Kuzen tradutor Inglês
2,879 parallel translation
Oda çok güzel olmuş Kuzen Adriana.
The room is lovely, Cousin Adriana.
- Hayır, kuzen.
No, cousin.
Kuzen sırrın konusunda Croesus kadar sağır ve dilsiz olacağım.
Cousin, to your secret I am as deaf and mute as the son of Croesus.
Kuzen Adriana, anlamıyorum.
Cousin Adriana, I do not understand.
Ama bak, kuzen Vinny taşınmamıza yardım ediyor.
But, hey, cousin Vinny's here to help us move.
Evet, puzzle'ın sonraki parçası kuzen...
All right, next piece of the puzzle, cugin.
Oh, kuzen, iyi misin?
Oh, cugin, you all right?
İş bitiriyorum. Ve şimdi kuzen, hapse girebilirim.
And now, coz, I could go to fucking jail.
Her yerde, kuzen.
Everywhere, coz.
Evleri bunun için satın alıyoruz. Kuzen, konuştuğum herkes burada zaten bir hastane olduğunu ve onu yeniden açmayacaklarını söylüyor.
Coz, everyone I talk to says there's a hospital already that they won't reopen.
Kuzen'iniz Milanlı Dukedom Fransa Kralı Charles'in ordusuna ev sahipliği yapıyor.
Your cousin's Dukedom of Milan is now host to the arms of King Charles of France.
Bende sadece sen ve kuzen Barry var.
I only have you and cousin Barry.
Kuzen? !
Cousin?
Onlar kuzen.
They're cousins.
Sanırım Santosh kuzen.
I think Santosh cousin.
Üç kuzen, bol bol içki, oluyor böyle...
Wow. Third cousins, big drinkers, things happen.
Kuzen Daphne'yi kim sarhoş etti?
Who got Cousin Daphne drunk?
Ama kuzen olayı daha önemli.
But the cousin thing mostly.
Kuzen.
Cousin.
En kötü günümüz bundan daha iyi olsun kuzen. Hop!
- May our worst day be better than this!
Bisikletimi çaldı diye kuzen Jimmy'yi dövmeye benzemez bu iş.
This isn't you beating up cousin Jimmy because he stole my bike.
Evet, ilk defa Kuzen Isobel ile aynı fikirdeyim.
For once, I agree with Cousin Isobel.
Kuzen Isobel, beni York'taki hemşirelik kursuna sokuyor.
Cousin Isobel has got me a place on a nursing course in York.
Kuzen Robert uzun süre burada çalışacak.
Cousin Robert will be in charge here for many years.
Kuzen Isobel beni çaya davet etti.
I have been summoned by Cousin Isobel for tea.
Kuzen Matthew'le uzlaştığımıza memnunum. - Değil mi, Mary?
I'm so glad we've settled everything with Cousin Matthew.
- Kuzen sayılır.
Cousins! Wow!
Lanet olsun, kuzen.
Damn, cuz.
Tamamdır, kuzen.
All right, cuz.
Ne istiyorsun kuzen, yeni bir araba mı?
What do you want, cuz, a new car?
Sanırım memur kuzen ödeyecek.
I'm assuming the civil service cousin will cover that.
İyiden de öteyim, kuzen.
I'm more than all right, cuz.
Şayet ben kuzeninizsem, derebeyim, kuzeninizle de kuzen sayılırım, tahtınızda hakkı olan Gian Galeazzo'yla.
If I am your cousin, my liege, I am also cousin to your cousin, Gian Galeazzo, who lays claim to your throne.
Kuzen Isobel, Matthew'in iki haftalığına eve geleceğini söyledi.
Cousin Isobel says Matthew's coming home in a fortnight.
Eğer Kuzen Isobel arada kalanlara başka bir yer bulursa.
If Cousin Isobel can find somewhere else for the "intermediaries".
Sanırım Kuzen Cora'yı çıldırtmıştır.
I suppose she's driving Cousin Cora mad?
- Cora, eminim, Kuzen- -
- Cora, I'm sure... I'm sorry.
Kuzen Violet, Lavinia hakkında bir şey söyleyeceğini söyledi.
Cousin Violet said you had something to say to me about Lavinia.
Bence Matthew, Kuzen Isobel'den haber almış ve onunla Fransa'da buluşmaya karar vermiştir.
Typical! I suppose Matthew might have heard from Cousin Isobel and decided to meet up in France, instead.
Tabii ki Kuzen Isabelle izin verirse.
That's if Cousin Isabelle allows it.
- Yani, Kuzen Matthew mi?
You mean Cousin Matthew?
Kuzen Robert'ın bu akşamki yemeğine geliyor musun?
Are you coming to Cousin Robert's dinner tonight?
- Kısmen Kuzen Violet de suçlu.
Cousin Violet is, in part, to blame.
Clarkson'ı al ama annemi ve Kuzen Isobel'i de getir.
Get Clarkson, but fetch Mama and Cousin Isobel as well.
- Kuzen Matthew?
Cousin, Matthew?
Kuzen Violet lütfen bu şekilde konuşmanıza itirazım olduğunu düşünmeyin.
Cousin Violet... Please don't think I mind your... speaking to me in this way.
- Kuzen Violet evine gitti.
Cousin Violet's gone home.
- Kuzen Isobel kendinin olacağını düşünüyor.
Who will be in charge?
- Kuzen Cora...
Cousin Cora
- Peki ya Kuzen Isobel?
What about Cousin Isobel?
Kuzen Matthew?
Cousin Matthew?