and buy a janitor's outfit because he find it comfortable on his nuts.
Temizlikçiyim.
I'm a janitor.
Sanırım Dean temzilikçi olduğun için güzel bir evde oturmana şaşırdı.
I think Dean's surprised you live in a nice house, because you're a janitor.
Ama beyaz bir temizlikçi olsaydım o kadar şaşırmazdın.
But you wouldn't be as surprised if I was a white janitor.
- Maaşları hademe maaşından düşük.
They get paid less than a janitor.
Bulamazsanız, kapıcılık yapmaya hazır ol.
If you fail, you'll be a janitor.
Neden hizmetli arabanda bir dünya taşıyorsun?
Why do you keep a globe on your janitor cart?
- Yeminini bozmak kötü bir şey mi?
- You take some oath as a janitor?
Dharma hademesiymiş.
He was a Dharma janitor.
bir okul hademesini ve peder Jesse Jackson'u işaret ediyor.
A janitor at his school, and... Oh! The reverend jesse jackson.
Hizmetlinin ne dediğini bilmiyordum ama işlerin düzeldiğini hissediyordum.
I don't know what the Janitor had said, but I feel like things are looking up.
Hizmetli'ye, bu elektronik postayı sana göstereceğime dair söz verdim.
I promised the Janitor I'd show you this e-mail.
Hizmetliyim ben.
Janitor.
Bir görevlinin tuvaletleri saat dokuzda temizlediğini ve tuhaf bir durum fark etmediğini söyledi.
He said a janitor cleaned the bathrooms at 9 : 00, and didn't notice anything unusual.
Belki de temizlikçi oraları cinayetten hemen önce temizlemişti.
Here, right? Probably because the janitor cleaned up right before the murder.
Duruma bakılırsa, bir hademe öldürmüşüz.
Apparently, we took out a janitor.
BOYACI. Hizmetliyi arayın.
PAINTER CALL JANITOR
Boomer'ı gizlice içeri sokmama yardım ettiğin için teşekkürler Hizmetli.
Thank you so much for helping me sneak Boomer in, Janitor.
Hizmetli, Boomer'ı tekrar gizlice içeri sokmama yardım ettiğin için teşekkürler.
Janitor, thank you so much for helping me sneak Boomer in again today.
Altyazı : Tayfun İlker OLGUN
Transcripted and synched by The Janitor
6 yildir yerleri temizliyorum.
Janitor : i've been mopping these floors for six years.
su kiz, hademenin bahsettigi gerçekten garip.
The girl that the janitor described - - That's pretty weird. Yeah.