Kuşlar tradutor Inglês
6,405 parallel translation
Çalıkuşlarımız bir günlük radyo mesajlarının binlercesine müdahale ediyorlar ve Kraliyet Donanması Kadın Servisi'nin güzel genç hanımları için belki de saçmalık.
Our Wrens intercept thousands of radio messages a day, and to the lovely young ladies of the Women's Royal Navy, they're nonsense.
- Muhabbet kuşlarına biraz müsaade vereyim.
Is that OK? Give you two lovebirds some space. Don't be like that, babes.
Ve tanrı bilir,'Kuşlar'senaryoma ne yaptılar.
And goodness knows what they've done to my Birds script.
Ama, Lloyd, Billy'nin orada 100'ün üzerinde nadir kuşları var.
But, Lloyd, Billy has over a hundred rare birds in there!
Bekle, sence kuşların patlayan şeker yemeleri doğru mudur?
Wait, are you sure that it's okay for birds to be eating Pop Rocks?
Kediler. Kuşlar.
Birds.
"ve gök gürültüsü kuşları çoktan uçmuştur."
"that the thunderbird has already flown away."
Sanki sabahmış gibi. Kuşların niye böyle çıldırdığına aklım ermiyor. O saatte uyumaları ya da en azından uyumayı düşünmeleri gerek.
I don't know why the birds are going so crazy, they're meant to be in bed, or at least thinking about sleep.
Küçük kuşlar gelin, saçaklardan aşağı inin.
Come, little birds Down from the eaves and the leaves
Çabuk olun küçük kuşlar külleri uçurun.
Quick, little birds Flick through the ashes
Uçun kuşlar, gökyüzüne dönün.
Fly, birds Back to the sky We're waiting!
Ayrıca sus da dinle kuşlar ne güzel şakıyor.
The birds are singing sweetly
O kadar çabuk gidiyorsun ki kuşları tamamen gözden kaçırıyorsun.
You'll miss the birds completely You're traveling so fleetly
Zalimliklerinin cezası olarak Sindirella'nın kuşları üvey kardeşlerinin gözlerini oyarak onları kör etti.
As punishment for their cruelty, Cinderella's birds swooped down upon the stepsisters and blinded them.
Kuşlar yardım edebilir.
The birds can help!
Evet, teşekkürler kuşlar.
Yes! Thank you, birds! You can talk to birds?
- İyi kuşlar!
Good birds!
- ıngiliz Kuşlar.
And British Birds.
Bir ebeveyn, yuvasından uzaklaşıp yumurtalarını savunmasız bırakıp martıya yem ederse hemen yakındaki kuşlar imdada yetişip martıyı gagalayabilir.
And if one adult walks away from its nest and leaves the egg exposed, and a skua comes in, the immediate birds right next to it might peck at the skua.
Kuşlar gidiyorlarmış.
Those birds were leaving.
Dini inanışımıza göre,... kuşları beslemek ve tedavi etmek iyi bir davranış,
According to our religion, feeding birds and treating them well is a good behavior,
Kuşlarımın yanındayken, onların benim iyi yönlerimi ortaya çıkardığını hissediyorum.
When I'm with my birds, I feel they bring the best out of me.
Onlarla ilgilenmek, bu asil kuşların yarıştığını izlemek. ... beni dünyanın en mutlu adamı yapıyor.
To care for them, to see these noble birds race, makes me the happiest man in the world.
Kuşlar evlerine geri dönmek için 1500 kilometreden fazla uçmak zorundalar.
The birds have to fly over 1,000 miles to get back home.
Çünkü kuşlar geride bıraktıkları bir şey için eve geri uçuyorlar.
Because the birds fly home to the one they've left behind.
Kuşlarının buna ihtiyacı yok gerçi.
Not that his birds need it.
Kuşlar nakliye kafeslerinde biraraya geliyor,... ve yarışın başlangıç noktasına götürülüyorlar ki orası da,
The birds are then put together in shipping crates and brought to the start of the race, which is,
Bu gece, kamyonlar tüm kuşları Amiens'e götürmek için yüklenecek,... ve yarın saat on civarında,... kuşların hepsi aynı ayna serbest bırakılacaklar.
Tonight, trucks will take all the birds to Amiens. And tomorrow, around 10 : 00 a.m., the birds will all be released at the same time.
Birlikte kuşların geri dönmesini bekleriz.
We could all wait for the birds to return.
Kuşları o yarış için eğitmeye başlamışlardı,
They'd just started to train birds specifically for that race,
Bu kadar erken bir saatte geldiğim için kusuruma bakmayın, ama kuşlarım Barcelona'dan geri döndüklerinde,... Euskirchen'e geri dönmüş olmam lazım.
I'm sorry to intrude in such an early hour, but I'd like to be back in Euskirchen when my birds return from Barcelona.
Ve özel kuşlar için özel ödüller vardır.
And special birds are worth a special bounty.
Senin umurunda olan tek şey kuşlar ve orospular.
All you care about is the birds and wasting time with whores.
Bina ya da kuşlar umurumda değil.
I don't care about the building or the birds.
Belki de güneş parlıyordur Kuşlar kanatlanıyordur
Maybe the sun is shining Birds are winging
- Bu kuşlar tek amaç için yetiştirilmiş.
These bats are bred for one purpose. For what?
- Kuşlar... 12.5 gelinler!
- Birds... 12.5 brides!
dünyadaki kuşların. kargaların ve trafiğin sesi.
voices of your earth's birds, crows and traffic.
dedim ya kuşlar, kargalar ve trafik.
told you so, bird, crow and traffic.
Mavi tüylü kuşlar...
Birds of blue feathers...
Bu kuşlar bulunabilirse, yuvaları korunabilecek.
If these birds can be found, their home will be saved.
Umarız Doktor Monteiro ve ekibi bu nadir kuşları bulur ve yuvaları koruma altına alınır.
Let's hope Doctor Monteiro and his team... can find these rare birds so their home can be saved.
- Gidelim kuşlar!
- Let's go, birds!
Kuşlar!
Hey, birds!
Unutmayın, kuşlar...
Remember, birds of a...
O iki çatlak, kuşları bulursa işimiz biter.
As you know, my friends, this logging operation is a little... illegal. If those two nuts find those birds, we're out of business.
Buralarda çok nadir bulunan kuşlar yaşıyor.
There are rare birds living around here.
Roberto, en iyi kuşlarını topla.
Roberto, I want your best birds on this.
♪ Nerede benim kuşlarım?
Where my birds at?
Ama şimdi buradayım, kuşlar kadar özgürüm. En iyi olduğum işi yapıyorum.
Here I am, free as a bird, doing what I like best.
# Gece yarısı kuşlarının seslerini işitiyorum #
♪ I hear the midnight birds ♪