Latour tradutor Inglês
151 parallel translation
O halde başlayalım, Latour, ihtiyar kız.
Come on, Latour, old girl. Scene 9.
LaTour ona tapardı.
Latour worshipped him.
LaTour'un onu öldürdüğünü mü söylüyorsun?
Are you trying to imply that Latour might have murdered him?
LaTour'dan bahsetmiyorum.
- I'm not talking about Latour.
LaTour Albay'a hayrandı, öyle değil mi?
Latour worshipped the Colonel. That's true, isn't it?
LaTour.
Latour.
- LaTour hakkında sanki- -
- I mean, you talk about Latour as if...
LaTour'a karşı tutumunuza çok şaşırdım.
I'm a bit confused. I don't understand your attitude towards Latour.
LaTour'dan bahsetmeyi şimdilik bırakalım.
We'll drop Monsieur Latour for the time being.
Andre LaTour, Albay'ın uşağı.
- Andre Latour, the Colonel's body servant.
Merhaba, LaTour. Bu beyefendi Londra'dan evi görmek için gelmiş.
Latour, here's a gentleman from London come up with an order to see over the Hall.
LaTour!
- Latour.
LaTour bana bahçeyi gösterecek.
Latour's going to show me the gardens.
LaTour'un odası.
It's Latour's room.
LaTour'un mu?
Latour?
LaTour nerede?
- Where's Latour?
Şunu hatırla, LaTour.
Remember this, Latour.
LaTour'u gördüm.
I saw Latour.
LaTour senden nefret ediyor.
Latour hates you. You know that?
LaTour'un senden nefret etmesinin nedeni efendisine ihanet etmen olabilir mi?
Is it possible that Latour hates you because you made him disloyal to his master?
- Seninle LaTour arasında ne var?
- What existed between you and Latour?
9 : 30'da yardım istediği duyuldu. Ve birkaç dakika sonra acı içinde öldü. Sadık hizmetkarı Andre LaTour'un kollarına erişemeden öldü.
For at 9 : 30 he was heard calling for help, and a few minutes later he died painfully before he could be reached by his old comrade-in-arms and faithful servant, Andre Latour.
6 Mayıs gecesi, Albay Paradine Bayan Paradine ve Andre LaTour arasında bir tartışma olduğunu öğreniyoruz.
You'll hear that on the night of May 6 a quarrel took place, in which the participants were Colonel Paradine, Mrs. Paradine, and Andre Latour.
Andre LaTour'u çağırın.
Call Andre Latour.
Andre LaTour.
Andre Latour.
- Andre Etienne LaTour.
- Andre Etienne Latour.
Daha yüksek sesle konuşun ki sizi duyabilelim.
Speak up, Latour, so that we can all hear you.
LaTour kavga hakkında yalan söylüyor.
Latour lied like mad about the quarrel.
Çok kolay hatırlayamadınız, değil mi LaTour?
You don't remember very easily, do you, Latour?
Andre LaTour, Paradine'in tekrar tekrar sizin duyacağınız şekilde bu hayattan bıktığını ve ölmek istediğini söylediğini inkar mı ediyorsunuz?
Andre Latour, on your solemn oath, do you deny having heard Colonel Paradine say again and again to you and in your hearing that he was sick of life, and wished to be dead?
Hayır, LaTour. Hayır. İfadenizin üzerinden tekrar geçmenizi istemiyorum.
No, Latour, I do not want you to go over your evidence again.
Sizi itham ediyorum LaTour, hikâyeniz yalanlarla dolu.
I put it you, Latour, that your story is a pack of lies.
Eğer sizin için sorun olmazsa, sizinle birlikte o gecenin üzerinden bir daha geçmek istiyorum. Herhangi ufak bir olayın hafızanızdan kaçmış olması durumuna karşı.
If you don't mind, Latour, I should like to go over that night with you again, in case any small incidents have slipped your memory.
Çok net cevap verdiniz, LaTour.
You're very sharp, Latour.
Efendim, LaTour ifadesini verdiğinde "Albay gitmemi istedi." ibaresini kullandı.
My Lord, when Latour gave his evidence in chief the words used by him were, "The Colonel told me to go away."
LaTour, Albay'a yatarken de yardım ederdiniz, öyle değil mi?
Latour, you used to help the Colonel get to bed, did you not?
Söyleyin bana LaTour. Daha önce zehirden ölen başkasını gördünüz mü?
Tell me, Latour, have you ever seen anyone die by poison?
Ya kocan kendini zehirledi. Ya LaTour yaptı.
Either your husband managed somehow to poison himself, or Latour did it,
LaTour'la işim henüz bitmedi.
I'm not finished with Latour yet.
Evet, LaTour. İfadenizi hatırlıyor musunuz? Tartışma sırasında Albay size karşı sert bir dil kullanmıştı, değil mi?
Now, Latour, you remember your evidence, during the quarrel, the Colonel used strong language with you?
Peki, bunları sizin için bir daha gözden geçirmeme izin verin.
Let me review things for you, Latour.
Cevap verin, LaTour.
Well, answer me, Latour.
Doğru anlamış mıyım LaTour, 6 Mayıs'taki tartışmadan sonra Albay Paradine'i bir daha canlı görmediniz?
Do I understand, Latour, that after the quarrel on the night of May 6 you never again saw Colonel Paradine alive?
Kadehi ne zaman yıkadınız ve kuruladınız, LaTour?
When did you wash and dry that glass, Latour?
LaTour, yalan yere yemin etmenin cezasından haberdar mısınız?
Latour, are you aware of the penalties of perjury?
Paradine'in o ölümcül gecedeki öfkesinin nedeni olarak sizi suçluyorum.
I put it to you, Andre Latour, that Colonel Paradine had a reason for his rage with you that fatal night.
LaTour, Albay Paradine tarafından duyulanlar sizin ima ettiğinize göre Bayan Paradine ile aranızdaki yetişkinsel ilişkiyle mi ilgiliydi?
Latour, in testifying as to what was heard by Colonel Paradine, are you implying that you engaged in an adulterous relationship with Mrs. Paradine?
Hepsi bu kadar, LaTour.
That is all, Latour.
Kocamla uşağı LaTour hakkında konuştum.
I had spoken to my husband about his valet Latour.
LaTour'un evde kalmasını istemiyordum.
I did not wish Latour to stay in the house.
Neden LaTour'un evde kalmasını istemiyordunuz?
And why didn't you wish Latour to stay in the house?