Kizzy tradutor Inglês
291 parallel translation
- Onun adı Kizzy.
- We gonna call her Kizzy.
- Kizzy mi?
- Kizzy?
Sahip Reynolds, Kizzy adını nereden bulduğumuzu merak edecek.
Massa Reynolds gonna wanna know where we get the name Kizzy.
Ona Kizzy adını koymak zorundayım.
I just got to name her Kizzy.
Ve büyüdüğünde ona Kizzy'nin ne anlama geldiğini söyleyeceğim.
And when she grow up I'll tell her what Kizzy really mean.
Kizzy!
Kizzy!
Kızım, senin adın Kizzy.
Girl, your name is Kizzy.
Özel insanlar için, bebek Kizzy.
From special people, baby Kizzy.
Kizzy.
Kizzy.
Kizzy! İşte buradasın.
Kizzy, there you are.
Noah bunun Kizzy tarafından Yazıldığını açıkladı.
Noah confessed. It was forged for him by Kizzy.
Ve Kizzy.
And Kizzy.
Hayır sahip. Kizzy'i de satamazsınız.
No, massa, you can't sell Kizzy too.
Bir çizmem daha var Kizzy.
Got me another boot, Kizzy.
Karım Tildy var, annem Kizzy ve iki çocuğum.
Got my wife, Tildy, Mama Kizzy and two young ones.
Marcellus'un yaptığını yapıp kendimizi satın almak seni, beni, çocukları ve Kizzy Ana'yı yaklaşık 6000 $ tutacak.
Well, to do like Marcellus done and buy ourselves you, me, the children and Mama Kizzy it costs near $ 6000.
İnanması zor, ama annen Kizzy bir zamanlar tazeydi.
It's hard to believe, but your Mama Kizzy was fresh once.
Ben Kizzy'im.
I'm Kizzy.
Üzgünüm ama Kizzy adında hiçbir zenci hatırlamıyorum.
I'm sorry, but I don't recollect any darkie by name of Kizzy.
Kizzy hariç.
Except for Kizzy.
Neden Kizzy'i tutuyoruz?
Why will we keep Kizzy?
Kizzy Ana.
Mama Kizzy.
Ve Kizzy'nin oğlu Tavuk George denilen bir adamdı.
And the son of Kizzy was the man folks call Chicken George.
Onun adı Kizzy.
We're gonna call her Kizzy.
- Kizzy!
- Kizzy!
- Bu doğru Kizzy.
- You got that right, Kizzy.
Kizzy?
Kizzy?
Genç Kizzy.
Young Kizzy.
Kizzy bir çocuk.
Kizzy is a child.
Bunu duyduğuma sevindim, çünkü Kizzy onu istiyor.
Glad to hear that,'cause Kizzy wants him.
Kizzy yazıyor.
That say Kizzy.
Kizzy, şu haline bak.
Oh, Kizzy, look at you.
Kizzy!
Oh, Kizzy!
Eğer Kizzy ile süpürgeden atlamakla ilgiliyse, vaktim yok.
If it's about jumping the broom with Kizzy, I ain't got the time.
Bilmiyorum Kizzy.
I just don't know, Kizzy.
Kizzy, çok güzek fikirlerin var!
Oh, Kizzy, you do have the most wonderful ideas!
Ben ciddiyim Kizzy.
I'm serious, Kizzy.
Gerçekten Kizzy, düşüncesi bile beni baygınlaştırıyor.
I declare, Kizzy, just the thought of him makes me feel I'm about to swoon.
Elimi hisset Kizzy.
Feel my hand, Kizzy.
Kizzy'den uzağa!
Away from Kizzy!
Geri gelip Kizzy'i alıp, özgürlüğüne götüreceğim.
I'll come back and fetch Kizzy and take her to freedom.
- Tapan, Kizzy.
- Adoring, Kizzy.
Çok iyi bir öğrenciydin Kizzy.
You were such a good student, Kizzy.
Sen mi okuyorsun Kizzy?
is that you reading, Kizzy?
Kizzy ve ben, Bell Dadı'ya bir şaka yapacağız.
Kizzy and I are making up a joke to play on Mammy Bell.
Ona, Kizzy'nin okuma bildiğini sandıracağız.
We're gonna make her think Kizzy knows how to read.
Ama sana şaşırdım Kizzy.
But I'm surprised at you, Kizzy.
Sorun yok Kizzy.
It's all right, Kizzy.
O kadar vakit kalmadı artık Kizzy.
Ain't all that much time left, Kizzy.
Sen de bir parçasısın Kizzy.
You're part of it, Kizzy.
- Evet, ne var Kizzy?
- Yes, what is it, Kizzy?