Jeez tradutor Inglês

Tanrım.

Oh, jeez.

Allah'ım!

Jeez!

Tanrım!

Oh. Oh, jeez.

Tanrım!

Jeez!

Anneciğim...

Oh, jeez, Mom.

Tanrım, yazarken bu kadar uğraşmamıştın.

Jeez, you're taking longer to proofread it than we did to write it.

Sana kızgın olabilirim,... ama senden nefret etmiyorum.

Well, jeez, Cat, I'm mad at you, but I don't hate you.

Tanrım, onu affetmeyecek misin?

Jeez, aren't you ever gonna forgive him?

Şuna bak, adam harbiden aklını yitirmiş!

Jeez, that dude is totally whack!

- Tanrım!

- Jeez!

- Tanrım.

- Ah, jeez.

Harvey, bu duyduğum en aptalca şey.

Harvey, that's the dumbest thing I've ever heard. Jeez.

Tanrım.

Jeez.

Ne olacağını sanıyorsun Brett?

Jeez, Brett, what do you think is gonna happen?

Dev gibiyim.

Jeez, I'm a giant.

Danine, hayatım. Olamaz.

Danine, honey, Sweetie... oh, jeez.

- Tanrım, bu şey...

( Daniel ) Jeez, this thing is...

Tanrım, içlerinden birinde benim de ismim var.

Jeez, that's the one with my name in it.

- Tamam mı?

Jeez. - Okay.

Hay böyle işin, ne bitmedik çilemiz varmış be!

Jeez. Don't be such a pain in the ass!

Hadi ama Mathias sakin ol.

Jeez, relax, Mathias.

Tanrim.

Oh, jeez.

- Yapma ama.

- Oh, jeez.

Tanrım!

Oh, jeez.

Ne bilmek istiyorsun?

Jeez. What do you want to know?

Tanrım. - Gerçekten de öldü.

- Oh, jeez.

Ne var onda?

Jeez... What's in there?

Tamam ya bir şey demedik.

Okay, okay. Jeez.

Ben de mi eskrim dersine yazılsam acaba.

Jeez. Maybe I should take up fencing.

İyi refleksti.

Jeez. Nice reflexes. Just fluff.

Duramaz mısınız?

Oh, you can't? Jeez, that's too bad.

Cidden!

Jeez!

Cola Zero'm nerede?

- Where the fuck is my Coke Zero? - Jeez.

- Tanrım. - Ne var?

Jeez.

Nedir yani?

Jeez.

- Larry, Larry, Larry.

- Larry, Larry, Larry. - Aw, jeez.

Fishlegs, karşı koymadan vazgeçemezsin.

- Jeez. - Fishlegs, you can't cave in.

Tanrım, bir tane daha mı?

Jeez, another one?

Tanrım, ben de arabada çalışmayı sevdiğini düşünmüştüm.

Well, jeez, I thought you liked working on the car.

Tanrım, maytap değil miydin sen?

Jeez, ain't you the firecracker?

Dikkat edin!

- Look out! - Oh, jeez!

- Tanrım, Mikey.

- Jeez, mikey.

Aman Tanrım. Ortağım çıldırdı.

Ah, jeez--I, uh- - my partner went crazy.

Tanrım Louise, iliğini kemiğini kurutmuşsun onun.

Jeez Louise, loosen up a little bit.

Tanrım Louise!

Jeez, Louise!

- Ah! Ne oldu ki?

Jeez.

Tanrım, aklından geçenleri anlat hadi.

Jeez, tell us what you really think.

Aman Allah'ım! En iyi çalışanlarımdandı.

Jeez, he was one of my best guys.

Tanrım.

Shh, jeez.

Üstelik büyük bir tekerlekteki yetişkin bir adamın laflarından alınmak imkansız.

Jeez. Besides, it's impossible to get offended by a grown man on a big wheel.

Tanrym, şuna bak Alan.

Jeez, Alan. Look at this.