Kerry tradutor Inglês

Kerry çok ilgini çekiyorsa bu konuda bir araştırma yap.

All right. If you're so damned interested in this, do a study.

Peter. Kerry ile acil cerrahinin ortak yapacağı araştırmadan bahsediyorduk.

Kerry and I were discussing a study between ER and Surgery.

Kerry vaktin var mı?

Kerry, got a second? Yeah.

Elbette Kerry.

Sure, Kerry.

Kerry, tahlillerin geldi.

Kerry, your labs came back.

- Kerry, kahve ister misin?

- Kerry, you want some coffee?

Yapma, Kerry, ben kolay tiksinmem.

Come on, Kerry, I'm not squeamish.

Kerry.

Kerry.

Kerry!

Kerry!

Kerry, nerede kalmıştık?

So, Kerry, where were we?

Kerry, bu konuda daha iyi hissetmen için ne yapabilirim?

Kerry, what can I do to make you feel better about this?

Kerry, yapma böyle.

Kerry, don't do this.

Takvimine bak Kerry.

Check your calendar, Kerry.

Kerry sana yük olduğum için üzgünüm.

I'm sorry to be a burden.

Bu işi istemezsin Kerry.

You wouldn't want this job.

Aferin sana Kerry.

Nice work, Kerry.

Tamam Kerry. Mesajın alındı.

You've made your point.

Kerry bunu kendine sormalısın.

You'd probably have to ask him that.

Beni Kerry Weaver yolladı.

Kerry Weaver referred me.

Hayır. Kerry bana oğlunuzdan bahsetti.

No, Kerry told me about your son.

Kerry acil servisi herkesten iyi biliyor.

Kerry knows this ER better than anybody we'd hire.

Mark, ona ikinci seçimimiz olduğunu söylemenin anlamı yok.

Mark, no sense in telling Kerry she was our second choice.

Kerry seninle konuşmak istiyorum.

Kerry, I want to talk to you.

Yarışmada hâlâ varsın Kerry. Sadece...

You're not out of the running, Kerry.

Ben Kerry Weaver, sezonluk biletim var.

I'm Kerry Weaver, season ticket holder.

- Geçici şefsin, Kerry.

So you're the Interim Chief, Kerry.

"Kerry Weaver'ın Dr. Douglas Ross'la ilgili performans değerlendirmesi."

"Performance Review, Dr. Douglas Ross, by Kerry Weaver, M.D."

Doğru Kerry.

That's right, Kerry.

Ne oldu Kerry?

What's up, Kerry?

Kerry, Ross yeni Acil Pediyatri Uzmanı.

Kerry, Ross is the new Pedes ER Attending.

Bir karar ver, Kerry.

Make a decision, Kerry.

- Ben hallederim Kerry.

- I got this, Kerry. Go inside.

Kerry Weaver, sen çok muzır bir kızsın.

Kerry Weaver, you are a bad, bad girl.

Kerry'le özel olarak konuşabilir miyim?

Can I have a moment with Kerry?

- Güzel tahmin. Teşekkürler.

Thanks, Kerry.

- Bu Kerry Weaver.

- Kerry Weaver.

Harikaydın Kerry.

Great job, Kerry.

Harika geçti Kerry.

It went great, Kerry.

Harikaydı Kerry.

- No, it went terrific.

Ben'den, Kerry'den nefret ediyorum. Herşeyden nefret ediyorum...

I hate Ben, I hate Kerry and I hate....

Bir saniye, Kerry'i alayım.

Just a second, let me get Kerry.

Ben senin ciciannenim, Kerry.

I'm your godmama, Kerry.

Kerry'ye bakabilir misin?

Can you help with Kerry?

- Elizabeth Kerry ve takımı!

- Elizabeth Kerry and her merry band!

Hep beraber Beth Kerry'nin oğlunu aramamiz gerekiyor.

We all need to look for Beth Kerry's little boy.

Kerry ve Vincent eve gidecek.

Kerry and Vincent will come to the house.

- Kerry nerede?

Where's Kerry?

Jill, Kerry'le çok iyi anlaşiyor.

Jill's been great with Kerry.

- Kerry'i kaldirmam lazim.

- I have to get Kerry up.

Sen, sandviç yapmayi unutan Kerry'nin biberonunu taşiyamayan beceriksiz bir baba olmazdin!

You would never have been such a bad, shitty parent who can't remember the sandwiches who can't get Kerry's bottle together!

Kerry'i ara.

Call Kerry.