English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ K ] / Koltuk

Koltuk tradutor Inglês

4,031 parallel translation
- Ön koltuk benim demek yok.
- There's no shotgun.
Koltuk, mösyö?
Seat, monsieur?
Koltuk değneklerini verseniz de gitsem nasıl olur?
Look, just get me some crutches and get me out of here.
Sol koltuk altından girmiş, kalp zarına doğru ilerlemiş, ve omiriliğini kopartmış.
Entered under the left axilla, traversed through the pericardium, severed his spinal cord.
Sonra uçakta bir sürü boş koltuk olduğunu gördüm ve ben de kendi çıkarımı düşündüm.
And then I saw there were hundreds... of empty seats on this plane and I thought to myself...
En sevdiği koltuk, ahşap müzik sehpası piposu, ve... şuna bak ailesinden kalan kıymetli saati.
His favorite armchair, his wooden music stand, his pipe, and--get this- - his treasured biedermeir-style grandfather clock.
Öyle çünkü koltuk altımı, kıçımı ve hayalarımı sabunla yıkadım, babamın dediği gibi.
That's because I washed my armpits, my butt, and my balls with soap, like dad said. [Laughter]
- Verna bir koltuk boşaldığı anda yüksek mahkeme yargıcı olacak mesela.
- I don't know. Verna here is gonna be supreme court justice first time there's a vacancy.
Kostüm koltuk altlarından bağlanmıştı ve maskesi de bayat milkshake gibi kokuyordu.
The suit was binding in the armpits, and the mask smelled of stale milkshake.
Koltuk değneğine ihtiyacım yok.
I don't need the crutch.
- Koltuk 4-A. Sen?
Seat 4-A.
- Koltuk A-4.
You? Seat A-4.
Bu şu an en güzel koltuk.
This is the best seat.
Sen buna koltuk mu diyorsun?
You call this a chair!
Şu da Koltuk Takım Yıldızı.
And then there's Cassiopeia.
Koltuk sefasııı ki bu genelde bütün kirlilerin oturma odasında olması demek ki bu toraman, düzenli ve temiz olan.
I'm couching it. Which usually means there are clothes all over the living room. And this dude labels his food.
Lunapark trenindeki en iyi koltuk.
Best seat on the roller coaster.
Bir tanesi gösterge tablosunda, bir tanesi de koltuk başlığında.
One in the dash and one in the headrest.
Bu akşam size önemli kişilerin yanından koltuk ayırttım.
I got you guys seats next to the bigwigs tonight.
- Koltuk altını mı karalamış? - Karalama değil o.
She doodled on your armpit?
Dövme. - Koltuk altı kılı dövmesi mi?
- It's not a doodle, it's a tat.
Koltuk altı kılı değil o.
- Of poodle hair? It's not poodle hair.
Mesela ben uyurken koltuk altıma kıl çizmeyebilirsin.
How about not drawing pubes on my armpit while I'm sleeping?
Otel bayram şekeri gibi bedava bilet dağıtırken neden 48 boş koltuk vardı?
Why are there 48 empty seats out there when the hotel is passing out free tickets like they're Halloween candy?
Ve dosyandan anladığım kadarıyla, dayandığın koltuk değneklerin :
Mm-hmm. And from your file, my conjecture is you lean on your crutches :
İsveç Endüstriyel Haklar Birliği heyetinde koltuk sahibi aynı zamanda.
He sits in the board for the Swedish Association for Industrial Rights.
Yarı köpek yarı koltuk.
Half pooch, half couch.
Terliyordum ama ben değil, armut koltuk terliyor sanıyordum.
I was sweating, but I didn't know it was me. I thought it was the beanbag.
"Bu armut koltuk ıpıslak oldu!" diyordum.
I was like, " Oh, this beanbag's wet as shit.
" Bu armut koltuk bu uzun aleti alacak.
" This beanbag's about to get this long dick.
Alacağın bu olacak, armut koltuk.
" That's what you're gonna get, beanbag.
Bugün dersini alacaksın, armut koltuk.
" You're gonna learn today, beanbag.
Aramızda her zaman bir deri koltuk olmak zorunda.
There's got to be one leather seat between us at all times.
Koltuk. Genelde şurada dururdu.
The chair- - it's usually over there.
İstediğin yere oturabilirsin. Çöp poşetiyle kaplı şu koltuk fena durmuyor.
That chair with the garbage bag taped over it looks pretty good.
Şimdiye kadar yapmadıysanız, lütfen el çantanızı önünüze veya koltuk altına düzgünce yerleştirin.
If you haven't already done so, please stow your carry-on luggage underneath the seat in front of you or in an overhead bin.
Bir koltuk kap robot kafa.
Have a seat, bot-head.
- Arka koltuk benim!
- Dibs on the backseat!
Bu koltuk dolu mu?
_
Çıkışlar da koltuk altındaki damarın orada.
Exit under the arm caught the axillary artery.
Batmobil'de kaç koltuk vardır?
How many seats are in the Batmobile?
Batmobil'de iki koltuk vardır.
Two seats are in the Batmobile.
Yani tabii ki onlara engelli gibi davranmalısınız. Sonuçta tekerlekli sandalyelere, koltuk değneklerine falan ihtiyaçları var.
Well, obviously, you've got to treat them like they're disabled,'cause there's certain needs, chairs, and crutches.
Uçaktaki en iyi koltuk.
Best seat on the plane.
Size söylüyorum. Orası sıcak bir yer. Koltuk altlarının aşırı terlemesi, anormal bir şey değil.
I'm just saying, it is a warm room, and it's not uncommon for those to profusely sweat from underneath their arms.
Nerede şu lanet koltuk?
Where is this bloody chair?
Uzun koltuk mu?
Banana seat?
Koltuk değneği verip gönderemez misiniz?
Can't you just give me some crutches and let me go?
Muhtemelen koltuk altımı kokluyormuşum gibi görünüyor.
Probably looks like I was sniffing my armpit.
Bu koltuk dolaşımımı kesiyor.
Uh, this one's kind of cutting off my circulation.
Koltuk da oldukça rahat.
( panting ) Well, the seat's pretty comfortable.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]